EROL AYDIN
Köşe Yazarı
EROL AYDIN
 

ÖFF BİLE DEME! ÜZERİNE DUYGULAR, DÜŞÜNCELER…

<p>İnsan yaratılan mahl&ucirc;kat i&ccedil;erisinde en şerefli varlık olarak ifade edilmiş olsa da aciz bir varlıktır. İnsanın dışındaki t&uuml;m varlıklar doğumundan itibaren ayakları &uuml;zerinde durmaktadırlar. İnsanoğlu ise anasına muhta&ccedil;tır. Bu bağlılık en az beş yaşına kadar mutlak olarak devam etmektedir. Daha sonra da ka&ccedil; yaşına gelirse gelsin ana-babaya ihtiya&ccedil; devam etmektedir.</p> <p>Hi&ccedil; kimse 0-5 yaş aralığını hatırlamadığı i&ccedil;in de yaşanan s&uuml;reci bilme şansı yoktur. Ancak anne-baba olduklarında bazı ger&ccedil;eklerle y&uuml;zleşseler de ay bacayı savuşmuş oluyor. Babayı bir kenara bırakırsak, annelik olduk&ccedil;a zor ve meşakkatlidir. &Ccedil;ocuğu 9 ay karnında taşıması bile başlı başına bir mucizedir. &Ccedil;ocuk doğduktan sonra 24 saat onun emrine amadedir. Hayatını ve t&uuml;m planlarını ona g&ouml;re yapmaktadır. Tabi bu arada kendini ihmal ederek aynı zamanda yıpranmaktadır. Eşi de yardımcı olmuyorsa, o zaman annenin bunalıma girmesi an meselesidir.</p> <p>&Ccedil;ocuk belli bir yaşa gelince annesi onun g&ouml;z&uuml;nde kahramandır. Biraz daha b&uuml;y&uuml;d&uuml;ğ&uuml;nde ihtiya&ccedil; azalacağı i&ccedil;in ben de annem kadar biliyorum, yapıyorum s&uuml;reci başlar. Bağımlılık ortadan kalktığında ise yavaş yavaş annem aslında &ccedil;okta bir şey bilmiyormuş d&uuml;ş&uuml;ncesi h&acirc;sıl olur. Vesselam zamanla &ldquo;yumurtadan &ccedil;ıkıp, kabuğunu beğenmeme&rdquo; durumu ile bu kibir zirveye ulaşır.</p> <p>Yaşanan bu zorlu s&uuml;re&ccedil; dolayısı ile inancımız anneyi baş tacı yapma konusunda onu y&uuml;celtmiştir. &Ouml;yle ki ; <strong>&ldquo;cennet annelerin ayakları altındadır &rdquo;</strong>diyerek son noktayı koymuştur. G&uuml;n&uuml;m&uuml;zde bazı kesimler eşitlikten dem vursa da eşitlik s&ouml;z konusu değildir. Annelik konusunda da g&ouml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml; gibi dinimiz pozitif ayrımcılıkla kadını y&uuml;celtmiştir.</p> <p>&Ccedil;ocuk sayısının fazla olduğu ailelerde anne-babalar yaşlandıklarında y&uuml;k gibi g&ouml;r&uuml;lmekteler. Sen-ben kavgası ayyuka &ccedil;ıkarak sonunda b&uuml;y&uuml;kler huzur evlerinin yolunu tutmaktadırlar. Bu durum ne inancımız ne de t&ouml;remize uygun değildir. Hayatının son demlerini mahzun ve mel&uuml;l bir şekilde ge&ccedil;iren bu insanlar bedbaht bir şekilde yaşama veda ediyorlar.</p> <p>Sonu&ccedil; olarak; bir yaşam d&ouml;ng&uuml;s&uuml; mevcuttur. &Ccedil;ocuklar b&uuml;y&uuml;rken, b&uuml;y&uuml;kler yaşlanıyor ve roller değişiyor. Bundan sonraki s&uuml;re&ccedil;te de muhta&ccedil; olan b&uuml;y&uuml;klere &ccedil;ocukların bakması bir zorunluluktur. Kitabımız bu konuda; yaşlılık d&ouml;neminde onlara &ldquo;<strong><u>&ouml;f bile demeyin</u></strong>&rdquo; diye buyurarak kesin h&uuml;km&uuml; vermiştir. Bu s&ouml;z&uuml;n &uuml;zerine s&ouml;z s&ouml;ylemek abesle iştigal olur diyerek gereği yapılmalıdır.</p> <p>Saygılarımla,</p>
Ekleme Tarihi: 11 Nisan 2019 - Perşembe

ÖFF BİLE DEME! ÜZERİNE DUYGULAR, DÜŞÜNCELER…

<p>İnsan yaratılan mahl&ucirc;kat i&ccedil;erisinde en şerefli varlık olarak ifade edilmiş olsa da aciz bir varlıktır. İnsanın dışındaki t&uuml;m varlıklar doğumundan itibaren ayakları &uuml;zerinde durmaktadırlar. İnsanoğlu ise anasına muhta&ccedil;tır. Bu bağlılık en az beş yaşına kadar mutlak olarak devam etmektedir. Daha sonra da ka&ccedil; yaşına gelirse gelsin ana-babaya ihtiya&ccedil; devam etmektedir.</p> <p>Hi&ccedil; kimse 0-5 yaş aralığını hatırlamadığı i&ccedil;in de yaşanan s&uuml;reci bilme şansı yoktur. Ancak anne-baba olduklarında bazı ger&ccedil;eklerle y&uuml;zleşseler de ay bacayı savuşmuş oluyor. Babayı bir kenara bırakırsak, annelik olduk&ccedil;a zor ve meşakkatlidir. &Ccedil;ocuğu 9 ay karnında taşıması bile başlı başına bir mucizedir. &Ccedil;ocuk doğduktan sonra 24 saat onun emrine amadedir. Hayatını ve t&uuml;m planlarını ona g&ouml;re yapmaktadır. Tabi bu arada kendini ihmal ederek aynı zamanda yıpranmaktadır. Eşi de yardımcı olmuyorsa, o zaman annenin bunalıma girmesi an meselesidir.</p> <p>&Ccedil;ocuk belli bir yaşa gelince annesi onun g&ouml;z&uuml;nde kahramandır. Biraz daha b&uuml;y&uuml;d&uuml;ğ&uuml;nde ihtiya&ccedil; azalacağı i&ccedil;in ben de annem kadar biliyorum, yapıyorum s&uuml;reci başlar. Bağımlılık ortadan kalktığında ise yavaş yavaş annem aslında &ccedil;okta bir şey bilmiyormuş d&uuml;ş&uuml;ncesi h&acirc;sıl olur. Vesselam zamanla &ldquo;yumurtadan &ccedil;ıkıp, kabuğunu beğenmeme&rdquo; durumu ile bu kibir zirveye ulaşır.</p> <p>Yaşanan bu zorlu s&uuml;re&ccedil; dolayısı ile inancımız anneyi baş tacı yapma konusunda onu y&uuml;celtmiştir. &Ouml;yle ki ; <strong>&ldquo;cennet annelerin ayakları altındadır &rdquo;</strong>diyerek son noktayı koymuştur. G&uuml;n&uuml;m&uuml;zde bazı kesimler eşitlikten dem vursa da eşitlik s&ouml;z konusu değildir. Annelik konusunda da g&ouml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml; gibi dinimiz pozitif ayrımcılıkla kadını y&uuml;celtmiştir.</p> <p>&Ccedil;ocuk sayısının fazla olduğu ailelerde anne-babalar yaşlandıklarında y&uuml;k gibi g&ouml;r&uuml;lmekteler. Sen-ben kavgası ayyuka &ccedil;ıkarak sonunda b&uuml;y&uuml;kler huzur evlerinin yolunu tutmaktadırlar. Bu durum ne inancımız ne de t&ouml;remize uygun değildir. Hayatının son demlerini mahzun ve mel&uuml;l bir şekilde ge&ccedil;iren bu insanlar bedbaht bir şekilde yaşama veda ediyorlar.</p> <p>Sonu&ccedil; olarak; bir yaşam d&ouml;ng&uuml;s&uuml; mevcuttur. &Ccedil;ocuklar b&uuml;y&uuml;rken, b&uuml;y&uuml;kler yaşlanıyor ve roller değişiyor. Bundan sonraki s&uuml;re&ccedil;te de muhta&ccedil; olan b&uuml;y&uuml;klere &ccedil;ocukların bakması bir zorunluluktur. Kitabımız bu konuda; yaşlılık d&ouml;neminde onlara &ldquo;<strong><u>&ouml;f bile demeyin</u></strong>&rdquo; diye buyurarak kesin h&uuml;km&uuml; vermiştir. Bu s&ouml;z&uuml;n &uuml;zerine s&ouml;z s&ouml;ylemek abesle iştigal olur diyerek gereği yapılmalıdır.</p> <p>Saygılarımla,</p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.