ÜSVE-İ HASENE
ÜSVE-İ HASENE
Ahzâb 21: “Şüphesiz ki Allah’ın Elçisi’nde sizin için, (yani) Allah’a ve ahiret gününe (kavuşmayı) umanlar ve Allah’ı çok hatırlayanlar için güzel bir örnek vardır.”
Üsve-i hasene; güzel örneklik.
Özelde (hem yaşadıklarıyla hem de şahsiyet olarak) Allah Resulü(sav), genel olarak kıssaların anlatımıyla da tüm resullerin hayatları, imtihanlar karşısında verdikleri tepkilerle inananlara örneklik teşkil etmektedirler.
Üsve-i hasene kavramı, bir de Mümtehine 4 ve 6. Ayetlerde İbrahim a.s. ve beraberindekiler olarak geçer.
Mümtehine 4: “İbrahim’de ve onunla birlikte olanlarda sizin için elbette güzel bir örnek vardır...”
Mümtehine 6: “Şüphesiz ki onlarda sizin için, (yani) Allah’a ve ahiret gününe (kavuşmayı) umanlar için güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirirse şüphesiz ki yalnızca Allah zengindir, hamde (övgüye) layık olandır.”
Ayetlere dikkat edecek olursak, bireye değil topluma (“sizin için”) dikkat çekiliyor. Kişi kendini bilir belki de etrafındakilerden ne kadar emin olabilir?
Hud 112: “Sen ve beraberindekiler dosdoğru olun!” Allah Resulü’nün “beni ihtiyarlattı” dediği sureden en can alıcı ve zor bir ayet. O yüzden kimlerleyiz, kimin izindeyiz dikkat etmemiz gerekir.
Kıssaların bize anlatılışı ve 28 peygamberin Kur’an’da isimlerinin geçme sebebi; ibret olması, dersler çıkarmamız ve hayatımızı ona göre şekillendirmemiz içindir.
Müminler, hiçbir peygamberi diğerinden ayırt etmeksizin iman ederler (Bakara 136, 285, Âl-i İmran 84, Nisa 152). Dolayısıyla örnek almaları kaçınılmazdır. Lakin örnek almak için de ayete göre şartlar vardır:
1. “Allah'a kavuşmayı umanlar."
2. “Ahiret gününe kavuşmayı umanlar"
3. “Allah’ı çok hatırlayanlar"dan isek örnek alabiliriz.
Sevmediğimiz birini örnek almayız öyle değil mi?
Hz. Muhammed (selam ona ve tüm iman ailesine olsun)’e peygamberlik gelmeden önce de sevilen, sayılan, güven duyulan, itibarlı bir insandı.
Vahyi tebliğ için akrabalarını topladığında onlara
"Ey Kureyş topluluğu! Size bu dağın ardında veya şu vadide düşman atlıları var. Sabaha veya akşama, üzerinize hücûm edeceklerini söyleyecek olursam, bana inanır mısınız?" dediğinde,
"Evet, biz senin doğruluğunu tasdik ederiz. Çünkü, şimdiye kadar sende doğruluktan başka bir şey görmedik. Sen yanımızda yalan ile itham edilmiş bir insan değilsin." dediler.
Kavminin bu sözleri üzerine, "Öyle ise, ben size, önünüzde gelecek büyük bir azabın bildiricisiyim. Yüce Allah, bana, 'En yakın akrabalarını âhiret azabıyla korkut' emrini verdi.
Sizi 'Allah bir, O’ndan başka İlâh yok' demeye davet ediyorum. Ben de O’nun kulu ve resûlüyüm.
Eğer, dediklerimi kabul ederseniz, Cennet’e gideceğinizi taahhüd ve tekeffül edebilirim.
Şunu da bilin ki; siz 'Allah bir, O’ndan başka ilâh yok.' demedikçe, size ben ne dünyada ne de âhirette bir fayda temin edemem." dedi.
Allah Resulü’nün mücadelesi başlamıştı. Vahiy öncesi daralan ve soluğu Hira'da alan Nebi (sav), “Kalk ve uyar!” emrinden sonra bir daha Hira'ya çıkmamıştı.
İslam'ı bulduktan Kur’an’la tanıştıktan sonra bir müslümana durmak, oturmak yakışmaz.
İman eden kişi, Allah'a ve ahirete kavuşacağını çok iyi bilir. Rabbini bir ân dahi aklından, gönlünden, eylemlerinden çıkarmaz.
“Bölünüp parçalanmayın, hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı sarılın” İlahî emre itaat ederek yola revan olmalıdır.
İman kalbe girdiyse, amel olarak hayata nakşedilmesi istenir.
Allah’a ve ahiret gününe ulaşmayı umanlar...
“Ümit iyi bir sabah kahvaltısı, kötü bir akşam yemeğidir" diye güzel bir söz var. Sabah seni aktive eder ama akşam halen ümit içindeysen sorun teşkil eder.
Eksik yanlarını tamamlaman, yanlışlarını düzeltmen, kaliteni artırman, gündemini oluşturup koruman, birkaç adım sonrasını düşünmen ve planlaman gerekir.
Hesap gününe inancı olan insan, hâl ve hareketlerine çekidüzen verir.
Allah’ı çokça anmak, sadece dilde söylemek değil aynı zamanda eylemlerinde de hep Allah’ın varlığını hissetmekle anlam ve bütünlük kazanır.
Tüm bunları sağlayabilirse insan, mümin olur, Allah'ın rızasını kazanarak cennete girmeye hak kazanır biiznillah...
Selam ve dua ile...
Sema KOCA
Ekleme
Tarihi: 14 Ağustos 2022 - Pazar
ÜSVE-İ HASENE
ÜSVE-İ HASENE
Ahzâb 21: “Şüphesiz ki Allah’ın Elçisi’nde sizin için, (yani) Allah’a ve ahiret gününe (kavuşmayı) umanlar ve Allah’ı çok hatırlayanlar için güzel bir örnek vardır.”
Üsve-i hasene; güzel örneklik.
Özelde (hem yaşadıklarıyla hem de şahsiyet olarak) Allah Resulü(sav), genel olarak kıssaların anlatımıyla da tüm resullerin hayatları, imtihanlar karşısında verdikleri tepkilerle inananlara örneklik teşkil etmektedirler.
Üsve-i hasene kavramı, bir de Mümtehine 4 ve 6. Ayetlerde İbrahim a.s. ve beraberindekiler olarak geçer.
Mümtehine 4: “İbrahim’de ve onunla birlikte olanlarda sizin için elbette güzel bir örnek vardır...”
Mümtehine 6: “Şüphesiz ki onlarda sizin için, (yani) Allah’a ve ahiret gününe (kavuşmayı) umanlar için güzel bir örnek vardır. Kim yüz çevirirse şüphesiz ki yalnızca Allah zengindir, hamde (övgüye) layık olandır.”
Ayetlere dikkat edecek olursak, bireye değil topluma (“sizin için”) dikkat çekiliyor. Kişi kendini bilir belki de etrafındakilerden ne kadar emin olabilir?
Hud 112: “Sen ve beraberindekiler dosdoğru olun!” Allah Resulü’nün “beni ihtiyarlattı” dediği sureden en can alıcı ve zor bir ayet. O yüzden kimlerleyiz, kimin izindeyiz dikkat etmemiz gerekir.
Kıssaların bize anlatılışı ve 28 peygamberin Kur’an’da isimlerinin geçme sebebi; ibret olması, dersler çıkarmamız ve hayatımızı ona göre şekillendirmemiz içindir.
Müminler, hiçbir peygamberi diğerinden ayırt etmeksizin iman ederler (Bakara 136, 285, Âl-i İmran 84, Nisa 152). Dolayısıyla örnek almaları kaçınılmazdır. Lakin örnek almak için de ayete göre şartlar vardır:
1. “Allah'a kavuşmayı umanlar."
2. “Ahiret gününe kavuşmayı umanlar"
3. “Allah’ı çok hatırlayanlar"dan isek örnek alabiliriz.
Sevmediğimiz birini örnek almayız öyle değil mi?
Hz. Muhammed (selam ona ve tüm iman ailesine olsun)’e peygamberlik gelmeden önce de sevilen, sayılan, güven duyulan, itibarlı bir insandı.
Vahyi tebliğ için akrabalarını topladığında onlara
"Ey Kureyş topluluğu! Size bu dağın ardında veya şu vadide düşman atlıları var. Sabaha veya akşama, üzerinize hücûm edeceklerini söyleyecek olursam, bana inanır mısınız?" dediğinde,
"Evet, biz senin doğruluğunu tasdik ederiz. Çünkü, şimdiye kadar sende doğruluktan başka bir şey görmedik. Sen yanımızda yalan ile itham edilmiş bir insan değilsin." dediler.
Kavminin bu sözleri üzerine, "Öyle ise, ben size, önünüzde gelecek büyük bir azabın bildiricisiyim. Yüce Allah, bana, 'En yakın akrabalarını âhiret azabıyla korkut' emrini verdi.
Sizi 'Allah bir, O’ndan başka İlâh yok' demeye davet ediyorum. Ben de O’nun kulu ve resûlüyüm.
Eğer, dediklerimi kabul ederseniz, Cennet’e gideceğinizi taahhüd ve tekeffül edebilirim.
Şunu da bilin ki; siz 'Allah bir, O’ndan başka ilâh yok.' demedikçe, size ben ne dünyada ne de âhirette bir fayda temin edemem." dedi.
Allah Resulü’nün mücadelesi başlamıştı. Vahiy öncesi daralan ve soluğu Hira'da alan Nebi (sav), “Kalk ve uyar!” emrinden sonra bir daha Hira'ya çıkmamıştı.
İslam'ı bulduktan Kur’an’la tanıştıktan sonra bir müslümana durmak, oturmak yakışmaz.
İman eden kişi, Allah'a ve ahirete kavuşacağını çok iyi bilir. Rabbini bir ân dahi aklından, gönlünden, eylemlerinden çıkarmaz.
“Bölünüp parçalanmayın, hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı sarılın” İlahî emre itaat ederek yola revan olmalıdır.
İman kalbe girdiyse, amel olarak hayata nakşedilmesi istenir.
Allah’a ve ahiret gününe ulaşmayı umanlar...
“Ümit iyi bir sabah kahvaltısı, kötü bir akşam yemeğidir" diye güzel bir söz var. Sabah seni aktive eder ama akşam halen ümit içindeysen sorun teşkil eder.
Eksik yanlarını tamamlaman, yanlışlarını düzeltmen, kaliteni artırman, gündemini oluşturup koruman, birkaç adım sonrasını düşünmen ve planlaman gerekir.
Hesap gününe inancı olan insan, hâl ve hareketlerine çekidüzen verir.
Allah’ı çokça anmak, sadece dilde söylemek değil aynı zamanda eylemlerinde de hep Allah’ın varlığını hissetmekle anlam ve bütünlük kazanır.
Tüm bunları sağlayabilirse insan, mümin olur, Allah'ın rızasını kazanarak cennete girmeye hak kazanır biiznillah...
Selam ve dua ile...
Sema KOCA
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.