Prof.Dr Cahit KURBANOĞLU
Köşe Yazarı
Prof.Dr Cahit KURBANOĞLU
 

KUTLU DOĞUM 6

KUTLU DOĞUM 6   Madem eyyâmın (günlerin) lisan-ı şer'îde (dinî literatürde, dinî tabirde) böyle ıtlâkatı (sınırsızlıkları, belli bir sayı veya miktarla sınırlamamaları) vardır.  İlm-i tabakatü'l-arz (yeraltı ilmi, jeoloji) ve coğrafya ve tarih-i beşeriyet ulemasınca (insanlık tarihi alimlerince),  nev-i beşerin yedi bin sene değil,  belki yüz binler sene geçirdiğini teslim de etsek,  "Âdem'den (ilk peygamberden) kıyamete kadar ömr-ü beşer (insanlığın ömrü) yedi bin senedir". (el-Münâvî, Feyzü'l-Kadîr, 3:547, hadis no: 4278.) olan rivayet-i meşhurenin (Peygamber Efendimizden (a.s.m.) duyulmuş haberlerin) sıhhatine (doğruluğuna) ve  beyan ettiğimiz (anlattığımız) altı bin altı yüz altmış altı sene,  Nur-u Kur'ân (Kur’ân’ın nuru)  hükümfermâ olduğuna (hüküm sürdüğüne) münâfi (aykırı) olamaz,  cerh edemez (çürütemez). Barla Lahikası 443   Fakat nefsü'l-emirdeki eyyâmın hakikati (günlerin gerçek yönünün aslı, içyüzü),  o rivayet-i meşhurede (Peygamber Efendimizden (a.s.m.) duyulmuş haberlerde) hangisi olduğu şimdilik bu dakikada kalbime inkişaf ettirilmedi (açılmadı).  Demek o sırrın inkişafı (açığa çıkması)  münasip (uygun) değil. Şu meselede şimdilik delilini gösteremeyeceğim bir müddeâyı (iddia edilen şeyi) beyan ediyorum (açıklıyorum). Şöyle ki:   Şu dünyanın bir ömrü ve  şu dünyadaki küre-i arzın (yer kürenin) dahi ondan kısa diğer bir ömrü ve  küre-i arzda yaşayan nev-i insanın (insanlığın) daha kısa bir ömrü vardır.  Bu birbiri içinde üç nevi mahlûkatın (üç çeşit varlıkların, yaratıkların) ömürleri, saatin içindeki dakika,  saniye,  saatleri sayan çarkların nisbeti (karşılaştırılması) gibidir.  Nev-i insanın (insanlığın) ömrü,  küre-i arzın (dünyanın) iki hareketiyle hasıl olan (meydana gelen) malûm eyyamla (bilinen günlerle) olduğu gibi,  zîhayatın vücuduna (canlıların var olmasına) mazhar olduğu (kavuştuğu) zamandan itibaren,  küre-i arzın (dünyanın) ömrü ise  merkez-i irtibatı (bağlantı merkezi) olan şemsin (güneşin) hareket-i mihveriyesiyle (yörüngedeki hareketiyle)  hasıl olan eyyamla (meydana gelen günlerle) olması  hikmet-i Rabbâniyeden (herşeyi bir fayda ve gayeye yönelik olarak idare ve terbiye eden Allah’dan) uzak değildir.  Ve dünyanın ömrü ise  Şemsü'ş-Şümusun (güneşlerin güneşi; Vega yıldızının) hareket-i mihveriyesiyle  (yörüngedeki hareketiyle)  hasıl olan eyyâm (meydana gelen günler) iledir. Barla Lahikası, 443.   Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu 15.11.2023
Ekleme Tarihi: 17 Kasım 2023 - Cuma

KUTLU DOĞUM 6

KUTLU DOĞUM 6   Madem eyyâmın (günlerin) lisan-ı şer'îde (dinî literatürde, dinî tabirde) böyle ıtlâkatı (sınırsızlıkları, belli bir sayı veya miktarla sınırlamamaları) vardır.  İlm-i tabakatü'l-arz (yeraltı ilmi, jeoloji) ve coğrafya ve tarih-i beşeriyet ulemasınca (insanlık tarihi alimlerince),  nev-i beşerin yedi bin sene değil,  belki yüz binler sene geçirdiğini teslim de etsek,  "Âdem'den (ilk peygamberden) kıyamete kadar ömr-ü beşer (insanlığın ömrü) yedi bin senedir". (el-Münâvî, Feyzü'l-Kadîr, 3:547, hadis no: 4278.) olan rivayet-i meşhurenin (Peygamber Efendimizden (a.s.m.) duyulmuş haberlerin) sıhhatine (doğruluğuna) ve  beyan ettiğimiz (anlattığımız) altı bin altı yüz altmış altı sene,  Nur-u Kur'ân (Kur’ân’ın nuru)  hükümfermâ olduğuna (hüküm sürdüğüne) münâfi (aykırı) olamaz,  cerh edemez (çürütemez). Barla Lahikası 443   Fakat nefsü'l-emirdeki eyyâmın hakikati (günlerin gerçek yönünün aslı, içyüzü),  o rivayet-i meşhurede (Peygamber Efendimizden (a.s.m.) duyulmuş haberlerde) hangisi olduğu şimdilik bu dakikada kalbime inkişaf ettirilmedi (açılmadı).  Demek o sırrın inkişafı (açığa çıkması)  münasip (uygun) değil. Şu meselede şimdilik delilini gösteremeyeceğim bir müddeâyı (iddia edilen şeyi) beyan ediyorum (açıklıyorum). Şöyle ki:   Şu dünyanın bir ömrü ve  şu dünyadaki küre-i arzın (yer kürenin) dahi ondan kısa diğer bir ömrü ve  küre-i arzda yaşayan nev-i insanın (insanlığın) daha kısa bir ömrü vardır.  Bu birbiri içinde üç nevi mahlûkatın (üç çeşit varlıkların, yaratıkların) ömürleri, saatin içindeki dakika,  saniye,  saatleri sayan çarkların nisbeti (karşılaştırılması) gibidir.  Nev-i insanın (insanlığın) ömrü,  küre-i arzın (dünyanın) iki hareketiyle hasıl olan (meydana gelen) malûm eyyamla (bilinen günlerle) olduğu gibi,  zîhayatın vücuduna (canlıların var olmasına) mazhar olduğu (kavuştuğu) zamandan itibaren,  küre-i arzın (dünyanın) ömrü ise  merkez-i irtibatı (bağlantı merkezi) olan şemsin (güneşin) hareket-i mihveriyesiyle (yörüngedeki hareketiyle)  hasıl olan eyyamla (meydana gelen günlerle) olması  hikmet-i Rabbâniyeden (herşeyi bir fayda ve gayeye yönelik olarak idare ve terbiye eden Allah’dan) uzak değildir.  Ve dünyanın ömrü ise  Şemsü'ş-Şümusun (güneşlerin güneşi; Vega yıldızının) hareket-i mihveriyesiyle  (yörüngedeki hareketiyle)  hasıl olan eyyâm (meydana gelen günler) iledir. Barla Lahikası, 443.   Prof. Dr. Cahit Kurbanoğlu 15.11.2023
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.