YENİDEN DİRİLMEK
YENİDEN DİRİLMEK
Kur’an’daki "Kıyamet işi, tek bir sayha ile olacak!" (Yâsin, 29) ve "Kıyametin gerçekleşmesi ise göz açıp kapayıncaya kadardır…" (Nahl,77) fermanları gösteriyor ki, haşr-i azam bir anda, zamansız vücuda geliyor. Dar aklın, bu hadsiz derece harika ve emsalsiz olan meseleyi idrak ile kabul etmesi için GÖRÜNÜR bir örnek gerekir. Haşirde
1-Hem Ruhların cesetlere gelmesi,
2-Hem Cesetlerin canlanması,
3-Hem Cesetlerin tekrar inşası var.
4- Bütün Dünyanın ölmesi ile kıyamet kopması
BİRİNCİ MESELE- Ruhların cesetlerine gelmesine misal ise: gayet muntazam bir ordunun askerleri istirahat için her tarafa dağılmışken, yüksek sadalı bir boru sesiyle toplanmalarıdır. Evet, İsrafil'in(AS) borusu olan Sûru, ordunun borazanından geri olmadığı gibi, (bkz. En'âm Sûresi, 6:73; Kehf Sûresi, 18:99; Tâhâ Sûresi, 20:102) ebedler tarafında ve atomlar âleminde iken, ezel yönünden gelen, "Ben Sizin Rabbiniz değil miyim?" (A'raf Sûresi,7:172) hitabını işiten ve "Onlar da 'Evet!" diye ikrar etmişlerdi." (A'râf Sûresi, 7:172.) ile cevap veren ruhlar, elbette ordunun neferlerinden binler derece daha emre uyan, muntazam ve itaat edicilerdir. Hem değil yalnız ruhlar, belki bütün Zerreler, Atomlar dahi bir orduyu Sübhani ve emirber neferleri gibi emre uyduğunu önceki yazımızda anlatmıştık.
İKİNCİ MESELE- Cesetlerin hayat bulmasına örnek ise: çok büyük bir şehirde, şenlikli bir gecede, bir tek merkezden yüz bin elektrik lâmbaları âdeta zamansız bir anda canlanmaları ve ışıklanmaları gibi, bütün küre-i arz yüzünde dahi, bir tek merkezden yüz milyon lâmbalara nur vermek mümkündür. Madem Cenâb-ı Hakkın elektrik gibi bir mahlûku ve bir misafirhanesinde, bir hizmetkarı ve bir mumdarı, Halıkından aldığı terbiye ve intizam dersiyle bu özelliklere, sıfatlara mazhar oluyor. Elbette, elektrik gibi, binler nuranî hizmetkârlarının temsil ettikleri hikmet-i İlahiyenin muntazam kanunları dairesinde, haşr-i azam göz açıp kapayıncaya kadar olabilir, vücuda gelebilir. Ben Uçakta Avrupa şehirlerinin sanki bütün yeryüzünü aydınlatması gibi görünürken bir anda elektriklerin sönüp, birkaç dakika sonra birden yandığını, her tarafı aydınlattığını bizzat gördüm.
ÜÇÜNCÜ MESELE- Cesetlerin bir anda inşasının misali ise: Bahar mevsiminde, birkaç gün zarfında, dünyadaki insanların tamamından binler derece çok olan umum ağaçların, bütün yaprakları, evvelki baharın aynı gibi, birden mükemmel bir surette inşa edilmesi ve yine bütün ağaçların umum çiçekleri ve meyveleri ve yaprakları, geçmiş baharın ürünleri gibi, şimşek gibi, berk gibi bir sür'atle icad edilmeleri dense ne kadar isabetli olur...
Hem o baharın başlangıçları olan hadsiz tohumcukların, çekirdeklerin, köklerin birden, beraber uyanmaları ve gelişmeleri ve hayat bulmaları, hem kemiklerden ibaret olarak, ayakta duran ölüler gibi bütün ağaçların cenazeleri, bir emirle bir anda "ba'sü bade'l-mevt"e yani, ölümden sonra tekrar dirilmeleri, canlanmaları ve ayni eskisi gibi boy göstermeleri, hem küçücük hayvan nevilerinin, ordularının, hadsiz elemanları gayet derecede san'atlı bir surette mucizane canlanmaları; hem bilhassa sinekler milletlerinin haşirleri ve bilhassa daima yüzünü, gözünü, kanadını temizlemekle bize abdesti ve nezafeti ihtar eden ve yüzümüzü okşayan, göz önündeki kabilenin bir senede yaratılan askerleri, insan oğlunun Âdem (AS) zamanından beri gelen bütün nüfusundan fazla olduğu halde, her baharda diğer böceklerle beraber birkaç gün zarfında inşaları ve ihyaları, tekrar hayata gelmeleri haşirleri, elbette kıyamette insan cesetlerinin inşa edilmesine bir misal değil belki binler örneklerdir.
Evet, dünya imtihan sırrı gereği hikmet yeri, ahiret ise kudret, mükâfat yeri olduğundan, dünyada Hakim, Mürettib (Tertib eden), Müdebbir (İdare eden), Mürebbi (Terbiye eden) gibi çok isimlerin iktizasıyla, dünyada varlıkların yaratılışı bir derece tedrici, basamak basamak, zamanla olması, hikmet-i Rabbaniyenin muktezası olmuş. Ahirette ise, hikmetten ziyade kudret ve rahmetin tezahürleri olduğundan, maddeye ve müddete ve zamana ve beklemeye ihtiyaç bırakmadan, birden inşa ediliyor, yaratılıyor. Burada bir günde ve bir senede yapılan işler, ahirette bir anda, inşasına işareten, Kur'ân-ı Mucizü'l-Beyan "Kıyametin gerçekleşmesi ise göz açıp kapayıncaya kadar yahut ondan da yakındır." (Nahl,77) diye ferman eder.
Eğer haşrin gelmesini gelecek baharın gelmesi gibi kat'î bir surette anlamak istersen, HAŞRE dair bu delillere, bunu anlatan tefsirlere dikkatle bak, gör. Eğer baharın gelmesi gibi inanmazsan, gel, parmağını gözümüze sok!
DÖRDÜNCÜ MES'ELE- Olan mevt-i dünya ve kıyamet kopması ise:
Bir anda bir gezegen veya bir kuyruklu yıldızın; onları, şoförsüz, direksiyonsuz, adeta yakıtsız döndüren Rabbimizin emri ile Dünya misafirhanemize çarpması, bu hanemizi harap edebilir: On senede yapılan sarayın bir dakikada harap olması gibi...Rabbimiz yeniden dirilmeye iman edip öyle yaşayanlardan eylesin hepimizi.
Halil KÖPRÜCÜOĞLU
Ekleme
Tarihi: 09 Nisan 2021 - Cuma
YENİDEN DİRİLMEK
YENİDEN DİRİLMEK
Kur’an’daki "Kıyamet işi, tek bir sayha ile olacak!" (Yâsin, 29) ve "Kıyametin gerçekleşmesi ise göz açıp kapayıncaya kadardır…" (Nahl,77) fermanları gösteriyor ki, haşr-i azam bir anda, zamansız vücuda geliyor. Dar aklın, bu hadsiz derece harika ve emsalsiz olan meseleyi idrak ile kabul etmesi için GÖRÜNÜR bir örnek gerekir. Haşirde
1-Hem Ruhların cesetlere gelmesi,
2-Hem Cesetlerin canlanması,
3-Hem Cesetlerin tekrar inşası var.
4- Bütün Dünyanın ölmesi ile kıyamet kopması
BİRİNCİ MESELE- Ruhların cesetlerine gelmesine misal ise: gayet muntazam bir ordunun askerleri istirahat için her tarafa dağılmışken, yüksek sadalı bir boru sesiyle toplanmalarıdır. Evet, İsrafil'in(AS) borusu olan Sûru, ordunun borazanından geri olmadığı gibi, (bkz. En'âm Sûresi, 6:73; Kehf Sûresi, 18:99; Tâhâ Sûresi, 20:102) ebedler tarafında ve atomlar âleminde iken, ezel yönünden gelen, "Ben Sizin Rabbiniz değil miyim?" (A'raf Sûresi,7:172) hitabını işiten ve "Onlar da 'Evet!" diye ikrar etmişlerdi." (A'râf Sûresi, 7:172.) ile cevap veren ruhlar, elbette ordunun neferlerinden binler derece daha emre uyan, muntazam ve itaat edicilerdir. Hem değil yalnız ruhlar, belki bütün Zerreler, Atomlar dahi bir orduyu Sübhani ve emirber neferleri gibi emre uyduğunu önceki yazımızda anlatmıştık.
İKİNCİ MESELE- Cesetlerin hayat bulmasına örnek ise: çok büyük bir şehirde, şenlikli bir gecede, bir tek merkezden yüz bin elektrik lâmbaları âdeta zamansız bir anda canlanmaları ve ışıklanmaları gibi, bütün küre-i arz yüzünde dahi, bir tek merkezden yüz milyon lâmbalara nur vermek mümkündür. Madem Cenâb-ı Hakkın elektrik gibi bir mahlûku ve bir misafirhanesinde, bir hizmetkarı ve bir mumdarı, Halıkından aldığı terbiye ve intizam dersiyle bu özelliklere, sıfatlara mazhar oluyor. Elbette, elektrik gibi, binler nuranî hizmetkârlarının temsil ettikleri hikmet-i İlahiyenin muntazam kanunları dairesinde, haşr-i azam göz açıp kapayıncaya kadar olabilir, vücuda gelebilir. Ben Uçakta Avrupa şehirlerinin sanki bütün yeryüzünü aydınlatması gibi görünürken bir anda elektriklerin sönüp, birkaç dakika sonra birden yandığını, her tarafı aydınlattığını bizzat gördüm.
ÜÇÜNCÜ MESELE- Cesetlerin bir anda inşasının misali ise: Bahar mevsiminde, birkaç gün zarfında, dünyadaki insanların tamamından binler derece çok olan umum ağaçların, bütün yaprakları, evvelki baharın aynı gibi, birden mükemmel bir surette inşa edilmesi ve yine bütün ağaçların umum çiçekleri ve meyveleri ve yaprakları, geçmiş baharın ürünleri gibi, şimşek gibi, berk gibi bir sür'atle icad edilmeleri dense ne kadar isabetli olur...
Hem o baharın başlangıçları olan hadsiz tohumcukların, çekirdeklerin, köklerin birden, beraber uyanmaları ve gelişmeleri ve hayat bulmaları, hem kemiklerden ibaret olarak, ayakta duran ölüler gibi bütün ağaçların cenazeleri, bir emirle bir anda "ba'sü bade'l-mevt"e yani, ölümden sonra tekrar dirilmeleri, canlanmaları ve ayni eskisi gibi boy göstermeleri, hem küçücük hayvan nevilerinin, ordularının, hadsiz elemanları gayet derecede san'atlı bir surette mucizane canlanmaları; hem bilhassa sinekler milletlerinin haşirleri ve bilhassa daima yüzünü, gözünü, kanadını temizlemekle bize abdesti ve nezafeti ihtar eden ve yüzümüzü okşayan, göz önündeki kabilenin bir senede yaratılan askerleri, insan oğlunun Âdem (AS) zamanından beri gelen bütün nüfusundan fazla olduğu halde, her baharda diğer böceklerle beraber birkaç gün zarfında inşaları ve ihyaları, tekrar hayata gelmeleri haşirleri, elbette kıyamette insan cesetlerinin inşa edilmesine bir misal değil belki binler örneklerdir.
Evet, dünya imtihan sırrı gereği hikmet yeri, ahiret ise kudret, mükâfat yeri olduğundan, dünyada Hakim, Mürettib (Tertib eden), Müdebbir (İdare eden), Mürebbi (Terbiye eden) gibi çok isimlerin iktizasıyla, dünyada varlıkların yaratılışı bir derece tedrici, basamak basamak, zamanla olması, hikmet-i Rabbaniyenin muktezası olmuş. Ahirette ise, hikmetten ziyade kudret ve rahmetin tezahürleri olduğundan, maddeye ve müddete ve zamana ve beklemeye ihtiyaç bırakmadan, birden inşa ediliyor, yaratılıyor. Burada bir günde ve bir senede yapılan işler, ahirette bir anda, inşasına işareten, Kur'ân-ı Mucizü'l-Beyan "Kıyametin gerçekleşmesi ise göz açıp kapayıncaya kadar yahut ondan da yakındır." (Nahl,77) diye ferman eder.
Eğer haşrin gelmesini gelecek baharın gelmesi gibi kat'î bir surette anlamak istersen, HAŞRE dair bu delillere, bunu anlatan tefsirlere dikkatle bak, gör. Eğer baharın gelmesi gibi inanmazsan, gel, parmağını gözümüze sok!
DÖRDÜNCÜ MES'ELE- Olan mevt-i dünya ve kıyamet kopması ise:
Bir anda bir gezegen veya bir kuyruklu yıldızın; onları, şoförsüz, direksiyonsuz, adeta yakıtsız döndüren Rabbimizin emri ile Dünya misafirhanemize çarpması, bu hanemizi harap edebilir: On senede yapılan sarayın bir dakikada harap olması gibi...Rabbimiz yeniden dirilmeye iman edip öyle yaşayanlardan eylesin hepimizi.
Halil KÖPRÜCÜOĞLU
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.