Bu memlekette bir güruh var.
Yeniçeri isyanıyla başlayıp sürekli istemezük diyen,
Abdülhamit’i deviren İngiliz elçisinin atlarının yerine kendilerini koşacak kadar alçak olan,
Sürekli yasak getiren,
Milletin örfü, kültürü, tarihi, karakteri nasıldır diye bakmadan her şeye itiraz eden,
Milletin menfaatine olacak hiçbir şeyi hazmetmeyen,
Doğruluk ölçütü Avrupa gibi gâvurlaşmak olan,
Kur’an’ı yasaklayıp İncil’e laf etmeyen,
Başörtüsünü yasaklayıp, rahibelere ses çıkarmayan,
İslam’ın kadın ve erkek arasına koyduğu mesafeye itiraz edip, Yahudiliğin haremlik-selamlığına ses çıkarmayan,
Din ve vicdan özgürlüğü var ama başını kapatan Arabistan’a gitsin diyen,
Türban siyasi simge diye Müslümanın aklıyla alay eden,
Din ve vicdan özgürlüğü var deyip namaz kılanı irticacı diye ordudan atan,
İrtica diye ordudan atılan subayın kanser tedavisi gören hanımını GATA’nın kapısının önüne koyan,
Kışla girişine başörtülüler giremez diye levha asıp, Manukyan kıyafetiyle girene ses çıkarmayan,
Tek eşlilik çağdaşlık deyip nikâha itiraz eden,
Tek eşlilik çağdaşlıktır deyip metres koleksiyonu yapan,
Papazın nikâh kıymasına itiraz etmeyip imamın nikâh kıymasına çağdışılık diyen,
Kadın eziliyor, kadına özgürlük diye kadını ailesinden koparan,
İslam’ın öğretilmesine karşı çıkıp, biz laik ülkeyiz deyip, sonra ahlaki bozulmalara biz nasıl Müslüman ülkeyiz diyen,
Sürekli karnındaki esrarı ağzından çıkaran.
Bir güruh var;
Uçak imal eden Nuri Demirağ’ı perişan eden,
Uçak bombası yapan Şakir Zümre’yi soba yapmaya mecbur eden,
Uçak fabrikasını tüp gaz fabrikasına çeviren,
Bin bir zahmetle yapılan devrim otomobilinin imalatını durduran,
Menderes baraj yapınca “göz boyama” diyen,
Fabrika yapınca “seçim yatırımı” diyen,
Boğaz köprüsüne itiraz eden,
Heykele uzay mekiği gibi bakan,
Uçak yapılır beğenmez,
Tank yapılır beğenmez,
Gemi yapılır beğenmez,
Otomobil yapılır beğenmez, beğenmez, beğenmez.
Bir güruh var,
Anadolu insanına “ey öküz Anadolulu” diyen, (Tandoğan)
Çarşaflı kadına öcü diyen,
Başını kapatanın kafası çalışmaz diyen,
Çocuğun bale yapmasına evet, namaz kılmasına hayır diyen,
Tüm Müslümanları aptal sayan,
Bir güruh var,
Millet menfaatine hiçbir şey yapmayan ama sürekli tenkit eden,
20 bin kilometre uzaktan sınırımıza gelen Amerika’ya bakmadan sınırımızdaki Suriye’de ne işimiz var diyen,
PKK’yi adıyla lanetlemeyen,
Türkiye Ermenistan’a cihatçıları gönderiyor diye itirazına gerekçe arayan,
Her türlü ahlaksızlığı laikliğin ve özgürlüğün korumasına alan,
Şimdi bu güruh,
Ya da namı diğer kontörlü düdükler (Oktay Sinanoğlu’nun tabiriyle)
Ötmeye başlamış.
İngiliz elçisinin yaptığını şimdi BBC yapıyor,
Malum laiklik BBC’nin korumasında şükür, onlardan çok mu düşünürüz biz memleketi değil mi?
ÇEDES’e itiraz üstüne itiraz.
Niye?
Mutabakatın kanunlara hiçbir aykırı tarafı olmadığı halde,
Niye itiraz?
Değerler eğitimi denince yolun ucu İslam’a çıkıyor çünkü,
Anadolu insanın değeriyle İslam aynı çünkü,
İşin ucu insanların ahlakını düzeltmekse görevleri icabı itiraz lazım,
Cehennem boşuna yaratılmadı,
Ne öğretecek bu ÇEDES?
Neyi hedeflemiş?
“Çalışmalarımız, öğretim programında yer alan kök değerleri kapsamaktadır. Bu değerler adalet, dostluk, dürüstlük, öz denetim, sabır, saygı, sevgi, sorumluluk, vatanseverlik ve yardımseverliktir”.
Ne var bunda?
Neden rahatsızsınız?
Gerçi sizi rahatsız etmek her milliyetçi için, her vatansever için bu millete hakiki hizmettir.
ÇEDES’in ne olduğunu açıklamaya gerek yok.
Siz itiraz ediyorsanız zaten o çok isabetli ve lüzumlu bir şeydir.
Fakat biz biliyoruz sizin kimin düdüğü olduğunuzu,
Oktay Sinanoğlu sizi tarif etmiş.
Yeni tarife ne hacet.
Ben de sizi tarif ederim ama
Kanunen suç kapsamına giriyor.
Nedir Bu ÇEDES?
Bu memlekette bir güruh var.
Yeniçeri isyanıyla başlayıp sürekli istemezük diyen,
Abdülhamit’i deviren İngiliz elçisinin atlarının yerine kendilerini koşacak kadar alçak olan,
Sürekli yasak getiren,
Milletin örfü, kültürü, tarihi, karakteri nasıldır diye bakmadan her şeye itiraz eden,
Milletin menfaatine olacak hiçbir şeyi hazmetmeyen,
Doğruluk ölçütü Avrupa gibi gâvurlaşmak olan,
Kur’an’ı yasaklayıp İncil’e laf etmeyen,
Başörtüsünü yasaklayıp, rahibelere ses çıkarmayan,
İslam’ın kadın ve erkek arasına koyduğu mesafeye itiraz edip, Yahudiliğin haremlik-selamlığına ses çıkarmayan,
Din ve vicdan özgürlüğü var ama başını kapatan Arabistan’a gitsin diyen,
Türban siyasi simge diye Müslümanın aklıyla alay eden,
Din ve vicdan özgürlüğü var deyip namaz kılanı irticacı diye ordudan atan,
İrtica diye ordudan atılan subayın kanser tedavisi gören hanımını GATA’nın kapısının önüne koyan,
Kışla girişine başörtülüler giremez diye levha asıp, Manukyan kıyafetiyle girene ses çıkarmayan,
Tek eşlilik çağdaşlık deyip nikâha itiraz eden,
Tek eşlilik çağdaşlıktır deyip metres koleksiyonu yapan,
Papazın nikâh kıymasına itiraz etmeyip imamın nikâh kıymasına çağdışılık diyen,
Kadın eziliyor, kadına özgürlük diye kadını ailesinden koparan,
İslam’ın öğretilmesine karşı çıkıp, biz laik ülkeyiz deyip, sonra ahlaki bozulmalara biz nasıl Müslüman ülkeyiz diyen,
Sürekli karnındaki esrarı ağzından çıkaran.
Bir güruh var;
Uçak imal eden Nuri Demirağ’ı perişan eden,
Uçak bombası yapan Şakir Zümre’yi soba yapmaya mecbur eden,
Uçak fabrikasını tüp gaz fabrikasına çeviren,
Bin bir zahmetle yapılan devrim otomobilinin imalatını durduran,
Menderes baraj yapınca “göz boyama” diyen,
Fabrika yapınca “seçim yatırımı” diyen,
Boğaz köprüsüne itiraz eden,
Heykele uzay mekiği gibi bakan,
Uçak yapılır beğenmez,
Tank yapılır beğenmez,
Gemi yapılır beğenmez,
Otomobil yapılır beğenmez, beğenmez, beğenmez.
Bir güruh var,
Anadolu insanına “ey öküz Anadolulu” diyen, (Tandoğan)
Çarşaflı kadına öcü diyen,
Başını kapatanın kafası çalışmaz diyen,
Çocuğun bale yapmasına evet, namaz kılmasına hayır diyen,
Tüm Müslümanları aptal sayan,
Bir güruh var,
Millet menfaatine hiçbir şey yapmayan ama sürekli tenkit eden,
20 bin kilometre uzaktan sınırımıza gelen Amerika’ya bakmadan sınırımızdaki Suriye’de ne işimiz var diyen,
PKK’yi adıyla lanetlemeyen,
Türkiye Ermenistan’a cihatçıları gönderiyor diye itirazına gerekçe arayan,
Her türlü ahlaksızlığı laikliğin ve özgürlüğün korumasına alan,
Şimdi bu güruh,
Ya da namı diğer kontörlü düdükler (Oktay Sinanoğlu’nun tabiriyle)
Ötmeye başlamış.
İngiliz elçisinin yaptığını şimdi BBC yapıyor,
Malum laiklik BBC’nin korumasında şükür, onlardan çok mu düşünürüz biz memleketi değil mi?
ÇEDES’e itiraz üstüne itiraz.
Niye?
Mutabakatın kanunlara hiçbir aykırı tarafı olmadığı halde,
Niye itiraz?
Değerler eğitimi denince yolun ucu İslam’a çıkıyor çünkü,
Anadolu insanın değeriyle İslam aynı çünkü,
İşin ucu insanların ahlakını düzeltmekse görevleri icabı itiraz lazım,
Cehennem boşuna yaratılmadı,
Ne öğretecek bu ÇEDES?
Neyi hedeflemiş?
“Çalışmalarımız, öğretim programında yer alan kök değerleri kapsamaktadır. Bu değerler adalet, dostluk, dürüstlük, öz denetim, sabır, saygı, sevgi, sorumluluk, vatanseverlik ve yardımseverliktir”.
Ne var bunda?
Neden rahatsızsınız?
Gerçi sizi rahatsız etmek her milliyetçi için, her vatansever için bu millete hakiki hizmettir.
ÇEDES’in ne olduğunu açıklamaya gerek yok.
Siz itiraz ediyorsanız zaten o çok isabetli ve lüzumlu bir şeydir.
Fakat biz biliyoruz sizin kimin düdüğü olduğunuzu,
Oktay Sinanoğlu sizi tarif etmiş.
Yeni tarife ne hacet.
Ben de sizi tarif ederim ama
Kanunen suç kapsamına giriyor.
Ekleme
Tarihi: 09 Ekim 2023 - Pazartesi
Nedir Bu ÇEDES?
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.