Kovid-19'un küresel ekonomide çok boyutlu tahribatı

EKONOMİ (AA) - Anadolu Ajansı | 17.11.2020 - 12:06, Güncelleme: 27.10.2022 - 05:59
 

Kovid-19'un küresel ekonomide çok boyutlu tahribatı

Sağlık krizi gibi görünse de etkileri itibarıyla küresel ekonomik krize de dönüşen Kovid-19'un küresel ekonomilere maliyetinin 2020 ve 2021'de 8,5 trilyon doları bularak büyüklük itibarıyla 2008 küresel finans krizini de aşması bekleniyor.
<p>Restoranlar, kafeler, irili ufaklı işletmeler&hellip; Yaşadığımız, gezdiğimiz her yerde dudaklardan hep aynı s&ouml;zler d&ouml;k&uuml;l&uuml;yor: &ldquo;Seneler sonra siftahsız g&uuml;nler yaşıyoruz, iş&ccedil;i &ccedil;ıkarmak zorunda kaldık, maaşları minimum seviyeye d&uuml;ş&uuml;rd&uuml;k...&rdquo; Yeni tip koronavir&uuml;s (Kovid-19) krizi, insan sağlığının yanı sıra ekonomileri de vurmaya devam ediyor. Kovid-19 her ne kadar sağlık krizi gibi g&ouml;r&uuml;nse de etkileri itibarıyla k&uuml;resel bir ekonomik krize de d&ouml;n&uuml;şm&uuml;ş durumda.</p> <p><img class="alintiIcon" src="https://cdnassets.aa.com.tr/assets/newVersion/images/analiz.png" style="border-style:none; box-sizing:border-box; color:rgb(33, 37, 41); font-family:-apple-system,blinkmacsystemfont,segoe ui,roboto,helvetica neue,arial,sans-serif,apple color emoji,segoe ui emoji,segoe ui symbol,noto color emoji; font-size:16px; height:30px; padding-left:60px; vertical-align:middle" /></p> <blockquote>Araştırmalar, krizin etkilerinin sarılmasında &ccedil;ok boyutlu &ouml;nlemlerin gerekliliğini ortaya koyarken, kapısına kilit vuran işletmelerin sayısının her ge&ccedil;en g&uuml;n artması, krizin istihdam &uuml;zerindeki etkisinin daha da &ouml;nem kazandığını g&ouml;steriyor.</blockquote> <p>Sadece sıradan bir şehirde değil, Paris gibi d&uuml;nyanın turizm merkezi olan yerlerde de ikinci &ccedil;eyrekten itibaren devam eden tam ve kısmi &ouml;l&ccedil;ekli kısıtlamalar başta hizmet, imalat ve turizm gibi sekt&ouml;rlerde &ccedil;alışanlar olmak &uuml;zere bir&ccedil;ok kesime ciddi zorluklar yaşatmaya devam ediyor.</p> <p><img class="alintiIcon" src="https://cdnassets.aa.com.tr/assets/newVersion/images/analiz.png" style="border-style:none; box-sizing:border-box; color:rgb(33, 37, 41); font-family:-apple-system,blinkmacsystemfont,segoe ui,roboto,helvetica neue,arial,sans-serif,apple color emoji,segoe ui emoji,segoe ui symbol,noto color emoji; font-size:16px; height:30px; padding-left:60px; vertical-align:middle" /></p> <blockquote>Gelir eşitsizliği nedeniyle gelişmiş &uuml;lkeler salgın ile m&uuml;cadelede daha etkin rol oynarken, krizin ortadan kalkıp insanların tekrar normale d&ouml;nmesini sağlayacak aşı ya da ilacın, ekonomik etkenlerden &ouml;t&uuml;r&uuml; bazı &uuml;lkelerdeki yoksulluğu daha da artırması tehdidi s&ouml;z konusu.</blockquote> <p>D&uuml;nyanın &ouml;nde gelen kurumları, bir yandan Kovid-19 krizinin ekonomik etkilerini &ouml;l&ccedil;&uuml;mlemeye &ccedil;alışırken, diğer yandan krizin sonu&ccedil;larını ge&ccedil;miş krizlerle karşılaştırıyor. Uluslararası Para Fonu (IMF) ve OECD, araştırmalarında, salgın kaynaklı ekonomik kaybın, 2008-2009 yılında ABD&#39;de başlayan ve d&uuml;nyayı etkisi altına alan k&uuml;resel finans krizinin &ccedil;ok &uuml;zerinde olduğuna dikkati &ccedil;ekiyor. Birleşmiş Milletler (BM), Kovid-19 salgınının k&uuml;resel ekonomilere maliyetinin 2020 ve 2021&rsquo;de 8,5 trilyon doları bulmasının beklendiğini a&ccedil;ıklıyor. Bu rakam, 2008-2009 krizinin maliyetinin yaklaşık 3,5 trilyon dolar olduğu d&uuml;ş&uuml;n&uuml;ld&uuml;ğ&uuml;nde, Kovid-19 krizinin b&uuml;y&uuml;kl&uuml;ğ&uuml;n&uuml; daha net bir şekilde ortaya koyuyor. Salgının, sonu&ccedil;ları itibarıyla k&uuml;resel ekonomide y&uuml;zde 3,2&rsquo;lik bir k&uuml;&ccedil;&uuml;lmeye yol a&ccedil;ması bekleniyor. Kovid-19&rsquo;un, gelişmiş &uuml;lkelerde y&uuml;zde 5, gelişmekte olan &uuml;lkelerde ise y&uuml;zde 1 civarında daralmaya yol a&ccedil;ması &ouml;ng&ouml;r&uuml;l&uuml;yor.</p> <h3>Araştırmalar, &ccedil;ok boyutlu &ouml;nlemlerin gerekliliğini ortaya koyuyor</h3> <p>Kovid-19 sonrası d&ouml;neme ilişkin kıyaslamalı &ccedil;alışmalar, salgın s&uuml;recinin sonu&ccedil;larının neler olabileceğine ilişkin &ouml;nemli ipu&ccedil;ları veriyor. IMF tarafından ger&ccedil;ekleştirilen bir &ccedil;alışmada, SARS (2003), H1N1 (2009), MERS (2012), Ebola (2014) ve Zika (2016) gibi yakın tarihte yaşanmış salgın hastalıkların etkileri incelenmiş ve adı ge&ccedil;en salgın hastalıkların neden olduğu yaraların sarılması i&ccedil;in sağlanan iktisadi temelli destek paketlerine rağmen ciddi ekonomik kayıpların &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;ilemediği g&ouml;zlenmiştir.</p> <p>Bu durum, krizin etkilerinin sarılmasında &ccedil;ok boyutlu &ouml;nlemlerin gerekliliğini ortaya koyarken, &ouml;zellikle iş piyasaları ve istihdam boyutu &uuml;zerinde durmak gerekiyor. İspanyol iktisat&ccedil;ı Oriol Aspachs ve &ccedil;alışma arkadaşları, İspanya&rsquo;nın en b&uuml;y&uuml;k ikinci bankası CaixaBank&rsquo;ın verilerini kullanarak yaptıkları &ccedil;alışmada, sağlık krizinin iş piyasasındaki etkilerini şu şekilde &ouml;zetliyor; iş kaybı, eksik istihdam, maaş indirimleri, imalat ve hizmet sekt&ouml;rlerinde k&uuml;&ccedil;&uuml;lme.</p> <p>Salgının doğurduğu iktisadi krizin ciddiyeti ortadayken, krizin faturası &uuml;lkeler ve &ccedil;eşitli sosyal tabakalar arasında farklılık g&ouml;steriyor. &Ouml;rneğin, gelir adaletsizliği &uuml;zerine yaptığı &ccedil;alışmalarla bilinen uluslararası yardım kuruluşu Oxfam&rsquo;ın araştırmasına g&ouml;re, mevcut rakamların &uuml;zerine yarım milyara yakın insan daha, salgının yol a&ccedil;tığı etkilerle birlikte a&ccedil;lık sınırının altına s&uuml;r&uuml;klenecek. Yine Fransa merkezli D&uuml;nya Doktorları (M&eacute;decins du Monde) &ouml;rg&uuml;t&uuml; de sadece ekonomik kapasitesi kısıtlı &uuml;lkelerde değil, gelişmiş &uuml;lkelerde de Kovid-19 salgınıyla birlikte milyonlarca insanın a&ccedil;lık ve yoksulluk sınırının altına itildiği uyarısı yapıyor. &Ouml;te yandan, Swiss Bank, UBS ve Pricewaterhouse Coopers&rsquo;ın (PwC) hesaplamalarına g&ouml;re, h&acirc;lihazırda d&uuml;nyanın en zengin insanı olan Amazon&rsquo;un CEO&rsquo;su Jeff Bezos ve bir&ccedil;ok ulus aşırı şirket, ekonomik teşvik paketleri sayesinde piyasada bollaşan para ile zenginliklerine zenginlik katmaya devam ediyor.</p> <h3>İki farklı kutbu birlikte yaşıyoruz</h3> <p>G&uuml;ndelik yaşam deneyimleri de durumun vahametini doğrular nitelikte. İki farklı kutbu birlikte yaşıyoruz. Bir yandan &uuml;retim s&uuml;re&ccedil;lerinin aksamasıyla yaşanan &uuml;r&uuml;n tedariklerindeki problemler ve devamındaki pahalılaşmayla boğuşmak gerekirken, diğer yandan da &ccedil;alışıp evlerini ge&ccedil;indirmek durumunda olan milyonlarca insan, salgın gerek&ccedil;esiyle evlerine kapanmak zorunda kalıyor. &Ouml;rneğin, sağlık &ccedil;alışanları, market kasiyerleri ve kuryeler kendilerini vir&uuml;sten koruma imk&acirc;nı daha d&uuml;ş&uuml;k meslek grupları olmasına karşın ek mesailer ile &ccedil;alışmaya devam etmek durumunda kalıyor. Hizmet sekt&ouml;r&uuml; &ccedil;alışanları başta olmak &uuml;zere evden &ccedil;alışma d&uuml;zenine ge&ccedil;en insanlar artan ve esneyen mesai saatlerinin neden olduğu stresle baş etmek durumunda kalırken, diğer yandan d&uuml;nya ekonomisinin en ileri gelen &uuml;lkelerinin vatandaşları da dahil olmak &uuml;zere sağlık hizmetlerine ulaşım &ccedil;oğunlukla eşitlik&ccedil;i ve adil bir paylaşım &uuml;zere olmadığından milyonlarca insanın daha fazla stres altında yaşamasına yol a&ccedil;ıyor. Halihazırdaki bu &ccedil;elişkili durum, sosyal ve ekonomik adaletsizlikleri g&uuml;&ccedil;lendirirken, uzmanları da bu konu &uuml;zerinde daha fazla durmaya teşvik ediyor.</p> <p>Salgın s&uuml;reciyle birlikte daha da g&ouml;r&uuml;n&uuml;r olan bir diğer fakt&ouml;r ise &uuml;lke i&ccedil;i ve &uuml;lkeler arası gelir eşitsizliklerinin insanların hastalıkla m&uuml;cadelesindeki en belirleyici unsur olmaya devam etmesi olarak belirlendi. Kişi başına d&uuml;şen doktor ve ekipman sayısı, sağlık sigortaları ve bunlara erişmede gelir grupları arasındaki u&ccedil;urumlar, sağlık hizmetlerine ulaşmadaki zorlukları oluşturuyor. D&uuml;nya Bankası tarafından yayımlanan bir &ccedil;alışma, Kovid-19 kaynaklı &ouml;l&uuml;m oranları ile &uuml;lkelerin ekonomik gelişmişlikleri arasında ciddi bir negatif korelasyon olduğunu ortaya koyuyor. Hastalığın tedavisi, gerekli ila&ccedil; ve ekipman tedariği a&ccedil;ısından bakıldığında ise gelişmiş ekonomilerin a&ccedil;ık bir bi&ccedil;imde avantajlı bir konuma sahip olduğu g&ouml;r&uuml;l&uuml;yor. Diğer yandan, aşı &ccedil;alışmalarına ayrılan b&uuml;t&ccedil;eler ve aşıya ulaşılabilirlik s&ouml;z konusu olduğunda ise gelişmekte olan ve az gelişmiş &uuml;lkelerin gelişmiş &uuml;lkeler karşısındaki dezavantajlı konumu, iktisadi gelişmişlik ile sağlığa ulaşımın kalitesi ve kolaylığı arasındaki doğrudan ilişki g&ouml;z &ouml;n&uuml;ne alındığında &ouml;nem arz etmeye devam ediyor.</p> <h3>Dijitalleşme yarışı salgında hız kazandı</h3> <p>D&uuml;nya ekonomilerinin dijitalleşme yarışı salgın s&uuml;recinde daha &ouml;nemli bir hale geldi. Şirket faaliyetlerini ofis dışı alanlarda devam ettirme konusunda Asya&rsquo;nın gelişmekte olan &uuml;lkelerinin aksine Afrika ve G&uuml;ney Amerika kıtasındaki &uuml;lkeler aynı başarıyı g&ouml;steremiyor. Salgın durumuna adapte olmaya &ccedil;alışırken karşılaşılan bu zorlukları uluslararası ticaretin yavaşlamasına d&ouml;n&uuml;k &ouml;zelikle Amerika merkezli adımlar takip ederken, Asya ekonomilerinin kalkınmasına d&ouml;n&uuml;k yeni engeller &ccedil;ıkarmaya devam edeceğe benziyor. Kovid-19 krizinin ortadan kalkıp insanların tekrar normale d&ouml;nmesinde en &ouml;nemli rol&uuml; oynayacak aşının ya da ilacın, hakkaniyetli bir şekilde d&uuml;nya n&uuml;fusu ile paylaşılmasının &ouml;n&uuml;ndeki engel ve kaygılar, &ouml;zellikle d&uuml;nyanın fakir b&ouml;lgelerinde yoksulluğun ve birtakım yoksunlukların derinleşerek artması tehdidini beraberinde getiriyor.</p> <p>Salgının toplumların her katmanından insanı istihdam y&ouml;n&uuml;nden olumsuz etkileyeceği a&ccedil;ıkken &ouml;zellikle belirli kesimlerini ise istihdam ve gelir kayıpları a&ccedil;ısından orantısız bir bi&ccedil;imde etkileyecek oluşu bir diğer &ouml;nemli husus. Kovid-19&rsquo;un en &ccedil;ok etkilediği gruplar olan yaşlılar, sosyal g&uuml;venceden yoksun kayıt dışı &ccedil;alışanlar, serbest mesleğe sahip kısa s&uuml;reli ve ge&ccedil;ici iş&ccedil;iler gibi grupların karşılaştığı problemlerin işverenler tarafından ve b&uuml;y&uuml;k &ouml;l&ccedil;ekli kamu politikaları ile acilen &ccedil;&ouml;z&uuml;lmesinin gerektiği ise bir diğer nokta. Aspachs&rsquo;ın &ccedil;alışmasının vurgu yaptığı bir diğer &ouml;nemli husus ise &ccedil;oğunlukla g&uuml;vencesiz bir bi&ccedil;imde &ccedil;alışan g&ouml;&ccedil;menlerin salgından en &ccedil;ok etkilenen gruplardan biri oluşu. İş g&uuml;c&uuml; piyasasında, &ouml;zelikle gelişmekte olan &uuml;lkelerde azımsanamayacak derecede bulunan kayıt dışı &ccedil;alışan iş g&uuml;c&uuml;n&uuml;n kırılganlığının daha da artacak olması ka&ccedil;ınılması zor bir durum olarak &ouml;n&uuml;m&uuml;zde duruyor. Devlet yardımlarının bu kitleye ulaşmasının &ouml;n&uuml;nde de birtakım yasal zorlukların bulunuyor oluşu problemin aciliyet ve vahamet derecesini g&ouml;steriyor. Son olarak, salgın &ouml;ncesi d&ouml;nemde zaten eksik istihdam ve y&uuml;ksek işsizlik tehlikesiyle y&uuml;ksek oranlarda karşı karşıya olan gen&ccedil;ler ve kadınlar azalan işg&uuml;c&uuml; talebi karşısında daha da savunmasız hale gelen bir diğer sosyal grup.</p> <p>IMF&rsquo;nin Kovid-19 salgınına karşı uygulanması gereken politika &ouml;nerilerine g&ouml;re salgının neden olduğu yaraların sarılması a&ccedil;ısından aktif mali politika, para arzını genişletme, sağlık sekt&ouml;r&uuml; başta olmak &uuml;zere belirli sekt&ouml;rlere finansal desteklerin artırılması, mikro işletmeler ve KOBİ&rsquo;lere nakdi yardım ve kredilerin artırılması gibi &ouml;nerileri &ouml;ne &ccedil;ıkartırken Guy Standing gibi ekonomistler ise temel gelirin ve sosyal korumanın, yalnızca kırılgan gruplar i&ccedil;in değil, herkesi kapsayacak bi&ccedil;imde genişletilmesinin hayati &ouml;nemine dikkati &ccedil;ekiyorlar.</p> <p>​​​​​​​Doğudan batıya t&uuml;m d&uuml;nyada yaşanan bu problemin kronikleşmesi ve daha da derin yaralar a&ccedil;masını &ouml;nleyecek yeni bir kapsayıcı anlayışa ihtiya&ccedil; var. Yalnızca ekonomi temelli ve ge&ccedil;ici &ccedil;&ouml;z&uuml;m yollarının &ouml;tesinde bir paradigma değişimi olmadığı m&uuml;ddet&ccedil;e her bir krizin bir sonrakinden daha yıkıcı sonu&ccedil;lar doğuracağını kestirmek zor değil. Sonu&ccedil; olarak, Kovid-19 krizinin gelişmiş &uuml;lkelerden &ccedil;ok, ekonomik olarak gelişmekte olan ve gelişmemiş &uuml;lkeleri &ouml;zellikle iktisadi ve sağlık sorunları a&ccedil;ısından daha fazla etkilemeye devam edeceği a&ccedil;ık. Bu etkinin olası bir aşıya erişimde oluşturacağı problemler ve aşının erişilebilir olmasına kadarki s&uuml;re&ccedil;te yol a&ccedil;acağı etkilerin boyutu a&ccedil;ısından bu &uuml;lkeler ve vatandaşlarının gelişmiş &uuml;lkelerinkine nazaran dezavantajlı oluşları başta can kayıpları olmak &uuml;zere salgının ekonomik ve sosyal etkilerine de daha fazla maruz kalacağı sonucunu getirmekte.</p>
Sağlık krizi gibi görünse de etkileri itibarıyla küresel ekonomik krize de dönüşen Kovid-19'un küresel ekonomilere maliyetinin 2020 ve 2021'de 8,5 trilyon doları bularak büyüklük itibarıyla 2008 küresel finans krizini de aşması bekleniyor.
<p>Restoranlar, kafeler, irili ufaklı işletmeler&hellip; Yaşadığımız, gezdiğimiz her yerde dudaklardan hep aynı s&ouml;zler d&ouml;k&uuml;l&uuml;yor: &ldquo;Seneler sonra siftahsız g&uuml;nler yaşıyoruz, iş&ccedil;i &ccedil;ıkarmak zorunda kaldık, maaşları minimum seviyeye d&uuml;ş&uuml;rd&uuml;k...&rdquo; Yeni tip koronavir&uuml;s (Kovid-19) krizi, insan sağlığının yanı sıra ekonomileri de vurmaya devam ediyor. Kovid-19 her ne kadar sağlık krizi gibi g&ouml;r&uuml;nse de etkileri itibarıyla k&uuml;resel bir ekonomik krize de d&ouml;n&uuml;şm&uuml;ş durumda.</p> <p><img class="alintiIcon" src="https://cdnassets.aa.com.tr/assets/newVersion/images/analiz.png" style="border-style:none; box-sizing:border-box; color:rgb(33, 37, 41); font-family:-apple-system,blinkmacsystemfont,segoe ui,roboto,helvetica neue,arial,sans-serif,apple color emoji,segoe ui emoji,segoe ui symbol,noto color emoji; font-size:16px; height:30px; padding-left:60px; vertical-align:middle" /></p> <blockquote>Araştırmalar, krizin etkilerinin sarılmasında &ccedil;ok boyutlu &ouml;nlemlerin gerekliliğini ortaya koyarken, kapısına kilit vuran işletmelerin sayısının her ge&ccedil;en g&uuml;n artması, krizin istihdam &uuml;zerindeki etkisinin daha da &ouml;nem kazandığını g&ouml;steriyor.</blockquote> <p>Sadece sıradan bir şehirde değil, Paris gibi d&uuml;nyanın turizm merkezi olan yerlerde de ikinci &ccedil;eyrekten itibaren devam eden tam ve kısmi &ouml;l&ccedil;ekli kısıtlamalar başta hizmet, imalat ve turizm gibi sekt&ouml;rlerde &ccedil;alışanlar olmak &uuml;zere bir&ccedil;ok kesime ciddi zorluklar yaşatmaya devam ediyor.</p> <p><img class="alintiIcon" src="https://cdnassets.aa.com.tr/assets/newVersion/images/analiz.png" style="border-style:none; box-sizing:border-box; color:rgb(33, 37, 41); font-family:-apple-system,blinkmacsystemfont,segoe ui,roboto,helvetica neue,arial,sans-serif,apple color emoji,segoe ui emoji,segoe ui symbol,noto color emoji; font-size:16px; height:30px; padding-left:60px; vertical-align:middle" /></p> <blockquote>Gelir eşitsizliği nedeniyle gelişmiş &uuml;lkeler salgın ile m&uuml;cadelede daha etkin rol oynarken, krizin ortadan kalkıp insanların tekrar normale d&ouml;nmesini sağlayacak aşı ya da ilacın, ekonomik etkenlerden &ouml;t&uuml;r&uuml; bazı &uuml;lkelerdeki yoksulluğu daha da artırması tehdidi s&ouml;z konusu.</blockquote> <p>D&uuml;nyanın &ouml;nde gelen kurumları, bir yandan Kovid-19 krizinin ekonomik etkilerini &ouml;l&ccedil;&uuml;mlemeye &ccedil;alışırken, diğer yandan krizin sonu&ccedil;larını ge&ccedil;miş krizlerle karşılaştırıyor. Uluslararası Para Fonu (IMF) ve OECD, araştırmalarında, salgın kaynaklı ekonomik kaybın, 2008-2009 yılında ABD&#39;de başlayan ve d&uuml;nyayı etkisi altına alan k&uuml;resel finans krizinin &ccedil;ok &uuml;zerinde olduğuna dikkati &ccedil;ekiyor. Birleşmiş Milletler (BM), Kovid-19 salgınının k&uuml;resel ekonomilere maliyetinin 2020 ve 2021&rsquo;de 8,5 trilyon doları bulmasının beklendiğini a&ccedil;ıklıyor. Bu rakam, 2008-2009 krizinin maliyetinin yaklaşık 3,5 trilyon dolar olduğu d&uuml;ş&uuml;n&uuml;ld&uuml;ğ&uuml;nde, Kovid-19 krizinin b&uuml;y&uuml;kl&uuml;ğ&uuml;n&uuml; daha net bir şekilde ortaya koyuyor. Salgının, sonu&ccedil;ları itibarıyla k&uuml;resel ekonomide y&uuml;zde 3,2&rsquo;lik bir k&uuml;&ccedil;&uuml;lmeye yol a&ccedil;ması bekleniyor. Kovid-19&rsquo;un, gelişmiş &uuml;lkelerde y&uuml;zde 5, gelişmekte olan &uuml;lkelerde ise y&uuml;zde 1 civarında daralmaya yol a&ccedil;ması &ouml;ng&ouml;r&uuml;l&uuml;yor.</p> <h3>Araştırmalar, &ccedil;ok boyutlu &ouml;nlemlerin gerekliliğini ortaya koyuyor</h3> <p>Kovid-19 sonrası d&ouml;neme ilişkin kıyaslamalı &ccedil;alışmalar, salgın s&uuml;recinin sonu&ccedil;larının neler olabileceğine ilişkin &ouml;nemli ipu&ccedil;ları veriyor. IMF tarafından ger&ccedil;ekleştirilen bir &ccedil;alışmada, SARS (2003), H1N1 (2009), MERS (2012), Ebola (2014) ve Zika (2016) gibi yakın tarihte yaşanmış salgın hastalıkların etkileri incelenmiş ve adı ge&ccedil;en salgın hastalıkların neden olduğu yaraların sarılması i&ccedil;in sağlanan iktisadi temelli destek paketlerine rağmen ciddi ekonomik kayıpların &ouml;n&uuml;ne ge&ccedil;ilemediği g&ouml;zlenmiştir.</p> <p>Bu durum, krizin etkilerinin sarılmasında &ccedil;ok boyutlu &ouml;nlemlerin gerekliliğini ortaya koyarken, &ouml;zellikle iş piyasaları ve istihdam boyutu &uuml;zerinde durmak gerekiyor. İspanyol iktisat&ccedil;ı Oriol Aspachs ve &ccedil;alışma arkadaşları, İspanya&rsquo;nın en b&uuml;y&uuml;k ikinci bankası CaixaBank&rsquo;ın verilerini kullanarak yaptıkları &ccedil;alışmada, sağlık krizinin iş piyasasındaki etkilerini şu şekilde &ouml;zetliyor; iş kaybı, eksik istihdam, maaş indirimleri, imalat ve hizmet sekt&ouml;rlerinde k&uuml;&ccedil;&uuml;lme.</p> <p>Salgının doğurduğu iktisadi krizin ciddiyeti ortadayken, krizin faturası &uuml;lkeler ve &ccedil;eşitli sosyal tabakalar arasında farklılık g&ouml;steriyor. &Ouml;rneğin, gelir adaletsizliği &uuml;zerine yaptığı &ccedil;alışmalarla bilinen uluslararası yardım kuruluşu Oxfam&rsquo;ın araştırmasına g&ouml;re, mevcut rakamların &uuml;zerine yarım milyara yakın insan daha, salgının yol a&ccedil;tığı etkilerle birlikte a&ccedil;lık sınırının altına s&uuml;r&uuml;klenecek. Yine Fransa merkezli D&uuml;nya Doktorları (M&eacute;decins du Monde) &ouml;rg&uuml;t&uuml; de sadece ekonomik kapasitesi kısıtlı &uuml;lkelerde değil, gelişmiş &uuml;lkelerde de Kovid-19 salgınıyla birlikte milyonlarca insanın a&ccedil;lık ve yoksulluk sınırının altına itildiği uyarısı yapıyor. &Ouml;te yandan, Swiss Bank, UBS ve Pricewaterhouse Coopers&rsquo;ın (PwC) hesaplamalarına g&ouml;re, h&acirc;lihazırda d&uuml;nyanın en zengin insanı olan Amazon&rsquo;un CEO&rsquo;su Jeff Bezos ve bir&ccedil;ok ulus aşırı şirket, ekonomik teşvik paketleri sayesinde piyasada bollaşan para ile zenginliklerine zenginlik katmaya devam ediyor.</p> <h3>İki farklı kutbu birlikte yaşıyoruz</h3> <p>G&uuml;ndelik yaşam deneyimleri de durumun vahametini doğrular nitelikte. İki farklı kutbu birlikte yaşıyoruz. Bir yandan &uuml;retim s&uuml;re&ccedil;lerinin aksamasıyla yaşanan &uuml;r&uuml;n tedariklerindeki problemler ve devamındaki pahalılaşmayla boğuşmak gerekirken, diğer yandan da &ccedil;alışıp evlerini ge&ccedil;indirmek durumunda olan milyonlarca insan, salgın gerek&ccedil;esiyle evlerine kapanmak zorunda kalıyor. &Ouml;rneğin, sağlık &ccedil;alışanları, market kasiyerleri ve kuryeler kendilerini vir&uuml;sten koruma imk&acirc;nı daha d&uuml;ş&uuml;k meslek grupları olmasına karşın ek mesailer ile &ccedil;alışmaya devam etmek durumunda kalıyor. Hizmet sekt&ouml;r&uuml; &ccedil;alışanları başta olmak &uuml;zere evden &ccedil;alışma d&uuml;zenine ge&ccedil;en insanlar artan ve esneyen mesai saatlerinin neden olduğu stresle baş etmek durumunda kalırken, diğer yandan d&uuml;nya ekonomisinin en ileri gelen &uuml;lkelerinin vatandaşları da dahil olmak &uuml;zere sağlık hizmetlerine ulaşım &ccedil;oğunlukla eşitlik&ccedil;i ve adil bir paylaşım &uuml;zere olmadığından milyonlarca insanın daha fazla stres altında yaşamasına yol a&ccedil;ıyor. Halihazırdaki bu &ccedil;elişkili durum, sosyal ve ekonomik adaletsizlikleri g&uuml;&ccedil;lendirirken, uzmanları da bu konu &uuml;zerinde daha fazla durmaya teşvik ediyor.</p> <p>Salgın s&uuml;reciyle birlikte daha da g&ouml;r&uuml;n&uuml;r olan bir diğer fakt&ouml;r ise &uuml;lke i&ccedil;i ve &uuml;lkeler arası gelir eşitsizliklerinin insanların hastalıkla m&uuml;cadelesindeki en belirleyici unsur olmaya devam etmesi olarak belirlendi. Kişi başına d&uuml;şen doktor ve ekipman sayısı, sağlık sigortaları ve bunlara erişmede gelir grupları arasındaki u&ccedil;urumlar, sağlık hizmetlerine ulaşmadaki zorlukları oluşturuyor. D&uuml;nya Bankası tarafından yayımlanan bir &ccedil;alışma, Kovid-19 kaynaklı &ouml;l&uuml;m oranları ile &uuml;lkelerin ekonomik gelişmişlikleri arasında ciddi bir negatif korelasyon olduğunu ortaya koyuyor. Hastalığın tedavisi, gerekli ila&ccedil; ve ekipman tedariği a&ccedil;ısından bakıldığında ise gelişmiş ekonomilerin a&ccedil;ık bir bi&ccedil;imde avantajlı bir konuma sahip olduğu g&ouml;r&uuml;l&uuml;yor. Diğer yandan, aşı &ccedil;alışmalarına ayrılan b&uuml;t&ccedil;eler ve aşıya ulaşılabilirlik s&ouml;z konusu olduğunda ise gelişmekte olan ve az gelişmiş &uuml;lkelerin gelişmiş &uuml;lkeler karşısındaki dezavantajlı konumu, iktisadi gelişmişlik ile sağlığa ulaşımın kalitesi ve kolaylığı arasındaki doğrudan ilişki g&ouml;z &ouml;n&uuml;ne alındığında &ouml;nem arz etmeye devam ediyor.</p> <h3>Dijitalleşme yarışı salgında hız kazandı</h3> <p>D&uuml;nya ekonomilerinin dijitalleşme yarışı salgın s&uuml;recinde daha &ouml;nemli bir hale geldi. Şirket faaliyetlerini ofis dışı alanlarda devam ettirme konusunda Asya&rsquo;nın gelişmekte olan &uuml;lkelerinin aksine Afrika ve G&uuml;ney Amerika kıtasındaki &uuml;lkeler aynı başarıyı g&ouml;steremiyor. Salgın durumuna adapte olmaya &ccedil;alışırken karşılaşılan bu zorlukları uluslararası ticaretin yavaşlamasına d&ouml;n&uuml;k &ouml;zelikle Amerika merkezli adımlar takip ederken, Asya ekonomilerinin kalkınmasına d&ouml;n&uuml;k yeni engeller &ccedil;ıkarmaya devam edeceğe benziyor. Kovid-19 krizinin ortadan kalkıp insanların tekrar normale d&ouml;nmesinde en &ouml;nemli rol&uuml; oynayacak aşının ya da ilacın, hakkaniyetli bir şekilde d&uuml;nya n&uuml;fusu ile paylaşılmasının &ouml;n&uuml;ndeki engel ve kaygılar, &ouml;zellikle d&uuml;nyanın fakir b&ouml;lgelerinde yoksulluğun ve birtakım yoksunlukların derinleşerek artması tehdidini beraberinde getiriyor.</p> <p>Salgının toplumların her katmanından insanı istihdam y&ouml;n&uuml;nden olumsuz etkileyeceği a&ccedil;ıkken &ouml;zellikle belirli kesimlerini ise istihdam ve gelir kayıpları a&ccedil;ısından orantısız bir bi&ccedil;imde etkileyecek oluşu bir diğer &ouml;nemli husus. Kovid-19&rsquo;un en &ccedil;ok etkilediği gruplar olan yaşlılar, sosyal g&uuml;venceden yoksun kayıt dışı &ccedil;alışanlar, serbest mesleğe sahip kısa s&uuml;reli ve ge&ccedil;ici iş&ccedil;iler gibi grupların karşılaştığı problemlerin işverenler tarafından ve b&uuml;y&uuml;k &ouml;l&ccedil;ekli kamu politikaları ile acilen &ccedil;&ouml;z&uuml;lmesinin gerektiği ise bir diğer nokta. Aspachs&rsquo;ın &ccedil;alışmasının vurgu yaptığı bir diğer &ouml;nemli husus ise &ccedil;oğunlukla g&uuml;vencesiz bir bi&ccedil;imde &ccedil;alışan g&ouml;&ccedil;menlerin salgından en &ccedil;ok etkilenen gruplardan biri oluşu. İş g&uuml;c&uuml; piyasasında, &ouml;zelikle gelişmekte olan &uuml;lkelerde azımsanamayacak derecede bulunan kayıt dışı &ccedil;alışan iş g&uuml;c&uuml;n&uuml;n kırılganlığının daha da artacak olması ka&ccedil;ınılması zor bir durum olarak &ouml;n&uuml;m&uuml;zde duruyor. Devlet yardımlarının bu kitleye ulaşmasının &ouml;n&uuml;nde de birtakım yasal zorlukların bulunuyor oluşu problemin aciliyet ve vahamet derecesini g&ouml;steriyor. Son olarak, salgın &ouml;ncesi d&ouml;nemde zaten eksik istihdam ve y&uuml;ksek işsizlik tehlikesiyle y&uuml;ksek oranlarda karşı karşıya olan gen&ccedil;ler ve kadınlar azalan işg&uuml;c&uuml; talebi karşısında daha da savunmasız hale gelen bir diğer sosyal grup.</p> <p>IMF&rsquo;nin Kovid-19 salgınına karşı uygulanması gereken politika &ouml;nerilerine g&ouml;re salgının neden olduğu yaraların sarılması a&ccedil;ısından aktif mali politika, para arzını genişletme, sağlık sekt&ouml;r&uuml; başta olmak &uuml;zere belirli sekt&ouml;rlere finansal desteklerin artırılması, mikro işletmeler ve KOBİ&rsquo;lere nakdi yardım ve kredilerin artırılması gibi &ouml;nerileri &ouml;ne &ccedil;ıkartırken Guy Standing gibi ekonomistler ise temel gelirin ve sosyal korumanın, yalnızca kırılgan gruplar i&ccedil;in değil, herkesi kapsayacak bi&ccedil;imde genişletilmesinin hayati &ouml;nemine dikkati &ccedil;ekiyorlar.</p> <p>​​​​​​​Doğudan batıya t&uuml;m d&uuml;nyada yaşanan bu problemin kronikleşmesi ve daha da derin yaralar a&ccedil;masını &ouml;nleyecek yeni bir kapsayıcı anlayışa ihtiya&ccedil; var. Yalnızca ekonomi temelli ve ge&ccedil;ici &ccedil;&ouml;z&uuml;m yollarının &ouml;tesinde bir paradigma değişimi olmadığı m&uuml;ddet&ccedil;e her bir krizin bir sonrakinden daha yıkıcı sonu&ccedil;lar doğuracağını kestirmek zor değil. Sonu&ccedil; olarak, Kovid-19 krizinin gelişmiş &uuml;lkelerden &ccedil;ok, ekonomik olarak gelişmekte olan ve gelişmemiş &uuml;lkeleri &ouml;zellikle iktisadi ve sağlık sorunları a&ccedil;ısından daha fazla etkilemeye devam edeceği a&ccedil;ık. Bu etkinin olası bir aşıya erişimde oluşturacağı problemler ve aşının erişilebilir olmasına kadarki s&uuml;re&ccedil;te yol a&ccedil;acağı etkilerin boyutu a&ccedil;ısından bu &uuml;lkeler ve vatandaşlarının gelişmiş &uuml;lkelerinkine nazaran dezavantajlı oluşları başta can kayıpları olmak &uuml;zere salgının ekonomik ve sosyal etkilerine de daha fazla maruz kalacağı sonucunu getirmekte.</p>
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.