İZKAB İZMİR KADINLAR BİRLİĞİ DERNEĞİ
İZKAB
İZMİR KADINLAR BİRLİĞİ DERNEĞİ
20 Ekim 2013
Karabağlarda kurulan ilk kadın derneği.
Günlerden pazar;
"Allah’ın dağına dernek açmışlar, kim gelir ki.
Birde kadın derneği işleri güçleri dedikodu olur başka ne olur ki.
On kişi bile toplayamazlar.
Üç ay sonra kapatılır denilen dernek, kıytırık dernek, evden kaçanlar mı toplanıyor dayak yiyenler mi.
Ne kadar önyargılıyız değil mi?
O Allah’ın dağındaki kıytırık dernek bir açılış yaptı ki;
Milletvekili orada,
Kaymakam orada,
Belediye Başkanı orada,
Meclis üyesi orada,
Müdürler,
İlçe başkanları orada,
İş adamları orada.
Biz de orada
Yollar kapandı, polisler, korumalar, Günaltay Günaltay olalı böyle bir açılış görmemiştir.
Açılış güzel olunca gerisi de geldi tabiki.
Farklıyız...
Farkındayız.
Buradayız.
Ya siz?
Engelleri Aşalım Yemekte Buluşalım.
Aşkın Sazı.
Bağırmayan Anneler.
Vuslat Gecesi.
Gönüller Yapmaya Geldik.
Bir Kitap, Bir Umut, Bir Hayat.
Bir Çocuk Gelişir, Dünya Değişir.
Bir Bilet Kes Mutluluğa.
Canımız Vatana, Kanımız Kızılaya.
Kentin Kıyısındaki Kadınlar....
Onlarca yüzlerce program. Eğitim çalışmaları.
20 Ekim İzmir Kadınlar Birliği Derneği’nin açılış günü. Dernek faaliyetlerine son vermese idik 9. kuruluş günümüzü kutlayacaktık.
Bu yazıyı geçmişi yad etmek ve öz eleştiri yapmak için yazdım.
Yaptığımız çalışmaları, aldığımız duaları özlüyorum. Ağladıklarımı değil, güldüklerimi hatırlıyorum.
Derneğe gelen ziyaretçilerimizin burası ev gibi diyerek saatlerce gitmemelerini, kurslarımızı, içtiğimiz kahveleri, bu programa insan toplayabilir miyiz kaygılarını, ay oldu çok güzel oldu şimdi ne yapsak diye konuşmalarımızı, arabadan düşme hikayemizi, Bayraklı'yı tavaf etmemizi, aşurelerimizi, iftarlarımızı özlüyorum.
Hoş seda bıraktık. Başkanlarımız Semra Ersin ve Sebahat Gönden arkadaşlarım hepsinin çok emeği vardı.
Ailelerimizin de…
Arada bana kızıyorlar "devam etseydik" diye lâkin Covitten dolayı aldığımız bu kararın ne kadar doğru olduğunu görüyorum.
Kamu yararına bir dernek sıfatını alamayacağımızdan dolayı nereye kadar giderler için çabalayabilirdik. Emin olun ki kamu yararına olan derneklerden daha çok çalışmalar yapmışızdır.
Hep söyledim söyleyeceğim, çalışan ile çalışmayanı aynı kefeye koymayın.
Hak edene hak ettiğini verin.
Dernekçilik ile ilgili keskin sözlerim olabilir, fakat ben pozitif düşünüp yazmak istediğimden dolayı düşüncelerimi yazıya dökmeyeceğim.
Bir varmış bir yokmuş insan misali
Çok sevdiğim arkadaşımız Tülay’ın da dediği gibi: Hayaller Paris, Gerçekler Muş
Hoş bir seda bıraktıysak ne mutlu bizlere.
Yayında yapımda emeği geçenlerden Allah razı olsun.
İYİ Kİ DOĞDUN İZKAB
Aydan Kurt
Ekleme
Tarihi: 25 Ekim 2021 - Pazartesi
İZKAB İZMİR KADINLAR BİRLİĞİ DERNEĞİ
İZKAB
İZMİR KADINLAR BİRLİĞİ DERNEĞİ
20 Ekim 2013
Karabağlarda kurulan ilk kadın derneği.
Günlerden pazar;
"Allah’ın dağına dernek açmışlar, kim gelir ki.
Birde kadın derneği işleri güçleri dedikodu olur başka ne olur ki.
On kişi bile toplayamazlar.
Üç ay sonra kapatılır denilen dernek, kıytırık dernek, evden kaçanlar mı toplanıyor dayak yiyenler mi.
Ne kadar önyargılıyız değil mi?
O Allah’ın dağındaki kıytırık dernek bir açılış yaptı ki;
Milletvekili orada,
Kaymakam orada,
Belediye Başkanı orada,
Meclis üyesi orada,
Müdürler,
İlçe başkanları orada,
İş adamları orada.
Biz de orada
Yollar kapandı, polisler, korumalar, Günaltay Günaltay olalı böyle bir açılış görmemiştir.
Açılış güzel olunca gerisi de geldi tabiki.
Farklıyız...
Farkındayız.
Buradayız.
Ya siz?
Engelleri Aşalım Yemekte Buluşalım.
Aşkın Sazı.
Bağırmayan Anneler.
Vuslat Gecesi.
Gönüller Yapmaya Geldik.
Bir Kitap, Bir Umut, Bir Hayat.
Bir Çocuk Gelişir, Dünya Değişir.
Bir Bilet Kes Mutluluğa.
Canımız Vatana, Kanımız Kızılaya.
Kentin Kıyısındaki Kadınlar....
Onlarca yüzlerce program. Eğitim çalışmaları.
20 Ekim İzmir Kadınlar Birliği Derneği’nin açılış günü. Dernek faaliyetlerine son vermese idik 9. kuruluş günümüzü kutlayacaktık.
Bu yazıyı geçmişi yad etmek ve öz eleştiri yapmak için yazdım.
Yaptığımız çalışmaları, aldığımız duaları özlüyorum. Ağladıklarımı değil, güldüklerimi hatırlıyorum.
Derneğe gelen ziyaretçilerimizin burası ev gibi diyerek saatlerce gitmemelerini, kurslarımızı, içtiğimiz kahveleri, bu programa insan toplayabilir miyiz kaygılarını, ay oldu çok güzel oldu şimdi ne yapsak diye konuşmalarımızı, arabadan düşme hikayemizi, Bayraklı'yı tavaf etmemizi, aşurelerimizi, iftarlarımızı özlüyorum.
Hoş seda bıraktık. Başkanlarımız Semra Ersin ve Sebahat Gönden arkadaşlarım hepsinin çok emeği vardı.
Ailelerimizin de…
Arada bana kızıyorlar "devam etseydik" diye lâkin Covitten dolayı aldığımız bu kararın ne kadar doğru olduğunu görüyorum.
Kamu yararına bir dernek sıfatını alamayacağımızdan dolayı nereye kadar giderler için çabalayabilirdik. Emin olun ki kamu yararına olan derneklerden daha çok çalışmalar yapmışızdır.
Hep söyledim söyleyeceğim, çalışan ile çalışmayanı aynı kefeye koymayın.
Hak edene hak ettiğini verin.
Dernekçilik ile ilgili keskin sözlerim olabilir, fakat ben pozitif düşünüp yazmak istediğimden dolayı düşüncelerimi yazıya dökmeyeceğim.
Bir varmış bir yokmuş insan misali
Çok sevdiğim arkadaşımız Tülay’ın da dediği gibi: Hayaller Paris, Gerçekler Muş
Hoş bir seda bıraktıysak ne mutlu bizlere.
Yayında yapımda emeği geçenlerden Allah razı olsun.
İYİ Kİ DOĞDUN İZKAB
Aydan Kurt
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.