Rafızilerin uydurduğu muta nikahı, en sonunda İranlı kadınları da isyan ettirdi. İslamiyet ile uzaktan yakından alakası olmayan İran rejimi ve devrim muhafızlarınin Müslüman ahaliye yaptığı zulümler yetmiyormuş gibi şimdi de çoluk çocuk demeden insanları katlediyorlar.
Dünyanın her yerinde Müslüman kadınlar başörtüsüne uzanan elleri kırarken İran da tam tersine kadınlar başlarını açıyorlar. Peki bu tuhaf durumun sebebini hiç düşündünüz mü?
Kadınlar, kendilerini örtüleri altında daha rahat ve özgür hissederler. Yabancı erkeklerin gözleri ile kadınları taciz etmelerine karşı tesettür en tabii ve fıtri korunma yöntemidir. Fakat İran'daki kadınlar zaten yarım yamalak örtülerini de kaldırıp atmaktadırlar.
İran'daki muta nikahı ve benzeri yöntemler; kadınları asağilamakta ve alınıp satılan bir meta haline getirmektedir. Namus ve ahlak kavramını ortadan kaldıran bu çirkin davranış yeryüzünde sadece İran Rafızilerinde bulunmaktadır. (Rafızi kelimesi Arapca dinden çıkıp giden demektir)
Muta nikahı belirli bir süre karşılığında evlenmek demektir. Günlük, haftalık, aylık ve yıllık olarak sözleşme yapılıp güya erkek ve kadın evlenmektedir. Bu çok çirkin ve insanı utandıran davranış biçimini sadece İranli yöneticiler uygulamakta kadınları devlete isyan edecek derecede protesto etmeye yol açmaktadır.
Bu çirkin davranışın tarihi kökenleri vardır. Mazdek krallarına kadar uzanan bu gelenek bir kısım İran toplumu tarafından benimsenmiştir. Evliliği ortadan kaldıran ve bir çeşit komün hayatına benzeyen bu ahlaksız davranışın temelinde Zerdüşt ve Mazdek rahiplerinin tesiri vardır.
İran toplumunda kral olmuş Şah Kavat, kendi ailesini evlilik kurallarının aksine Mazdek rahiplere peşkeş çekmiştir. Yetmedi bu iğrenç davranışı toplumun geneline yaymaya çalışmıştır.
488 yılında imparatorluk tahtına çıkan Şah Kavat’ın Mazdeklere katılması İran’da büyük bir dönüm noktası olmuştur. Sasani topraklarında, Mazdek inancı onun sayesinde serbestçe yayılmıştir. Zengin ve asilzadeler güç kaybederken sosyal hayat ve kadın erkek ilişkileri boyut değiştirmiştir.
Şah Kavat, Mazdekizm'e bağlılığını ve özel mülkiyeti tanımadıgıni göstermek için eşinin Mazdek ile ilişkiye girmesine izin vermişti. Böylelikle, ismini kötüye çıkaracak sıfatı da kazanmış oldu.
Halbuki onun yerine tahta oturan Khosrau (Kisra), ortak mülkiyeti sapkınlık olarak görüyordu. Meşhur Veziri Nuşirevan ile birlikte Mazdek ve onun yolundan dönmeyenler idam edildi. Mazdek inancı, zayıf da olsa bir süre daha İran kırsalında yaşamaya devam etti. Mazdek’in sapkın anlayışının ifadesi olan Kavat (gavat) ismi, Orta Doğu dillerinde karısını pazarlayan kişi anlamında hakaret amaçlı kullanılır oldu.
Her şeyi mübah olarak sayan Mazdek, Kral Kavat’ı da kendi inancina sokmuştu. Günümüzde de bazı guruplar Mazdekilere paralel bir şekilde amacına ulaşmak için her şeyi mubah sayan ibahe düşüncesindedirler.
Bunlar sadece İran toplumunun değil bütün insanlığın yüz karasıdır ve fitnesi kıyamete kadar unutulmayacaktır. Fetö örgütü de bu inanç biçiminden etkilenmiş ve namuslu kadınları her türlü kirli işlerinde kullanacak derecede iğrenç bir vaziyet almıştır.
İran'ı bugünkü yönetimi; Mazdekilerin ibahe biçimini daha da geliştirmiş "muta nikahı" adı altında evliliği aşağılık bir dereceye düşürmeye çalışmıştır. Vakti zamanında Bolşevik Devrimi ile Komunist Ruslar, bu iğrenç yola başvurmuş özel mülkiyet ve evlilik kurumunu ortadan kaldırmaya çalışmışlardır.
Bu sapıklık derecesindeki düşünce sistemine göre mülkiyet ve namusa gerek yoktur. Hayvanlar gibi yaşamak gerekir. İran rejimi ise bunu daha bıcimsellestirmis; Rafızı din adamları ile muta nikahı adı altında namus ahlak kavramlarını ortadan kaldirmışlardir.
Bu davranışın bir benzeri Sabetay Yahudilerinde görülmektedir. "Mum söndü" adı altında dini ayinler yapılmakta ve köpekler gibi birbirlerinin namuslarinı kirletmektedirler. Yetmedi bu ayinlerde doğan çocuklara kutsal gözle bakilmaktadir.
Yahudi inancında kendi ırklarindan olmayan birisiyle evlenmek yasaktır. Bunu yapanlar yani Yahudi bir kadın haricinde doğan çocuklar Yahudi sayılmazlar. Yahudi olmak için muhakkak Yahudi bir anneden doğmak gerekir.
İşte Mazdekilerin ve Yahudilerin birçok toplum tarafından dışlanmasinin ve aşagilanmasinin en önemli sebeplerinden bir tanesi bu ırkçı ve çirkin yaklaşımdır.
Bu yazı birçok insanı rahatsız edecek derecede acı olsa da İslam'a dil uzatanlara susturmak için kaleme alınmıştır. Bazı acı gerçekleri dile getirerek İslâm 'a dil uzatanlara hadlerini bildirmek amaçlanmıştır.
Mazdek ile birlikte Mazdekizm öğretileri ile ülkeyi yönetmeye başlayan Kavat’a benzer şekilde Ahirzaman Kavatı Feto da öylesine iğrenç işler ve büyüler yapmıştır ki sonunda tüm insanların nefretini kazanmıştır. İran halkı Kavat’a kızıp tüm dünyaya küçük düşürüldüklerini anladığı için isyan etmiştir. Kavat iktidardan indirilir ve Mazdek kaçar. Her ikisinin manevi şahsiyetini içinde barındıran Feto ise Türkiye’den kaçar ve fitnesine ABD’de devam eder.
Kesin olmamakla birlikte ilginç bir iki ayrıntıyı da vermekte yarar vardır. İlk komünistler olarak kabul edilen Mazdekîler, İran Şahı Kavat'ın müsamaha göstermesiyle etkinlik kazanıp ülkeye hâkim olunca, yayılan ahlâksızlıklar karşısında halk, çareyi Akhun kralına başvurmakta bulur. Türk anlayışının kavrayamayacağı şeyleri öğütleyen Mazdekîlerin görüşlerine çok sinirlenen Akhunlar, büyük ordularla İran’a girerler ve ülkeyi bunlardan temizlerler.
Mazdekîler, tamamen ortadan kalkmadılar ve gizli olarak varlıklarını sürdürdüler. Hatta İslam’ın ilk dönemlerinde Müslüman olmamış yerli halk arasında yaygınlık kazandılar ve 9. Yüzyıl’da "Babek" adlı bir yönetici idaresinde yeniden isyan ettiler. Başlangıçta Ermeni’lerden de destek alan isyan, öngörülen ahlâksızlıklar yüzünden Ermeni ve Gürcülerin dahi nefretini kazanmıştır. Ve kaderin garip bir cilvesi olarak Babek isyanını da bir Türk komutan olan "Afşin" bastırmıştır.
Günümüzde ise sapık düşünceli FETÖ isyanını ise önderleri olan Cumhurbaşkanı Erdoğan yönetiminde Türkler bastırmıştır. Ordunun yönetim kademesinin çoğunu ele geçirmiş olan FETÖ örgütü, halkın canları pahasına tankların üzerine çıkması ile perişan olmuş şimdi mahkemelerde yargılanmaktadır.
Demek ki gerçekten de tarih tekerrür ediyor. İran'ın Rafızi yöneticileri ve amaca ulasmak için kutsal degerler dahil her turlu degeri ayaklar altina alan FETÖ orgutu igrencliklerine devam etmektedir.
Evet, cehennemin varliği ile bu dehsetli insanlarin hesap verecekleri gunu bekliyor ve bir parça teselli buluyoruz, vesselam…