Lafla Peynir Gemisi Yürümez
Lafla Peynir Gemisi Yürümez
Dün...
Yani 29.12.2021
Son Haber internet sitesinde bir haber
"Kılıçdaroğlu, öğretmenlerle ilgili seçim vaadini açıkladı: İktidar olduğumuzda mülakat belasını kaldıracağım"
Haberin detayına indiğimizde
"CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin genel merkezinde KPPS'den yüksek puan almalarına rağmen mülakatlarda aldıkları düşük puan nedeniyle atanamayan öğretmenlerle bir araya geldi.
Burada öğretmenlere seçim vaadini açıklayan Kılıçdaroğlu, "Allah'ın izniyle iktidar olduğumuzda bu mülakat belasını kaldıracağım. KPSS'ye giriyor, kim kaç puan alıyorsa puanına göre yerleştireceksiniz" dedi.
Harika bir beyanat (!) değil mi?
Elbette. Yıllardır fazla gündeme gelmeyen lâkin saman altından birçok usulsüzlükleri hatta ve hatta haksızlıkların olduğu herkesin bildiği bir gerçek.
Lâkin sözün güzelliğine gölge düşüren ise beyanatı veren siyasi parti lideri. Zira öğretmenlerin mağduriyeti ile alâkalı basına açıklama yapan liderin güvenirliği sorgulandığı zaman sınıfta kaldığına şahit oluyoruz
Zira 24 Kasım öğretmenler gününde skandal sözlerini herhalde öğretmen olan tüm eğitim camiası unutmamıştır.
Eminim ki Kılıçdaroğlu'nun,
"Mevcut iktidarın peşinden giden öğretmen varsa, kimse kusura bakmasın ben ona öğretmen demem" şeklinden skandal sözler hâlâ hafızalardadır.
Tüm bu sözlerden sonra eğitim camiasının güzide öğretmenleri, Kılıçdaroğlu'nun hangi sözüne inanacak?
Bitti mi?
Hayır bitmedi.
2019 yerel seçimlerinden önce "Bütün işçilere namus sözü ve garanti veriyorum. Kazandığımız bir belediyede, belediye başkanı haksız yere bir işçinin işine son verirse gelecek beni bulacak" açıklaması yapmıştı.
Peki ne oldu?
İBB'sinde 13 bin 312 işçiyi kovan CHP'li belediye, geçen süreçte yaklaşık 44 bin 995 yandaş kişiyi işe aldı.
CHP lideri kulağa ve yüreğe hoş gelen güzel şeyler söylüyor.
Mülâkat.
Evet mülâkat hakkıyla adil ve kameralı olursa doğru bir uygulama olur.
Zira sınav tek başına belirleyici olamaz. Örneğin aday sınavdan mükemmel not alır fakat ezbercidir. Ama algısı, muhakeme ve telaffuzu kötü olabilir. Bunları ancak hakkaniyet ile yapılan ve kameraların kayıt altında olduğu bir mülakatta görebilirsiniz. (A.L.E)
İşin özü şu ki Kılıçdaroğlu iktidarı yormak, güçten düşürmek için oldukça iyi taktikler ile gündemi değiştirmeye, safi zihinleri özellikle iktidar cenahındaki hâlâ acabaları olan seçmenin üzerine çok, hemde çok güzel oynuyor.
Oysa biliyoruz ki; mülakatı kaldırmak nerede ise yüz yıllık anamuhalefet partisinin ve başkanının işine gelecek. Zira geçmişteki özellikle Mehmet Moğultay'ın bakan iken söylediği sözleri hâlâ arşivlerde duruyor.
Kılıçdaroğlu'nun bu sözleri kulağa her ne kadar hoş gelen sözler olsada geçmişte olduğu gibi bugün de, yarın da, yarından sonra da ne kadar devlet düşmanı, vatan haini varsa liyakat sahibi olup olmadığına bakmaksızın doldurabilmek adına mülakatı kaldırırlar.
Gelelim "Puanına göre alacağız" ifadelerine. Tabii ki bu da kocaman bir yalan. Puanı yüksek olsa dahi üniversiteye almayan zihniyet, ehil olsa dahi ne öğretmenlik, ne de başka bir kamu görevine, kendileri gibi düşünmeyen ve kendileri gibi yaşamayanlara atama yapmaz. Tıpkı geçmişte olduğu (B.Ö.B)
Sayın Kılıçdaroğlu'nun her zaman ki boş iddiaları. Gerçek olan şu ki; sadece mülakata değil, puana da bakmadan atama yapar. Mülakat yapmayacağı bu yönden inandırıcı olabilir.
Son söz; Sayın Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamarı ile güvenini yitirmiş ve sözlerinde de ciddiye alındığını düşünmüyorum. Toplum Chp'nin Allah birdir dediğinden gayrisine itimat etmiyor. Lâkin bir gerçekte var ki akademisyen arkadaşlarımızdan aldığımız, söyledikleri sözler ve verdikleri bilgiler bu durumun üniversitelerde tam olarak ayyuka çıkmış durumda.
Liyakat...
Sadakat...
Ehliyet diyenler de ise bu konuda sınıfta kalmış ve topuklarına kurşun sıkmaya devam etmektedirler.
Selâm ve dua ile.
Bülent Ertekin.
Ekleme
Tarihi: 30 Aralık 2021 - Perşembe
Lafla Peynir Gemisi Yürümez
Lafla Peynir Gemisi Yürümez
Dün...
Yani 29.12.2021
Son Haber internet sitesinde bir haber
"Kılıçdaroğlu, öğretmenlerle ilgili seçim vaadini açıkladı: İktidar olduğumuzda mülakat belasını kaldıracağım"
Haberin detayına indiğimizde
"CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin genel merkezinde KPPS'den yüksek puan almalarına rağmen mülakatlarda aldıkları düşük puan nedeniyle atanamayan öğretmenlerle bir araya geldi.
Burada öğretmenlere seçim vaadini açıklayan Kılıçdaroğlu, "Allah'ın izniyle iktidar olduğumuzda bu mülakat belasını kaldıracağım. KPSS'ye giriyor, kim kaç puan alıyorsa puanına göre yerleştireceksiniz" dedi.
Harika bir beyanat (!) değil mi?
Elbette. Yıllardır fazla gündeme gelmeyen lâkin saman altından birçok usulsüzlükleri hatta ve hatta haksızlıkların olduğu herkesin bildiği bir gerçek.
Lâkin sözün güzelliğine gölge düşüren ise beyanatı veren siyasi parti lideri. Zira öğretmenlerin mağduriyeti ile alâkalı basına açıklama yapan liderin güvenirliği sorgulandığı zaman sınıfta kaldığına şahit oluyoruz
Zira 24 Kasım öğretmenler gününde skandal sözlerini herhalde öğretmen olan tüm eğitim camiası unutmamıştır.
Eminim ki Kılıçdaroğlu'nun,
"Mevcut iktidarın peşinden giden öğretmen varsa, kimse kusura bakmasın ben ona öğretmen demem" şeklinden skandal sözler hâlâ hafızalardadır.
Tüm bu sözlerden sonra eğitim camiasının güzide öğretmenleri, Kılıçdaroğlu'nun hangi sözüne inanacak?
Bitti mi?
Hayır bitmedi.
2019 yerel seçimlerinden önce "Bütün işçilere namus sözü ve garanti veriyorum. Kazandığımız bir belediyede, belediye başkanı haksız yere bir işçinin işine son verirse gelecek beni bulacak" açıklaması yapmıştı.
Peki ne oldu?
İBB'sinde 13 bin 312 işçiyi kovan CHP'li belediye, geçen süreçte yaklaşık 44 bin 995 yandaş kişiyi işe aldı.
CHP lideri kulağa ve yüreğe hoş gelen güzel şeyler söylüyor.
Mülâkat.
Evet mülâkat hakkıyla adil ve kameralı olursa doğru bir uygulama olur.
Zira sınav tek başına belirleyici olamaz. Örneğin aday sınavdan mükemmel not alır fakat ezbercidir. Ama algısı, muhakeme ve telaffuzu kötü olabilir. Bunları ancak hakkaniyet ile yapılan ve kameraların kayıt altında olduğu bir mülakatta görebilirsiniz. (A.L.E)
İşin özü şu ki Kılıçdaroğlu iktidarı yormak, güçten düşürmek için oldukça iyi taktikler ile gündemi değiştirmeye, safi zihinleri özellikle iktidar cenahındaki hâlâ acabaları olan seçmenin üzerine çok, hemde çok güzel oynuyor.
Oysa biliyoruz ki; mülakatı kaldırmak nerede ise yüz yıllık anamuhalefet partisinin ve başkanının işine gelecek. Zira geçmişteki özellikle Mehmet Moğultay'ın bakan iken söylediği sözleri hâlâ arşivlerde duruyor.
Kılıçdaroğlu'nun bu sözleri kulağa her ne kadar hoş gelen sözler olsada geçmişte olduğu gibi bugün de, yarın da, yarından sonra da ne kadar devlet düşmanı, vatan haini varsa liyakat sahibi olup olmadığına bakmaksızın doldurabilmek adına mülakatı kaldırırlar.
Gelelim "Puanına göre alacağız" ifadelerine. Tabii ki bu da kocaman bir yalan. Puanı yüksek olsa dahi üniversiteye almayan zihniyet, ehil olsa dahi ne öğretmenlik, ne de başka bir kamu görevine, kendileri gibi düşünmeyen ve kendileri gibi yaşamayanlara atama yapmaz. Tıpkı geçmişte olduğu (B.Ö.B)
Sayın Kılıçdaroğlu'nun her zaman ki boş iddiaları. Gerçek olan şu ki; sadece mülakata değil, puana da bakmadan atama yapar. Mülakat yapmayacağı bu yönden inandırıcı olabilir.
Son söz; Sayın Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamarı ile güvenini yitirmiş ve sözlerinde de ciddiye alındığını düşünmüyorum. Toplum Chp'nin Allah birdir dediğinden gayrisine itimat etmiyor. Lâkin bir gerçekte var ki akademisyen arkadaşlarımızdan aldığımız, söyledikleri sözler ve verdikleri bilgiler bu durumun üniversitelerde tam olarak ayyuka çıkmış durumda.
Liyakat...
Sadakat...
Ehliyet diyenler de ise bu konuda sınıfta kalmış ve topuklarına kurşun sıkmaya devam etmektedirler.
Selâm ve dua ile.
Bülent Ertekin.
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.