Doç. Dr. Öcal: Türkiye veremle savaşta galip

DÜNYA (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 27.03.2019 - 11:48, Güncelleme: 27.10.2022 - 05:58
 

Doç. Dr. Öcal: Türkiye veremle savaşta galip

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Öcal, ˮTürkiye veremle savaşta çok büyük ilerleme kaydetmiştir. Yani ʹTürkiye veremle olan savaşta galipʹ diyebiliriz.ˮ dedi.
<p>İSTANBUL (AA) - Sağlık Bilimleri &Uuml;niversitesi G&uuml;lhane Tıp Fak&uuml;ltesi &Ouml;ğretim &Uuml;yesi G&ouml;ğ&uuml;s Hastalıkları Uzmanı Do&ccedil;. Dr. Nesrin &Ouml;cal, T&uuml;rkiyeʹnin veremle savaşta &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k ilerleme kaydettiğini belirterek, ˮYani ʹT&uuml;rkiye veremle olan savaşta galipʹ diyebiliriz. Son 10 yılda Sağlık Bakanlığımıza bağlı Tüberküloz Dairesi Başkanlığı ve b&uuml;nyesindeki Verem Savaş Dispanserlerinin &ouml;zverili &ccedil;alışmaları sayesinde t&uuml;berk&uuml;loz sıklığı pek &ccedil;ok gelişmiş Avrupa &uuml;lkesi ile benzer bir seviyeye d&uuml;ş&uuml;r&uuml;lm&uuml;şt&uuml;r.ˮ dedi. </p><p>D&uuml;nya T&uuml;berk&uuml;loz Haftası dolayısıyla AA muhabirinin sorularını yanıtlayan &Ouml;cal, insanlık tarihinde en b&uuml;y&uuml;k &ouml;l&uuml;mc&uuml;l salgınlara neden olan t&uuml;berk&uuml;lozun (verem) g&uuml;n&uuml;m&uuml;zde etkili ila&ccedil;ların keşfiyle eskisi kadar korkutucu olmaktan &ccedil;ıktığını s&ouml;yledi. </p><p>ˮEskiden ʹince hastalıkʹ olarak da bilinen t&uuml;berk&uuml;loz, mycobacterium tuberculosis isimli bir mikrobun sebep olduğu bir hastalıktır.ˮ diyen &Ouml;cal, verem mikrobunun hasta kişiden diğer insanlara sıklıkla hava yoluyla yayılarak v&uuml;cutta yeni enfeksiyon odakları oluşturduğunu, en &ccedil;ok akciğer enfeksiyonu oluşturmakla beraber, kalp zarı, santral sinir sistemi, g&ouml;z, sindirim, &uuml;reme sistemleri, kemikler gibi pek &ccedil;ok organda ortaya &ccedil;ıkabildiğini anlattı. </p><p>Do&ccedil;. Dr. &Ouml;cal, veremin t&uuml;m d&uuml;nyadaki etkili verem savaş &ccedil;alışmalarına rağmen &ouml;nemini koruduğuna işaret ederek, D&uuml;nya Sağlık &Ouml;rg&uuml;t&uuml;n&uuml;n (DS&Ouml;) yıllık t&uuml;berk&uuml;loz raporuna g&ouml;re veremin, d&uuml;nyadaki t&uuml;m &ouml;l&uuml;m nedenleri i&ccedil;inde hala ilk 10 hastalık arasında yer aldığını, ayrıca tek bir enfeksiyon etkenine bağlı &ouml;l&uuml;mler i&ccedil;inde AIDSʹin bile &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;erek birinci sırayı işgal ettiğini dile getirdi. </p><p>&Ouml;cal, ˮBildirimi zorunlu olan bu hastalığa d&uuml;nya genelinde her yıl milyonlarca yeni hasta eklenmektedir. Rakamlara bakacak olursak DS&Ouml; verilerine g&ouml;re 2017ʹde d&uuml;nyada 1 milyonu &ccedil;ocuk olmak &uuml;zere 10 milyon yeni t&uuml;berk&uuml;loz hastası bildirilmiştir. Aynı yıl yaklaşık 1,6 milyon kişi ise t&uuml;berk&uuml;loz nedeniyle &ouml;lm&uuml;şt&uuml;r.ˮ diye konuştu. </p><p>Verem konusunda T&uuml;rkiyeʹdeki durumu da değerlerine &Ouml;cal, şu bilgileri verdi:</p><p>ˮT&uuml;rkiye veremle savaşta &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k ilerleme kaydetmiştir. Yani T&uuml;rkiye veremle olan savaşta galip diyebiliriz. Son 10 yılda Sağlık Bakanlığımıza bağlı Tüberküloz Dairesi Başkanlığı ve b&uuml;nyesindeki Verem Savaş Dispanserlerinin &ouml;zverili &ccedil;alışmaları sayesinde t&uuml;berk&uuml;loz sıklığı pek &ccedil;ok gelişmiş Avrupa &uuml;lkesi ile benzer bir seviyeye d&uuml;ş&uuml;r&uuml;lm&uuml;şt&uuml;r. T&uuml;rkiyeʹde 2006ʹdan beri hastalar Doğrudan G&ouml;zetimli Tedavi Stratejisi ile tedavi edilmektedir. Yani hastaların t&uuml;berk&uuml;loz ila&ccedil;larını kullanmaları &uuml;cretsiz olarak uygulanan g&uuml;nl&uuml;k ila&ccedil; desteği ile sağlanmaktadır. B&ouml;ylece hem hasta ilacına kolayca ve &uuml;cretsiz ulaşabilmekte hem de hekim hastanın ilacı i&ccedil;tiğini g&ouml;zlemlemiş olmaktadır. </p><p>Zaten bildirimi zorunlu olan bu hastalıktaki en &ouml;nemli savaş stratejisi olan bulaştırıcılığa engel olmak ve etkili bir tedaviyle diren&ccedil;li hastalığın &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;ilmek noktasında &ccedil;ok &ouml;nemli bir adım atılmıştır. Sağlık Bakanlığımız veremle savaş konusundaki kararlılığını 2018ʹde bir adım daha &ouml;teye g&ouml;t&uuml;rerek tedavisine d&uuml;zenli devam eden ihtiya&ccedil; sahibi verem hastalarına aylık maaş uygulaması başlattı. Bu sayede hasta uyumu artmış oldu. Ayrıca tedavisi sırasında &ccedil;alışamayan hastalara da ekonomik a&ccedil;ıdan destek sağlanmış oldu. T&uuml;m bu &ouml;zverili &ccedil;alışmaların meyvesi de T&uuml;rkiyeʹde t&uuml;berk&uuml;loz g&ouml;r&uuml;lme sıklığındaki belirgin d&uuml;ş&uuml;ş oldu.ˮ</p><p>Do&ccedil;. Dr. Nesrin &Ouml;cal, T&uuml;berk&uuml;loz Daire Başkanlığı tarafından her yeni yılın başında ˮT&uuml;rkiyeʹde Verem Savaşı Raporuˮ yayınladığını dile getirerek, son olarak bu yılın başında 2018ʹe ait raporun yayınlandığını, raporda, 2017 t&uuml;berk&uuml;loz kontrol faaliyetlerinin, 2016 t&uuml;berk&uuml;loz hasta verilerinin, 2015 t&uuml;berk&uuml;loz hastalarının tedavi sonu&ccedil;larının yer aldığını belirtti. </p><p>Rapora g&ouml;re 2005ʹte 100 bin kişide 29,4 olan t&uuml;berk&uuml;loz hasta sıklığının 2016ʹda 100 binde 15,3ʹe gerilediğini, bu azalmanın DS&Ouml;ʹn&uuml;n veremle m&uuml;cadelede hedef g&ouml;sterdiği değerlere doğru hızla ilerlendiğinin bir kanıtı olarak kabul edildiğini vurgulayan &Ouml;cal, ş&ouml;yle devam etti:</p><p>ˮDiğer yandan t&uuml;berk&uuml;loz tamamen ortadan kalkana kadar hala toplum sağlığı i&ccedil;in bir tehdit oluşturmaktadır. Hem bağışıklık baskılayıcı tedavi y&ouml;ntemlerinin yaygınlaşması hem de k&uuml;reselleşen d&uuml;nyada T&uuml;rkiyeʹnin de y&uuml;ksek t&uuml;berk&uuml;loz riski olan &uuml;lkelerden g&ouml;&ccedil;ler alması nedeniyle bu konu halen &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k &ouml;nem arz etmektedir. Bu sebeple verem ile m&uuml;cadelede toplumun risk fakt&ouml;rlerini, hastalığın yayılım şekilleri ve bulgularını iyi bilmesi &ouml;nemlidir.ˮ</p><p>T&uuml;rkiye genelinde her &uuml;&ccedil; kişiden birinin t&uuml;berk&uuml;loz mikrobuyla hayatının bir d&ouml;neminde temas ettiğinin bilindiğini ifade eden &Ouml;cal, t&uuml;berk&uuml;lozla m&uuml;cadelenin en &ouml;nemli noktasının bulaştırıcılığın &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;ilmesi olduğunu s&ouml;yledi. </p>İlk basamak aşılama<p>&Ouml;cal, bir t&uuml;berk&uuml;loz hastasına tanı konulup uygun tedavi başladıktan yaklaşık 3 hafta sonra bulaştırıcılığın b&uuml;y&uuml;k oranda ortadan kalktığını anlatarak, verem bulgularına ilişkin şu bilgileri verdi:</p><p>ˮ&Uuml;&ccedil; haftadan uzun s&uuml;ren &ouml;ks&uuml;r&uuml;k, kan t&uuml;k&uuml;rme, y&uuml;ksek ateş, geceleri &ccedil;amaşır değiştirecek kadar &ccedil;ok olan terleme, iştahsızlık ve kilo kaybı, yorgunluk, halsizlik gibi şikayetleri olan hastaların mutlaka bir g&ouml;ğ&uuml;s hastalıkları uzmanına başvurmaları gerekir. Eğer bireyin yaşadığı evde, &ouml;ğrenciyse sınıfında, askerse kışlasında t&uuml;berk&uuml;loz tanısı konulan bir hasta varsa bu bulgular olmasa bile yaşadıkları semtteki Verem Savaş Dispanserinde temaslı muayenesini yaptırması gerekmektedir. Bebekler ve &ccedil;ocuklar, yaşlı insanlar, v&uuml;cut direncini d&uuml;ş&uuml;ren kanser, şeker, kronik b&ouml;brek hastalığı gibi sorunları olanlar, HIV/AIDS hastaları, ağır beslenme bozukluğu ve d&uuml;ş&uuml;k v&uuml;cut ağırlığı olanlar, uzun s&uuml;reli bağışıklık baskılayıcı ila&ccedil; kullanımı s&ouml;z konusu olan bireyler riskli grupta yer almaktadır.ˮ</p><p>Do&ccedil;. Dr. Nesrin &Ouml;cal, t&uuml;berk&uuml;loz ş&uuml;phesi oluşan kişilerde akciğer filmiyle bulguların araştırıldığını, kesin tanı i&ccedil;in balgamda t&uuml;berk&uuml;loz mikrobunun araştırılması i&ccedil;in test yapıldığını dile getirdi. </p><p>ˮVerem ile m&uuml;cadelede ilk basamak aşılamadır. Sağlık Bakanlığı, ilk 2 ayını tamamlamış yani 3. ayına girmiş t&uuml;m sağlıklı bebeklere BCG aşısının yaptırılmasını &ouml;nermektedir.ˮ diyen &Ouml;cal, hastalıktan korunmak i&ccedil;in yaşanılan ortamların bol g&uuml;neş ışığı almasına ve iyi havalanmasına dikkat edilmesi gerektiğini, teşhis alan hastalara temas edenlerin Verem Savaş Dispanserine başvurmasını, bağışıklık baskılayıcı tedavi uygulananların da verem taramalarını ve kontrollerini d&uuml;zenli yaptırmaları gerektiğini &ouml;nerdi.</p>
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Öcal, ˮTürkiye veremle savaşta çok büyük ilerleme kaydetmiştir. Yani ʹTürkiye veremle olan savaşta galipʹ diyebiliriz.ˮ dedi.
<p>İSTANBUL (AA) - Sağlık Bilimleri &Uuml;niversitesi G&uuml;lhane Tıp Fak&uuml;ltesi &Ouml;ğretim &Uuml;yesi G&ouml;ğ&uuml;s Hastalıkları Uzmanı Do&ccedil;. Dr. Nesrin &Ouml;cal, T&uuml;rkiyeʹnin veremle savaşta &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k ilerleme kaydettiğini belirterek, ˮYani ʹT&uuml;rkiye veremle olan savaşta galipʹ diyebiliriz. Son 10 yılda Sağlık Bakanlığımıza bağlı Tüberküloz Dairesi Başkanlığı ve b&uuml;nyesindeki Verem Savaş Dispanserlerinin &ouml;zverili &ccedil;alışmaları sayesinde t&uuml;berk&uuml;loz sıklığı pek &ccedil;ok gelişmiş Avrupa &uuml;lkesi ile benzer bir seviyeye d&uuml;ş&uuml;r&uuml;lm&uuml;şt&uuml;r.ˮ dedi. </p><p>D&uuml;nya T&uuml;berk&uuml;loz Haftası dolayısıyla AA muhabirinin sorularını yanıtlayan &Ouml;cal, insanlık tarihinde en b&uuml;y&uuml;k &ouml;l&uuml;mc&uuml;l salgınlara neden olan t&uuml;berk&uuml;lozun (verem) g&uuml;n&uuml;m&uuml;zde etkili ila&ccedil;ların keşfiyle eskisi kadar korkutucu olmaktan &ccedil;ıktığını s&ouml;yledi. </p><p>ˮEskiden ʹince hastalıkʹ olarak da bilinen t&uuml;berk&uuml;loz, mycobacterium tuberculosis isimli bir mikrobun sebep olduğu bir hastalıktır.ˮ diyen &Ouml;cal, verem mikrobunun hasta kişiden diğer insanlara sıklıkla hava yoluyla yayılarak v&uuml;cutta yeni enfeksiyon odakları oluşturduğunu, en &ccedil;ok akciğer enfeksiyonu oluşturmakla beraber, kalp zarı, santral sinir sistemi, g&ouml;z, sindirim, &uuml;reme sistemleri, kemikler gibi pek &ccedil;ok organda ortaya &ccedil;ıkabildiğini anlattı. </p><p>Do&ccedil;. Dr. &Ouml;cal, veremin t&uuml;m d&uuml;nyadaki etkili verem savaş &ccedil;alışmalarına rağmen &ouml;nemini koruduğuna işaret ederek, D&uuml;nya Sağlık &Ouml;rg&uuml;t&uuml;n&uuml;n (DS&Ouml;) yıllık t&uuml;berk&uuml;loz raporuna g&ouml;re veremin, d&uuml;nyadaki t&uuml;m &ouml;l&uuml;m nedenleri i&ccedil;inde hala ilk 10 hastalık arasında yer aldığını, ayrıca tek bir enfeksiyon etkenine bağlı &ouml;l&uuml;mler i&ccedil;inde AIDSʹin bile &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;erek birinci sırayı işgal ettiğini dile getirdi. </p><p>&Ouml;cal, ˮBildirimi zorunlu olan bu hastalığa d&uuml;nya genelinde her yıl milyonlarca yeni hasta eklenmektedir. Rakamlara bakacak olursak DS&Ouml; verilerine g&ouml;re 2017ʹde d&uuml;nyada 1 milyonu &ccedil;ocuk olmak &uuml;zere 10 milyon yeni t&uuml;berk&uuml;loz hastası bildirilmiştir. Aynı yıl yaklaşık 1,6 milyon kişi ise t&uuml;berk&uuml;loz nedeniyle &ouml;lm&uuml;şt&uuml;r.ˮ diye konuştu. </p><p>Verem konusunda T&uuml;rkiyeʹdeki durumu da değerlerine &Ouml;cal, şu bilgileri verdi:</p><p>ˮT&uuml;rkiye veremle savaşta &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k ilerleme kaydetmiştir. Yani T&uuml;rkiye veremle olan savaşta galip diyebiliriz. Son 10 yılda Sağlık Bakanlığımıza bağlı Tüberküloz Dairesi Başkanlığı ve b&uuml;nyesindeki Verem Savaş Dispanserlerinin &ouml;zverili &ccedil;alışmaları sayesinde t&uuml;berk&uuml;loz sıklığı pek &ccedil;ok gelişmiş Avrupa &uuml;lkesi ile benzer bir seviyeye d&uuml;ş&uuml;r&uuml;lm&uuml;şt&uuml;r. T&uuml;rkiyeʹde 2006ʹdan beri hastalar Doğrudan G&ouml;zetimli Tedavi Stratejisi ile tedavi edilmektedir. Yani hastaların t&uuml;berk&uuml;loz ila&ccedil;larını kullanmaları &uuml;cretsiz olarak uygulanan g&uuml;nl&uuml;k ila&ccedil; desteği ile sağlanmaktadır. B&ouml;ylece hem hasta ilacına kolayca ve &uuml;cretsiz ulaşabilmekte hem de hekim hastanın ilacı i&ccedil;tiğini g&ouml;zlemlemiş olmaktadır. </p><p>Zaten bildirimi zorunlu olan bu hastalıktaki en &ouml;nemli savaş stratejisi olan bulaştırıcılığa engel olmak ve etkili bir tedaviyle diren&ccedil;li hastalığın &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;ilmek noktasında &ccedil;ok &ouml;nemli bir adım atılmıştır. Sağlık Bakanlığımız veremle savaş konusundaki kararlılığını 2018ʹde bir adım daha &ouml;teye g&ouml;t&uuml;rerek tedavisine d&uuml;zenli devam eden ihtiya&ccedil; sahibi verem hastalarına aylık maaş uygulaması başlattı. Bu sayede hasta uyumu artmış oldu. Ayrıca tedavisi sırasında &ccedil;alışamayan hastalara da ekonomik a&ccedil;ıdan destek sağlanmış oldu. T&uuml;m bu &ouml;zverili &ccedil;alışmaların meyvesi de T&uuml;rkiyeʹde t&uuml;berk&uuml;loz g&ouml;r&uuml;lme sıklığındaki belirgin d&uuml;ş&uuml;ş oldu.ˮ</p><p>Do&ccedil;. Dr. Nesrin &Ouml;cal, T&uuml;berk&uuml;loz Daire Başkanlığı tarafından her yeni yılın başında ˮT&uuml;rkiyeʹde Verem Savaşı Raporuˮ yayınladığını dile getirerek, son olarak bu yılın başında 2018ʹe ait raporun yayınlandığını, raporda, 2017 t&uuml;berk&uuml;loz kontrol faaliyetlerinin, 2016 t&uuml;berk&uuml;loz hasta verilerinin, 2015 t&uuml;berk&uuml;loz hastalarının tedavi sonu&ccedil;larının yer aldığını belirtti. </p><p>Rapora g&ouml;re 2005ʹte 100 bin kişide 29,4 olan t&uuml;berk&uuml;loz hasta sıklığının 2016ʹda 100 binde 15,3ʹe gerilediğini, bu azalmanın DS&Ouml;ʹn&uuml;n veremle m&uuml;cadelede hedef g&ouml;sterdiği değerlere doğru hızla ilerlendiğinin bir kanıtı olarak kabul edildiğini vurgulayan &Ouml;cal, ş&ouml;yle devam etti:</p><p>ˮDiğer yandan t&uuml;berk&uuml;loz tamamen ortadan kalkana kadar hala toplum sağlığı i&ccedil;in bir tehdit oluşturmaktadır. Hem bağışıklık baskılayıcı tedavi y&ouml;ntemlerinin yaygınlaşması hem de k&uuml;reselleşen d&uuml;nyada T&uuml;rkiyeʹnin de y&uuml;ksek t&uuml;berk&uuml;loz riski olan &uuml;lkelerden g&ouml;&ccedil;ler alması nedeniyle bu konu halen &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k &ouml;nem arz etmektedir. Bu sebeple verem ile m&uuml;cadelede toplumun risk fakt&ouml;rlerini, hastalığın yayılım şekilleri ve bulgularını iyi bilmesi &ouml;nemlidir.ˮ</p><p>T&uuml;rkiye genelinde her &uuml;&ccedil; kişiden birinin t&uuml;berk&uuml;loz mikrobuyla hayatının bir d&ouml;neminde temas ettiğinin bilindiğini ifade eden &Ouml;cal, t&uuml;berk&uuml;lozla m&uuml;cadelenin en &ouml;nemli noktasının bulaştırıcılığın &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;ilmesi olduğunu s&ouml;yledi. </p>İlk basamak aşılama<p>&Ouml;cal, bir t&uuml;berk&uuml;loz hastasına tanı konulup uygun tedavi başladıktan yaklaşık 3 hafta sonra bulaştırıcılığın b&uuml;y&uuml;k oranda ortadan kalktığını anlatarak, verem bulgularına ilişkin şu bilgileri verdi:</p><p>ˮ&Uuml;&ccedil; haftadan uzun s&uuml;ren &ouml;ks&uuml;r&uuml;k, kan t&uuml;k&uuml;rme, y&uuml;ksek ateş, geceleri &ccedil;amaşır değiştirecek kadar &ccedil;ok olan terleme, iştahsızlık ve kilo kaybı, yorgunluk, halsizlik gibi şikayetleri olan hastaların mutlaka bir g&ouml;ğ&uuml;s hastalıkları uzmanına başvurmaları gerekir. Eğer bireyin yaşadığı evde, &ouml;ğrenciyse sınıfında, askerse kışlasında t&uuml;berk&uuml;loz tanısı konulan bir hasta varsa bu bulgular olmasa bile yaşadıkları semtteki Verem Savaş Dispanserinde temaslı muayenesini yaptırması gerekmektedir. Bebekler ve &ccedil;ocuklar, yaşlı insanlar, v&uuml;cut direncini d&uuml;ş&uuml;ren kanser, şeker, kronik b&ouml;brek hastalığı gibi sorunları olanlar, HIV/AIDS hastaları, ağır beslenme bozukluğu ve d&uuml;ş&uuml;k v&uuml;cut ağırlığı olanlar, uzun s&uuml;reli bağışıklık baskılayıcı ila&ccedil; kullanımı s&ouml;z konusu olan bireyler riskli grupta yer almaktadır.ˮ</p><p>Do&ccedil;. Dr. Nesrin &Ouml;cal, t&uuml;berk&uuml;loz ş&uuml;phesi oluşan kişilerde akciğer filmiyle bulguların araştırıldığını, kesin tanı i&ccedil;in balgamda t&uuml;berk&uuml;loz mikrobunun araştırılması i&ccedil;in test yapıldığını dile getirdi. </p><p>ˮVerem ile m&uuml;cadelede ilk basamak aşılamadır. Sağlık Bakanlığı, ilk 2 ayını tamamlamış yani 3. ayına girmiş t&uuml;m sağlıklı bebeklere BCG aşısının yaptırılmasını &ouml;nermektedir.ˮ diyen &Ouml;cal, hastalıktan korunmak i&ccedil;in yaşanılan ortamların bol g&uuml;neş ışığı almasına ve iyi havalanmasına dikkat edilmesi gerektiğini, teşhis alan hastalara temas edenlerin Verem Savaş Dispanserine başvurmasını, bağışıklık baskılayıcı tedavi uygulananların da verem taramalarını ve kontrollerini d&uuml;zenli yaptırmaları gerektiğini &ouml;nerdi.</p>
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.