Türkiye Aile Meclisi Başkan Yardımcısı Sosyolog Engin Gültekin: Rotayı medeniyete, erdeme, adalete, bilime, ilime ve Adem ile buluşmaya çevirelim.
BİNDİK BİR ALEMETE GİDİYORUZ KIYAMETE...
SELAM OLSUN İLK İNSAN, İLK PEYGAMBER, EŞYANİN HAKİKATİNİN KENDİSİNE ÖĞRETİLDİĞİ İLK ÖĞRETMEN, ATAMİZ HZ.ADEME VE EŞİ HAVVA ANNEMİZE...
Günümüzde yaşadığımız en büyük kriz ve olay İslami ve İnsani değerleri hoyratça tüketmemizdir. En büyük kaybımız ise bu değer ve hassasiyetlerin yok edilmesidir.
Her geçen gün hoyratça tükettiğimiz değerlerle birlikte tükenmeye doğru gidiyoruz. Bu gidiş kıyamete doğru bir gidiştir.
Ferasetten yoksun, hikmetten nasipsiz, insani erdemlerden mahrum, İslam ahlakından bi haber söylemler, kıyamete doğru bu gidişi durdurma ve yavaşlatma yerine kıyametin gelmesini ve yaşanmasını maalesef hızlandırmaktadır.
Bireysel manada kişinin ölümü onun kıyametidir. Ölen her insan zaten kıyametini yaşayacaktır. Toplumsal adaletsizlik, hak ve adaletten mahrumiyet, güvensizlik, ehliyetsizlik gibi tolumsal zedelenme, bozulma ve en sonunda çöküş ise toplumların kıyametidir.
Basit ve bireyselleştirilmiş söylemler; varoluşsal espiriden, anlamsal hayat felsefesinden kopuk, Neden?, Niçin?, Niye? sorularının cevabından habersiz, hikmetsiz, bu dünyaya gelme ve imtihana çekilme haberine inançsız ise bu söylemlere akli ve vahyi bir söylem sunmalıyız.
Bizler her geçen gün hayatın anlamından nasipsiz eylemler ve söylemlere şahit olmaktayız.
Bu eylem ve söylemlere karşı duruşumuz Muhammedi erdem, İbrahimi iman, Ademi hikmet, Resullerin mücadelesi ve örnek hayatlar noktayı nazarında, hayatın anlamına anlam katan bir varoluş mücadelesi düzleminde olmalıdır.
Yaşamak eğer Allah'a kulluk noktasında değilse, bu varoluş felsefesi anlaşılmamışsa, insanı insan yapan değerler eğitimden ekonomiye toplumun bütün katmanlarına yayılmamışsa, o toplumda huzuru, güveni ve adaleti sağlayamazsınız.
Mezkür anlayıştan mahrum her söylem bu varoluşsal felsefeyi anlayamamışsa sadece ve sadece zırvadır. Zırvada tevil kabul etmez.
Bizlerler artık bırakalım hayatın varoluşsal anlamını kavrayamamışların zırvalarını tevil etmeyi medeniyet krizine düşen bir milletin bindiği bu alemetten kıyamete giden rotayı medeniyete, erdeme, adalete, bilime, ilime ve Adem ile buluşmaya çevirelim.
Toplumu akıl ve vahiy temelinde, İslam kültür ve medeniyet ekseninde yeniden şekillendirmenin yolunu arayalım.
Köpeklerin bile eğitimle insana faydalı işler yapar, insanın hizmetinde kullanılır hale getirildiği bir zamanda yapılması gerekli olan; insani değerlerini kaybedenlerin, insani ve İslami varoluşla yeniden tanıştırılması, anlatılması ve eğitilmesidir.
Şu soruyu genelden özele doğru milletçe, devletçe, hükümetçe ve bütün kurum ve kuruluşlar ile kendimize sormalıyız. Biz bu hale nasıl geldik ve getirildik...
Durup üzerinde düşünelim. Düşünmek yetmez projeler geliştirelim, buda yetmez batılın plan ve projeleri karşısında yeniden bir varoluş ve medeniyet dirilişi gerçekleştirelim.
Eğer çöplük böcek ve mikrop üretiyorsa, bu böcekleri ve mikropları öldürmekle sonlandıramazsınız. Lâzım olan çalışma çöplüğü ortadan kaldırmaktır. Bu da ancak akıl ve vahiy kaynaklı bir eğitimle olur.
İnsanımızın bu hale gelmesinin temel nedeni eğitimde uygulanan yanlış uygulamalardır. Bir an önce bu yanlış uygulamalardan vaz geçilmelidir. Yoksa ilerleyen zamanlarda çok daha vahim olaylarla karşılaşabiliriz.
Eğitimci-Yazar-Sosyolog Engin Gültekin
Türkiye Aile Meclisi Genel Başkan Yardımcısı, Doğu Anadolu Bölge Başkanı