REKTÖR OĞURLU’NUN YEDİ AYI (1)

REKTÖR OĞURLU’NUN YEDİ AYI (1) Özellikle Üniversite kamuoyu çok iyi bilir. Balıkesir Üniversitesinin Önceki Rektörü KUŞ, Balıkesir medyasını ve sosyal medya platformlarını çok iyi kullanıyordu. Geçmişte Yerel basında ve sosyal medyada öyle bir algı oluşturuldu ki sanırsın Balıkesir Üniversitesi İlimde, Bilimde, Eğitimde Ülke genelinde ilk üçe girmiş. Oysa Üniversite camiası biliyordu ki Üniversite değil ileriye her gün daha geriye gidiyordu. Nitekim tüm veriler de bunu gösteriyordu. Neticede dört yıl heba edildi Rektör ve Yardımcıları Üniversiteye hiçbir katkı sunmadan döner sermaye alarak çekip gittiler. Gitsinler de bir daha gelemesinler İnşallah. Be hey Allahtan korkmazlar bir çivi çakmadan cebinize attığınız paraları nasıl yiyeceksiniz? Allah size bırakmaz, bırakmayacak. Neyse onlar tarihin tozlu sayfalarında kaldılar artık yeni bir şeyler söylemek lazım değilmi cancağızım? Yedi aydır yeni, yepyeni bir Rektörümüz ve Rektör Yardımcılarımız var. Peki yedi ayda ne değişti? Ne değiştiye ileride geleceğim ama önce ne değişmedi. Yerel basında ve sosyal medyada yapılan reklamlar değişmedi aksine eskisinden de daha fazla arttı ve daha Profesyonelce reklam yapılıyor. Yerel ve Sosyal medya yetmiyor olmalı ki Senato toplantılarında da Rektör Yardımcıları tarafından “İcraatın İçinden” yapılıyormuş. Eskiden sosyal medyada genelde Rektör tek kalır paylaşımlarını diğerleri paylaşmazdı. Şimdi öyle mi? Bir bakıyorsun aynı haberi aynı anda Rektör Yardımcıları, Genel sekreter Yardımcıları döne döne paylaşıyorlar. Üniversiteden beklentisi olan bazı yerel basında anında allayıp pullayıp haber yapıyorlar. Beklentisi olmayıp gelen haberi objektif olarak mübalağa yapmadan girenleri tenzih ediyorum. Bu abartılı haberleri okuyanlar Maşallah desin, sanırsınız ki yedi ayda Üniversite şaha kalktı. Biz mi körüz, bunlar mı şahin bakışlı anlamadım. Hele birde biz bakalım Üniversite şaha kalkmış mı? İlk önce şunu belirteyim Üniversite senatosu ve Yönetim kurulunda bulunan hocaların büyük çoğunluğu Rektör KUŞ döneminden kalma. Dekanları değiştirmek, Profesör, Doçent ve Dr. Öğretim Üyesi üyeleri değiştirmek elbette o kadar kolay değil, belli süreleri var ha imkansız da değil eğer isterseniz değiştirebilirsiniz. Bunun türlü türlü yolları var yeter ki değiştirmek isteyin. Ama Müdürleri, Daire Başkanlarını, Sekreterleri, Özel Kalemi, Hukuk Müşavirini değiştirmek o kadar da zor olmamalı. Hala değişmedi ise kusura bakmayın ama ortada doğru gitmeyen şeyler var demektir. Bize göre Sayın Rektör ne yazık ki Gömleğin ilk düğmesini yanlış ilikledi. Nasıl? Der gibisiniz. Şöyle söyleyelim. Yönetimde iyi bir kadro kurmak çok önemlidir. Başarı bu kadro ile gelecek çünkü. Rektör Yardımcılarının üçü de sözel ağırlıklı. Hoş bir tanesi Biyoloji bölümünden, Biyoloji bölümü aslında sayısal geçer ama Rektör Yardımcısının çalışma alanına ve yaptığı çalışmalara bakınca çokta sayısal durmadığından onu da sözelci sayıyorum. (Bu hocanın Profiline ve dezavantajlarına ileride değineceğiz) Bana göre yanlış bir kadro seçimi ki eminim Üniversitenin hocalarının tamamı da bana katılıyordur. Bu kadro Sayın Rektörün Üniversiteyi tanımadığının da apaçık bir göstergesi. Kanaatime göre bu kadro, dört yıl gelsin, geçsin kadrosu. Çünkü bu kadro teknokrat bir kadro değil. Bunları her üç Yardımcıyı da çok iyi tanıyan, biri olarak söylüyorum. Ruhlarını bilirim derler ya o derece Eğer İcracı bir Yönetim oluşturulmak istenseydi Rektör Yardımcılarından biri kesinlikle Tıp Fakültesinden, diğeri de Mühendislik Fakültesinden olurdu. Diğer Yardımcı da sözel bölümlerden olabilirdi. Eğitim ve idari işlerden sorumlu olmak kaydı ile. Balıkesir Üniversitesinin dışa açılan kapısı Tıp Fakültesi ama oradan bir Yardımcı atamıyorsunuz? Kaldı ki Tıp Fakülteleri diğer Fakültelere benzemez kendi iç dinamikleri vardır. Akademik çevre bunu çok iyi bilir. Diğer bölümlerden Hocalar, Tıp Fakültesinin kendi iç dinamiklerinden, sorunlarından, çözümlerinden anlamaz. Nitekim yedi aydır Hastanede düzelen bir şey var mı? Yok. Sizin paralı Daire Başkanlıklarınız var. Yapı İşleri, Strateji, İdari Mali İşler, Döner Sermaye gibi.. Şimdi buraları yönetmek için bir sayısalcının olması gerekmezmiydi? Bir sözelci parasal ve teknik konulara ne kadar vakıf olabilir. Bu seçimlerin yanlış olduğunu sayın Rektörde fark edecek (belki de etti) ama o zaman iş işten geçmiş olabilir. Bugünlük bu kadar. Gelecek yazılarda Üniversite Yönetiminin yedi ayını irdelemeye devam edeceğiz. Bakalım Üniversite uçuyormu? Mesut BALYEMEZ