Aydan KURT
Köşe Yazarı
Aydan KURT
 

İKİZLER FİRARDA VARAN 1

İKİZLER FİRARDA VARAN 1 Ne çok isterdim yazımı okuyanlara şöyle seslenmeyi KARADENİZ YOLCUSU KALMASIN... Belki böyle seslenemeyeceğim ama yapmış olduğum Karadeniz turu ile ilgili ufak anekdotlarla hayaller kurdurabilirim. Karadeniz ile ilgili araştırma yapmadım desem yalan olmaz. Karadeniz'i internetten aldığım bilgiler ile değil an ve an yaşamak istedim. İlk gideceğimiz şehir Osmanlıya yön veren bir çok şehzadeyi yetiştirdiği için Şehzadeler şehri ünvanını almış olan Amasya. Amasya denilince aklımıza gelenler; Amasya elması, Ferhat ile Şirin, Amasya genelgesi, Yeşilırmak, Cumbalı evler.. İzmir denilince aklınıza gelenler ne diye sormayacağım. Çünkü Amasya'nın nüfusu oturduğum ilçeden daha az. Yaşadığınız ilçe denilince aklınıza gelenler diye sorsam. Biraz düşündürdükten sonra Yolculuğumuzun ilk durağı ile başlayalım. Amasya denilince Ferhat ile Şirin'den söz etmeden geçmek olmaz. Ferhat, Amasya Sultanı Mehmene Banu’nun kız kardeşi Şirin’e tutulmuştur. Mesleği de nakkaşlıktır. Ferhat, ailesini Şirin’i istemeye gönderir. Mehmene Banu, Şirin’den önce Ferhat'ı görmüştür ve aşık olmuştur. Kız kardeşini vermek istemediği için, Ferhat’ın yapamayacağını düşündüğü bir şey ister. Der ki; “Şehir’e suyu getir, kızı vereyim”. Ferhat vurur kazmayı. Kayalar kırılır koca dağı yararak ilerler. Bu durumu öğrenen Mehmene Banu, cadıya Ferhat’ı durdurmasını ister. Cadı düşünür taşınır ve bir yolunu bulur. Gider genç delikanlının yanına. “Ne vurursun kayalara Şirin öldü, sana helvasını getirdim” der. “Şirin yoksa bu dünyada yaşamak bana haramdır” der ve kazmasını fırlatır göğe doğru. Kazma da döner gelir, düşer Ferhat’ın başına. Ferhat'ın cansız bedeni şehre getirmeye çalıştığı sularla birlikte kayalıklara düşer. Bunu duyan Şirin de gelir kayalıklara. O da atar kendini kayalıklardan. Uzanır, yatar Ferhat’ın yanına. Su şehre gelmiştir ama iki seven yoktur artık. Ahali iki sevdalının bedenlerini yanyana mezarlara gömer. Rivayet odur ki, her mevsim iki mezarda da birer gül açar. Ama iki mezar arasında da bir kara çalı çıkarmış sevenleri ayırmak için… Bin yıl önce yaşanan bu aşk hikayesi günümüze kadar gelmiş peki şimdi yaşanan aşk hikayeleri bin sene sonra anılır mı sizce? Bir soru daha Aşk kavuşmak mıdır sizce? Hüzünlü bir aşk hikayesinden sonra Amasya merkezine doğru hareket ettik. Yeşilırmak kenarındaki Yalıboyu evleri, Pontus kral mezarları, Hazeranlar Konağı, Sultan II. Beyazıt Külliyesi, Amasya saat kulesi, Amasya Arkeoloji Müzesini gezerek Amasya turumuzun sonuna geldik derken Nurdan'ı unuttuğumu sanmayın. İkiz demek muhalefet demek, Amasya çarşısında selfi çubuğu alacağım dedim aman boşver dedi. Biraz ilerlemiştik ki "seni dinlemeyeceğim" dedim ve geri çarşıya koştum. Selfi çubuğunu aldım. İyi ki almışım. Böylece şu covit zamanında insanlara fotoğrafımızı çeker misiniz dememe gerek kalmadı. Şimdi biz geziyoruz ya 'Covit var ne işiniz var korkmuyor musunuz' diyenlere cevabım: Maske, Mesafe, Hijyen Bu arada Amasya'dan sonra Ordu Aybastı ve Perşembe Yaylasına gidildi. Lâkin bulutların üstünde fotoğraf çekileceğimizi düşünürken.. Hafif yağmur ve sis Günün yorgunluğu demek isterdim ama Nurdan gezmelerin dışında otobüste uyuduğu için gayet dinlenmiş bir şekilde otelimize geçtik. Sabah 6 da uyanılacağı için herkes şokta artık tatile mi geldik yorgunluğa mı, o da yarın belli olacak... Aydan Kurt
Ekleme Tarihi: 21 Eylül 2021 - Salı

İKİZLER FİRARDA VARAN 1

İKİZLER FİRARDA VARAN 1 Ne çok isterdim yazımı okuyanlara şöyle seslenmeyi KARADENİZ YOLCUSU KALMASIN... Belki böyle seslenemeyeceğim ama yapmış olduğum Karadeniz turu ile ilgili ufak anekdotlarla hayaller kurdurabilirim. Karadeniz ile ilgili araştırma yapmadım desem yalan olmaz. Karadeniz'i internetten aldığım bilgiler ile değil an ve an yaşamak istedim. İlk gideceğimiz şehir Osmanlıya yön veren bir çok şehzadeyi yetiştirdiği için Şehzadeler şehri ünvanını almış olan Amasya. Amasya denilince aklımıza gelenler; Amasya elması, Ferhat ile Şirin, Amasya genelgesi, Yeşilırmak, Cumbalı evler.. İzmir denilince aklınıza gelenler ne diye sormayacağım. Çünkü Amasya'nın nüfusu oturduğum ilçeden daha az. Yaşadığınız ilçe denilince aklınıza gelenler diye sorsam. Biraz düşündürdükten sonra Yolculuğumuzun ilk durağı ile başlayalım. Amasya denilince Ferhat ile Şirin'den söz etmeden geçmek olmaz. Ferhat, Amasya Sultanı Mehmene Banu’nun kız kardeşi Şirin’e tutulmuştur. Mesleği de nakkaşlıktır. Ferhat, ailesini Şirin’i istemeye gönderir. Mehmene Banu, Şirin’den önce Ferhat'ı görmüştür ve aşık olmuştur. Kız kardeşini vermek istemediği için, Ferhat’ın yapamayacağını düşündüğü bir şey ister. Der ki; “Şehir’e suyu getir, kızı vereyim”. Ferhat vurur kazmayı. Kayalar kırılır koca dağı yararak ilerler. Bu durumu öğrenen Mehmene Banu, cadıya Ferhat’ı durdurmasını ister. Cadı düşünür taşınır ve bir yolunu bulur. Gider genç delikanlının yanına. “Ne vurursun kayalara Şirin öldü, sana helvasını getirdim” der. “Şirin yoksa bu dünyada yaşamak bana haramdır” der ve kazmasını fırlatır göğe doğru. Kazma da döner gelir, düşer Ferhat’ın başına. Ferhat'ın cansız bedeni şehre getirmeye çalıştığı sularla birlikte kayalıklara düşer. Bunu duyan Şirin de gelir kayalıklara. O da atar kendini kayalıklardan. Uzanır, yatar Ferhat’ın yanına. Su şehre gelmiştir ama iki seven yoktur artık. Ahali iki sevdalının bedenlerini yanyana mezarlara gömer. Rivayet odur ki, her mevsim iki mezarda da birer gül açar. Ama iki mezar arasında da bir kara çalı çıkarmış sevenleri ayırmak için… Bin yıl önce yaşanan bu aşk hikayesi günümüze kadar gelmiş peki şimdi yaşanan aşk hikayeleri bin sene sonra anılır mı sizce? Bir soru daha Aşk kavuşmak mıdır sizce? Hüzünlü bir aşk hikayesinden sonra Amasya merkezine doğru hareket ettik. Yeşilırmak kenarındaki Yalıboyu evleri, Pontus kral mezarları, Hazeranlar Konağı, Sultan II. Beyazıt Külliyesi, Amasya saat kulesi, Amasya Arkeoloji Müzesini gezerek Amasya turumuzun sonuna geldik derken Nurdan'ı unuttuğumu sanmayın. İkiz demek muhalefet demek, Amasya çarşısında selfi çubuğu alacağım dedim aman boşver dedi. Biraz ilerlemiştik ki "seni dinlemeyeceğim" dedim ve geri çarşıya koştum. Selfi çubuğunu aldım. İyi ki almışım. Böylece şu covit zamanında insanlara fotoğrafımızı çeker misiniz dememe gerek kalmadı. Şimdi biz geziyoruz ya 'Covit var ne işiniz var korkmuyor musunuz' diyenlere cevabım: Maske, Mesafe, Hijyen Bu arada Amasya'dan sonra Ordu Aybastı ve Perşembe Yaylasına gidildi. Lâkin bulutların üstünde fotoğraf çekileceğimizi düşünürken.. Hafif yağmur ve sis Günün yorgunluğu demek isterdim ama Nurdan gezmelerin dışında otobüste uyuduğu için gayet dinlenmiş bir şekilde otelimize geçtik. Sabah 6 da uyanılacağı için herkes şokta artık tatile mi geldik yorgunluğa mı, o da yarın belli olacak... Aydan Kurt
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.