Bedriye ÇAMBEL
Köşe Yazarı
Bedriye ÇAMBEL
 

HEPİMİZ ŞEYDA YILMAZ, HEPİMİZ NARİN'İZ

HEPİMİZ ŞEYDA YILMAZ, HEPİMİZ NARİN'İZ Neden Narin’lere Şeyda’lara sahip çıkamıyoruz? Oysa ki hepimiz Narin'iz hepimiz Şeyda'yız. Ülkede ne zaman bir masum katledilse sesimizi ortak çıkartamıyoruz. Ülkede bir hukuksuzluk, adaletsizlik varsa neden tek yürek tek bilek olamıyoruz. Beynimiz mi uyuşturuluyor? Algımız mı kapatılıyor yada yanlış mı yönlendiriliyoruz. Bu noktada kendimizi sorgulamamız, elimizi vicdanımıza koymamız gerekmiyor mu? Diyarbakır'da canice öldürülen Narin Güran hakkında bazıları tek kelime etmedi.Ya da bu durumla alâkalı yorum yapmamayı tercih etti. Oysaki bu cinayet gerçekten toplumsal ve hukuksal boyutta çok ciddi bir mesele ve içler acısı bir durumdu. İstanbul Ümraniye'de henüz 27 yaşında genç bir polis memuru 19 yaşında bir genç tarafından canice şehit edildi. Bazı çevreler olaya üzülerek taziye mesajı yayınlarken, bazı çevrelerin olaya kayıtsız kalması “Görmedim ,duymadım, bilmiyorum “ şeklinde üç maymunu oynaması kabul edilemez. Bu ve benzer cinayetler hepimizin suçlarından, hepimizin görmezden gelmemizden kaynaklanıyor. Bu kızlarımıza sahip çıkmamız bu acılarımızı paylaşmamız hepimizin toplumsal görevi olduğunu düşünüyorum. Bu tarz ölümlere neden olan durumlar iyi araştırılmalı bu tarz durumlara neden olan olaylar gözden geçirilmeli ve buna benzer olayların yaşanmaması ve bu olaylar üzerinden ayrımcılık ve rantçılık yapan insanların ifşa edilmesi gerekmektedir. Bu olaylarda gerçek suçlular ve bu suçların yapılmasına neden olanlarla beraber bu suçları işleyen insanların toplumun gözleri önünde caydırıcı cezalar almaları gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca çok önemli bir konuya değinmekte fayda olduğunu düşünüyorum. O da bu suçların işlenmesine neden olan kişilerin sanki belli kişi ve siyasetçilermiş gibi gösterilmesinin ve sunulmasının yanlış olduğunu ifade edebilirim. İnsanlar sizinle aynı görüş ve fikirde olmayabilir.Ya da siyasi olarak belli birilerini sevmiyor hatta bu belli başlı kişilerden nefret ediyor olabilirsiniz. Ortada bir suç ve suçlu varken konuyu olduğu durumlardan çıkartarak başka yollara götürmenin kimseye faydası olmadığı gibi hepimize zararı olur. Bu tarz ölümler hepimizin ortak acısıdır. İki yüzlülüğü bir kenara bırakalım. Devlete kin beslemeyelim. Devlet biziz, bizler olmadan devlet olmaz. Hepimiz elimizi taşın altına koyalım. Değirmen dönerse hepimize ekmek çıkar, değirmen dönmezse hiç birimize ekmek çıkmaz. Bu arada da iyi olan temiz olan kana bulanmış ekmek yemek istemiyorsak önce ailemizden başlayarak sonra çalıştığımız ortama çevremizi güzelleştirmemiz gerekiyor. Vatanını seven, görevini en iyi yapandır. Devlet bazen de ölü taklidi yapar. Zannedersin ki devlet yok, çökmüş. Şımardıkça şımarırsın; sonra üzerine birden bir ağırlık çöker. Sonra bir bakarsın, ‘devlet gerçekten ölmüş ve üstüne çökmüş.’ Toplumda hiç kimseye faydası olmayan, toplumdaki olayları farklı gösteren, toplamdaki olay ve konuları işine geldiği gibi yayan, yayınlayan yada bazı olayları gerçeğini tam yansıtmadığı haliyle sosyal medyada kullanan insanlara karşıda caydırıcı cezalar olması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bir takım suçlar cezasız kalmamalı, gerçek adalet haklıdan ve masumdan yana olmalı. Hiç bir suç cezasız kalmamalı herkes yaşattığını yaşamadan ölmemeli, ”Atı alan Üsküdar’ı geçmiş olsa da dönüp bakılmalı; Bu atı nasıl aldı, buna atı kim verdi, bu atı buna niye verdiler.” bu soruların cevabını tam ve manasına uygun olarak verebiliyor muyuz, yoksa bu soruların cevaplarında yanlış bir şeyler mi var. Bunun araştırmasını ve açıklamasını doğru düzgün cevap vermemiz gerekiyor. Hepimiz Şeyda Yılmaz hepimiz Narin'iz daha duyarlı olduğumuz daha güzel sabahlara uyandığımız sabahlar hepimizle olsun. Bedriye ARIK ÇAMBEL
Ekleme Tarihi: 24 Eylül 2024 - Salı

HEPİMİZ ŞEYDA YILMAZ, HEPİMİZ NARİN'İZ

HEPİMİZ ŞEYDA YILMAZ, HEPİMİZ NARİN'İZ Neden Narin’lere Şeyda’lara sahip çıkamıyoruz? Oysa ki hepimiz Narin'iz hepimiz Şeyda'yız. Ülkede ne zaman bir masum katledilse sesimizi ortak çıkartamıyoruz. Ülkede bir hukuksuzluk, adaletsizlik varsa neden tek yürek tek bilek olamıyoruz. Beynimiz mi uyuşturuluyor? Algımız mı kapatılıyor yada yanlış mı yönlendiriliyoruz. Bu noktada kendimizi sorgulamamız, elimizi vicdanımıza koymamız gerekmiyor mu? Diyarbakır'da canice öldürülen Narin Güran hakkında bazıları tek kelime etmedi.Ya da bu durumla alâkalı yorum yapmamayı tercih etti. Oysaki bu cinayet gerçekten toplumsal ve hukuksal boyutta çok ciddi bir mesele ve içler acısı bir durumdu. İstanbul Ümraniye'de henüz 27 yaşında genç bir polis memuru 19 yaşında bir genç tarafından canice şehit edildi. Bazı çevreler olaya üzülerek taziye mesajı yayınlarken, bazı çevrelerin olaya kayıtsız kalması “Görmedim ,duymadım, bilmiyorum “ şeklinde üç maymunu oynaması kabul edilemez. Bu ve benzer cinayetler hepimizin suçlarından, hepimizin görmezden gelmemizden kaynaklanıyor. Bu kızlarımıza sahip çıkmamız bu acılarımızı paylaşmamız hepimizin toplumsal görevi olduğunu düşünüyorum. Bu tarz ölümlere neden olan durumlar iyi araştırılmalı bu tarz durumlara neden olan olaylar gözden geçirilmeli ve buna benzer olayların yaşanmaması ve bu olaylar üzerinden ayrımcılık ve rantçılık yapan insanların ifşa edilmesi gerekmektedir. Bu olaylarda gerçek suçlular ve bu suçların yapılmasına neden olanlarla beraber bu suçları işleyen insanların toplumun gözleri önünde caydırıcı cezalar almaları gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca çok önemli bir konuya değinmekte fayda olduğunu düşünüyorum. O da bu suçların işlenmesine neden olan kişilerin sanki belli kişi ve siyasetçilermiş gibi gösterilmesinin ve sunulmasının yanlış olduğunu ifade edebilirim. İnsanlar sizinle aynı görüş ve fikirde olmayabilir.Ya da siyasi olarak belli birilerini sevmiyor hatta bu belli başlı kişilerden nefret ediyor olabilirsiniz. Ortada bir suç ve suçlu varken konuyu olduğu durumlardan çıkartarak başka yollara götürmenin kimseye faydası olmadığı gibi hepimize zararı olur. Bu tarz ölümler hepimizin ortak acısıdır. İki yüzlülüğü bir kenara bırakalım. Devlete kin beslemeyelim. Devlet biziz, bizler olmadan devlet olmaz. Hepimiz elimizi taşın altına koyalım. Değirmen dönerse hepimize ekmek çıkar, değirmen dönmezse hiç birimize ekmek çıkmaz. Bu arada da iyi olan temiz olan kana bulanmış ekmek yemek istemiyorsak önce ailemizden başlayarak sonra çalıştığımız ortama çevremizi güzelleştirmemiz gerekiyor. Vatanını seven, görevini en iyi yapandır. Devlet bazen de ölü taklidi yapar. Zannedersin ki devlet yok, çökmüş. Şımardıkça şımarırsın; sonra üzerine birden bir ağırlık çöker. Sonra bir bakarsın, ‘devlet gerçekten ölmüş ve üstüne çökmüş.’ Toplumda hiç kimseye faydası olmayan, toplumdaki olayları farklı gösteren, toplamdaki olay ve konuları işine geldiği gibi yayan, yayınlayan yada bazı olayları gerçeğini tam yansıtmadığı haliyle sosyal medyada kullanan insanlara karşıda caydırıcı cezalar olması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bir takım suçlar cezasız kalmamalı, gerçek adalet haklıdan ve masumdan yana olmalı. Hiç bir suç cezasız kalmamalı herkes yaşattığını yaşamadan ölmemeli, ”Atı alan Üsküdar’ı geçmiş olsa da dönüp bakılmalı; Bu atı nasıl aldı, buna atı kim verdi, bu atı buna niye verdiler.” bu soruların cevabını tam ve manasına uygun olarak verebiliyor muyuz, yoksa bu soruların cevaplarında yanlış bir şeyler mi var. Bunun araştırmasını ve açıklamasını doğru düzgün cevap vermemiz gerekiyor. Hepimiz Şeyda Yılmaz hepimiz Narin'iz daha duyarlı olduğumuz daha güzel sabahlara uyandığımız sabahlar hepimizle olsun. Bedriye ARIK ÇAMBEL
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.