Bakan Karaismailoğlu kamu-özel iş birliği modeliyle sağlanan başarıyı anlattı

<p>Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, T&uuml;rkiye&#39;de de bir&ccedil;ok projenin hayata ge&ccedil;irilmesini sağlayan&nbsp;kamu-&ouml;zel iş birliği&nbsp;(K&Ouml;İ) modeline ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.</p> <p>T&uuml;rkiye&#39;nin gelişmiş ve d&uuml;nyanın &ouml;nde gelen ekonomilerinden biri olma hedefini ger&ccedil;ekleştirmek i&ccedil;in hızlıca hem kamu kaynaklarını hem de &ouml;zel sekt&ouml;r&uuml;n yarattığı finansman kaynaklarını kullanarak ulaşım ve altyapıda atılım yapması gerektiğini ifade eden Karaismailoğlu, K&Ouml;İ modelinin de buna imkan sağlayan y&ouml;ntemlerden biri olduğunu s&ouml;yledi.</p> <p><img alt="" src="https://www.aa.com.tr/uploads/userFiles/de89f914-66b1-4a0b-9347-13c0eafe70cc/20212F032Fkoi2.jpg" style="border-style:none; box-sizing:border-box; max-width:100; vertical-align:middle" /></p> <p>Karaismailoğlu, bu modelin neden tercih edildiğini, diğer y&ouml;ntemlerden ayrılan y&ouml;nlerini, T&uuml;rkiye ve d&uuml;nyadaki başarılı &ouml;rneklerini anlattı.</p> <p><img alt="" src="https://www.aa.com.tr/uploads/userFiles/f8244181-67c8-4d85-98fc-b252d1f7e0ec/20212FMART2F092Fkaraismailoglu2F750.jpg" style="border-style:none; box-sizing:border-box; max-width:100; vertical-align:middle" /></p> <p>Bakan Karaismailoğlu&#39;na y&ouml;neltilen sorular ve cevapları ş&ouml;yle:</p> <p>Neden bazı projeler K&Ouml;İ ile bazıları klasik kamu ihalesiyle yapılıyor?</p> <p>Kamunun sınırlı kaynağı var, yapılması gereken belli başlı projeleri K&Ouml;İ ile alternatif finansman kaynağı bularak yapmalıdır. Buradan hareketle hangi projelerin kamu ihalesi ile hangilerinin K&Ouml;İ ile yapılacağına karar vermek gerekiyor. Yapılan et&uuml;tler neticesinde, uzun vadede ge&ccedil;iş garantisi, emre amade bedeli, kira bedeli gibi şekillerde kendi kendini finanse edebilecek projelerin, K&Ouml;İ modeliyle yapılabilme niteliğine sahip olup olmadığına karar veriliyor. Finansman riskinin daha &ccedil;ok &ouml;zel sekt&ouml;r&uuml;n olduğu, yatırımı orta ve uzun vadede geri d&ouml;n&uuml;ş&uuml;n&uuml; sağlayacak projelerde genellikle K&Ouml;İ modeline başvuruyoruz.</p> <p>Kuzey Marmara Otoyolu, İzmir-İstanbul Otoyolu, Yavuz Sultan Selim ve &Ccedil;anakkale k&ouml;pr&uuml;leri, Avrasya T&uuml;neli, İstanbul Havalimanı, Ankara-Niğde Otoyolu gibi mega projelerde, tek y&uuml;klenicinin, projenin b&uuml;t&uuml;n iş kalemlerini (işletme s&uuml;recini de g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde bulundurarak) organize ettiği ve ticari riskini &uuml;stlenerek inovatif bakış a&ccedil;ısıyla hareket ettiği s&uuml;reci tercih ediyoruz. Mega projeleri, kamu ihaleleriyle ger&ccedil;ekleştirmek &ccedil;ok ciddi karışıklıklara ve anlaşmazlıklara yol a&ccedil;abiliyor. Bu da ciddi maliyet aşımlarına ve s&uuml;re kayıplarına neden olabiliyor. Bu, hangi &uuml;lke, hangi ekonomi olursa olsun bu şekildedir. Ana iş kalemlerini ger&ccedil;ekleştirecek ekiplerin bir masa etrafında beraber hareket eden tek bir ekip olması gerekiyor. Bu sayede kamunun denetleme mekanizması da daha rahat &ccedil;alışıyor, projeler daha sağlıklı ilerliyor.&quot;</p> <p><img alt="" src="https://admin.aa.com.tr/uploads/userFiles/de89f914-66b1-4a0b-9347-13c0eafe70cc/20212F032Fkoi3.jpg" style="border-style:none; box-sizing:border-box; max-width:100; vertical-align:middle" /></p> <h3><span style="font-size:1.16em">&quot;T&uuml;rkiye&#39;nin kararlı ve dinamik şekilde koşması gerekiyor&quot;</span></h3> <p>T&uuml;rkiye, mali olanaklarının yetmediği b&uuml;y&uuml;k projelere neden K&Ouml;İ y&ouml;ntemiyle girerek uzun yıllarını ipotek altına alıyor?</p> <p>T&uuml;rkiye&#39;nin gelişen ekonomiye sahip ve d&uuml;nyanın &ouml;nde gelen ekonomilerinden biri olma hedefi var ama bunu ger&ccedil;ekleştirmek i&ccedil;in &ccedil;eşitli engelleri aşması gerekiyor. Bu engellerin başında geri kalmış ulaşım sistemi geliyordu. İnsanımızı, y&uuml;klerimizi hızlı ve g&uuml;venli şekilde bir yerlere ulaştıramıyorsak, ekonomik olarak ileriye gitmemiz m&uuml;mk&uuml;n değil. T&uuml;rkiye&#39;nin uzun yıllardır geride kaldığı en temel sorun, altyapı a&ccedil;ığıydı. Hızlıca hem kamu kaynaklarını hem de &ouml;zel sekt&ouml;r&uuml;n yarattığı finansman kaynaklarını kullanarak ulaşım ve altyapıdaki atılımımızı ger&ccedil;ekleştirmemiz gerekiyordu. T&uuml;rkiye, geride kaldığı bir yarışta y&uuml;r&uuml;yerek &ouml;nlere gidemez, kararlı ve dinamik bir şekilde koşması gerekiyor. Bu bir maraton, en iyi enerji kaynaklarını kullanarak &ouml;n sıralara doğru istikrarlı bir ilerleme ger&ccedil;ekleştirmesi lazım. Kamu b&uuml;t&ccedil;esiyle değil, &ouml;zel sekt&ouml;r&uuml;n ve sermaye piyasalarının finansmanıyla altyapı projelerinizi ger&ccedil;ekleştiriyorsunuz. Yani riski &uuml;stlenen &ouml;zel sekt&ouml;r oluyor. D&uuml;nyada K&Ouml;İ modeli &ouml;zellikle son 20 yılda &ccedil;ok&ccedil;a başvurulan bir model. Sadece gelişmekte olan ekonomilerde değil, gelişmiş ekonomilerde de bu modelle bir&ccedil;ok proje ger&ccedil;ekleştiriliyor. D&uuml;nyada şu an ulaştırma alanında 2 binin &uuml;zerinde K&Ouml;İ projesi ger&ccedil;ekleştiriliyor.</p> <p>K&Ouml;İ, finansman ve devlet projelerini avantajları bakımından kıyaslar mısınız?</p> <p>&Uuml;lkemizin her sekt&ouml;rde (kara yolu, hava yolu, demir yolu, haberleşme) halen ciddi bir altyapı ihtiyacı var. Bu ihtiya&ccedil;ları karşılamak i&ccedil;in elimizde farklı ara&ccedil;lar bulunuyor. Devletin direkt kendi finanse ettiği, kredi bulup finanse ettiği projeler var. K&Ouml;İ i&ccedil;inde de 10&#39;a yakın farklı model işletilebiliyor. B&uuml;t&uuml;n finansman modelleri aslında farklı birer ara&ccedil;. Her projenin doğası ve şartları, farklı ara&ccedil;ları kullanmayı gerektiriyor. Bazı projeler var ki K&Ouml;İ modeline hi&ccedil; uygun değil, onu kamu kaynaklarıyla ger&ccedil;ekleştiriyoruz. Bazı projeleri kredili şekilde ger&ccedil;ekleştiriyoruz. Bazıları i&ccedil;in ise K&Ouml;İ en mantıklı ara&ccedil; oluyor.</p> <p><img alt="" src="https://admin.aa.com.tr/uploads/userFiles/de89f914-66b1-4a0b-9347-13c0eafe70cc/20212F032Fkoi1.jpg" style="border-style:none; box-sizing:border-box; max-width:100; vertical-align:middle" /></p> <h3>&quot;Daha verimli projeler ortaya &ccedil;ıkıyor&quot;</h3> <p>Peki bu fark nasıl ortaya &ccedil;ıkıyor? Neden K&Ouml;İ modeline başvuruyorsunuz?</p> <p>Birincisi, alternatif finansman kaynağı sağlamak i&ccedil;in. K&Ouml;İ projelerinde ana yatırım maliyeti devletin b&uuml;t&ccedil;esinden değil, &ouml;zel sekt&ouml;r finansmanıyla sağlanıyor,</p> <p>İkincisi, karmaşık projelerde iş kalemlerinin sağlıklı organizasyonunu sağlamak i&ccedil;in. Bunun i&ccedil;in en iyi &ouml;rnek İstanbul Havalimanı. Bu denli b&uuml;y&uuml;k ve karmaşık bir projeyi ger&ccedil;ekleştirmek i&ccedil;in &ccedil;ok donanımlı ve b&uuml;t&uuml;n iş kalemlerini (inşaat, işletme, bakım ve onarım) organize edebilecek bir ekibe ihtiya&ccedil; var. Bunlar bir arada toplanmadığı, ayrı ayrı ihale edildiği zaman 14 yılda ancak bitirilebilen bir Berlin Havalimanı &ouml;rneği &ccedil;ıkıyor karşımıza. İstanbul Havalimanı&#39;ndan &ouml;l&ccedil;ek olarak 3 kat daha k&uuml;&ccedil;&uuml;k olmasına rağmen bu iletişimsizliklerden ve organizasyon eksikliğinden dolayı &quot;Alman da olsanız&quot; Berlin Havalimanı&#39;nı, İstanbul Havalimanı ile neredeyse aynı maliyette ve 3,5 kat fazla zamanda yapabiliyorsunuz. Avrasya T&uuml;neli&#39;nin 2 yıl &ouml;nce bitirilmesinin ekonomik etkisi 404 milyon dolar olarak hesaplanmıştır.</p> <p>&Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml;s&uuml;, maliyet aşımlarında tasarruf etmek i&ccedil;in. Bug&uuml;n baktığınız zaman b&uuml;t&uuml;n d&uuml;nyada devletlerin kendi yaptığı projelerde y&uuml;zde 20&#39;lere varan bir maliyet aşımı s&ouml;z konusu, K&Ouml;İ&#39;de ise bu oran y&uuml;zde 4&#39;lerde. Biraz &ouml;nce bahsettiğimiz İstanbul Havalimanı ve Berlin Brandenburg &ouml;rneğindeki gibi. İstanbul Havalimanı 3 kat b&uuml;y&uuml;k, 10 milyar avroluk yatırım maliyeti var, Berlin Havalimanı ise s&uuml;re aşımları ve yanlış sistem se&ccedil;iminden dolayı 9,5 milyar avroya imal edildi.</p> <p>D&ouml;rd&uuml;nc&uuml;s&uuml;, daha inovatif ve verimli projeler ger&ccedil;ekleştirmek i&ccedil;in. &Ouml;zel sekt&ouml;r risk aldığı ve B2C mantığında odaklanarak projeyi ger&ccedil;ekleştirdiği i&ccedil;in &ccedil;ok daha kaliteli ve verimli projeler ortaya &ccedil;ıkıyor. Mesela otoyollar i&ccedil;in belirlediğimiz minimum asfalt kalitesi var ama Kuzey Marmara Otoyolu&#39;nda y&uuml;klenici inisiyatif alarak daha kaliteli asfalt kullandı, daha &ccedil;ok para harcadı. Bunun bir nedeni kullanıcı deneyimini iyileştirmek ve tercih edilen olmak, ikinci nedeni ise imtiyaz s&uuml;resi boyunca yapacağı bakım-onarım masrafını azaltmak. Bu, klasik kamu ihalesiyle yapılsaydı, inşaatın y&uuml;klenicisi minimum şartları sağlayacak şekilde yapacaktı, sonrasında işletme ihalesini alan firma bunun g&ouml;r&uuml;nmeyen maliyetini &uuml;stlenecekti. İş kalemleri tek y&uuml;klenicide toplandığı ve o y&uuml;klenici de bunun finansal riskini aldığı zaman b&uuml;t&uuml;n fonksiyon ilişkileri daha rahat &ccedil;&ouml;z&uuml;mlenebiliyor, daha verimli projeler ortaya &ccedil;ıkıyor.</p> <p>Devlet b&uuml;t&ccedil;esinden yapılsaydı yapım masrafı 1 birim olacak projeye biz neden 3 birim para &ouml;d&uuml;yoruz?</p> <p>K&Ouml;İ projelerinde yapım maliyetlerinin yanı sıra proje s&uuml;resi boyunca yapılacak işletme, ağır bakım-yenileme ve finansman maliyetleri de iş paketinin i&ccedil;ine dahil edilmektedir. Yapım maliyeti 1 birim ise diğer maliyetler 1,5-2 birime kadar &ccedil;ıkabiliyor. Bunu araba almak ve kullanmak gibi d&uuml;ş&uuml;nebilirsiniz. Arabayı satın alırken 1 birim para harcıyorsunuz, arabayı 10 yıl s&uuml;rmek i&ccedil;in &ouml;dediğiniz benzin, vergi, tamirat masraflarıyla arabanın size maliyeti toplamda 3 birimlere &ccedil;ıkabiliyor ama araba alıp kullandığınız zaman daha rahat seyahat edebiliyorsunuz, kendi ekonominize dolaylı olarak katkı sağlıyor, zamandan ve enerjiden tasarruf ediyorsunuz. 10 yıl i&ccedil;inde size getirisi belki 10 birim oluyor. Altyapı projeleri de bununla aslında &ccedil;ok benzer. Maliyetinin kat be kat &uuml;st&uuml;nde &uuml;lkeye, şehre ve millete ekonomik olarak pozitif etki sağlıyor. Daha somut &ouml;rnek olarak Avrasya T&uuml;neli Projesi&#39;ni ele alalım. Bakanlığımız t&uuml;nel ihalesine &ccedil;ıkmadan &ouml;nce bu t&uuml;nelin b&uuml;t&uuml;n maliyetlerini hesapladı. T&uuml;nelin yapım maliyeti 1,2 milyar dolar, finansman maliyeti 915 milyon dolar, 25 yıl boyunca işletmenin ve bakım onarımın maliyeti ise 875 milyon dolar olarak tespit edildi. Yani Avrasya T&uuml;neli&#39;ni yapmak ve 25 yıl boyunca işletmek i&ccedil;in gerekli kaynak toplam 3,035 milyar dolar.</p> <p>İhalede asgari şartları sağlayan rakipler arasında y&uuml;zde 5 indirimle en d&uuml;ş&uuml;k garanti bedelini (2,883 milyar dolar) talep eden firmaya proje ihale edildi. Yani devlet 3 milyar dolarlık altyapı projesini 152 milyon dolar karlılıkla satın almış oldu. Baktığınız zaman 1,2 milyar dolar yapım maliyeti olan t&uuml;nele 2,8 milyar dolar garanti verilmiş gibi g&ouml;r&uuml;l&uuml;yor ama burada kimse işletme, finansman ve bakım-onarım maliyetlerini hesaba katmıyor. Neredeyse projenin yapım maliyetinden daha fazla maliyet kalemi var ortada.</p> <h3>&quot;Devlet, YİD modeliyle yapılan İstanbul Havalimanı&#39;ndan ilk yılında para kazandı&quot;</h3> <p>Garanti ge&ccedil;iş sayısı veriliyor ama kimse ge&ccedil;miyor, ge&ccedil;iş garantisi vermek şart mıdır?</p> <p>&Ccedil;ok farklı K&Ouml;İ modelleri var. Ge&ccedil;iş garantisi uyguladığımız &quot;yap-işlet-devret (YİD)&quot; modeli bunlardan yalnızca bir tanesi. Farklı projelerde farklı modeller uyguluyoruz. Bu biraz terzi işi gibi aslında. Her projenin şartları, riskleri farklı. O projeye g&ouml;re model belirlemeniz gerekiyor. Demir yollarında mesela EPC-F modeli uyguluyoruz. Bazı projelerde YİD modeline y&ouml;neliyoruz. Bizim uyguladığımız YİD modelindeki garanti uygulamasının uluslararası terminolojide karşılığı &quot;cap and collar&quot; yani &quot;&uuml;st ve alt limit&quot; anlamına geliyor. Bunu uygulamamızın sebebi risk ve gelir paylaşımı yapmak. Bu modelde projenin kullanımı garanti altında kalıyorsa kamu, y&uuml;kleniciye taahh&uuml;t ettiği yıllık bedel &uuml;zerinden &ouml;deme yapıyor ama eğer garantinin &uuml;st&uuml;ne &ccedil;ıkıyorsa y&uuml;klenici bu sefer kamuyla belli oranda gelir paylaşımı yapıyor. Bunun g&uuml;zel bir &ouml;rneği İstanbul Havalimanı&#39;nda ger&ccedil;ekleşti. Havalimanı ilk yılında garanti miktarının &uuml;st&uuml;ne &ccedil;ıkarak devletle gelir paylaşımı yaptı. 4 yıllık inşaat boyunca cebinden hi&ccedil;bir para harcamayan devlet, işletmenin ilk yılında da para kazandı. Demek ki &ccedil;ok doğru ve akıllıca bir yatırım ger&ccedil;ekleştirilmiş. Doğru projeleri yaparken, doğru modelleri uygulayabilmek &ccedil;ok &ouml;nemli. Yatırım yapılırken devletten hi&ccedil;bir bedel &ouml;denmiyor.</p> <p>K&Ouml;İ modelleri her projede farklılaşabiliyor. Risk paylaşımı oranında gelir dağılımı oluyor diyebiliriz. Mesela Avustralya, Melbourne&#39;de 1999 yılında a&ccedil;ılmış CityLink yolu. Devlet burada y&uuml;kleniciye garanti taahh&uuml;t etmemiş. Y&uuml;klenici 34 yıl boyunca b&uuml;t&uuml;n ticari riski &uuml;stlenmiş. Hesaplanan ara&ccedil; ge&ccedil;işi 132 bin ama ilk yıl 118 bin ara&ccedil; ge&ccedil;miş. Birka&ccedil; yıl i&ccedil;inde bu hesaplanan ara&ccedil; ge&ccedil;işinin &uuml;st&uuml;ne &ccedil;ıkıyor genellikle rakamlar. 1999&#39;dan bug&uuml;ne geldiğimizde ise g&uuml;nl&uuml;k ara&ccedil; ge&ccedil;işi 749 bin d&uuml;zeylerinde. Y&uuml;klenici burada zamanın şartlarına g&ouml;re ciddi risk alarak bunun karşılığını bug&uuml;n almaya başlamış. Riski tamamen &uuml;stlendiğiniz durumda da kamuyla gelir paylaşımınız azalıyor.</p> <h3>&quot;Ge&ccedil;iş &uuml;cretleri d&uuml;nya standartlarına uygun&quot;</h3> <p>Ge&ccedil;iş &uuml;cretleri neden bu kadar pahalı?</p> <p>Ge&ccedil;iş &uuml;cretleri tam tersine d&uuml;nya standartlarına g&ouml;re &ccedil;ok uygun. Kilometre başına &ouml;denen rakamlara baktığınız zaman bu tabloda &ccedil;ok makul yerlerde kalıyoruz. Tabii ki bunu o b&ouml;lgelerin GDP&#39;si ile oranlamak gerekiyor ancak o zaman doğru karşılaştırma yapabiliriz. Projelerin yapıldığı b&ouml;lgelerin GDP&#39;sine baktığınız ve oranladığınız zaman bile gayet avantajlı konumdayız.</p> <p>K&Ouml;İ ihalelerine kimler girebiliyor?</p> <p>&Ouml;ncelikle K&Ouml;İ ihaleleri a&ccedil;ık ihalelerdir ve &uuml;lkemizde b&uuml;y&uuml;k b&uuml;t&ccedil;eli K&Ouml;İ projeleri yapan bir&ccedil;ok şirket bulunuyor. K&Ouml;İ ihalelerinde risk alabilen, uygun finansman ve kredi bulabilen şirketler &ouml;n plana &ccedil;ıkıyor. Tamamen a&ccedil;ık şekilde yapılan ihalelerde en uygun teklifi veren şirket ihaleyi kazanıyor.</p>