BURSA ’YI DEĞİL BİR MEDENİYETİ ÖLDÜRDÜK !
<p><span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Her şehrin kendisine göre seyir tepeleri vardır. Ya yakınlardaki yüksek bir dağın zirvesi, ya koca bir tepenin üstü, ya da eski bir kalenin burçları gibi.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Bursa, seyir noktaları itibariyle zengin bir şehirdir. İnsanı bir uçurum gibi çeken Uludağ’daki Bakacak noktası belki en güzelidir ama uzaklığı sebebiyle bu güzelliği ancak dağın o bölgesine çıkanlar yaşar.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Şehrin sırtını yasladığı dağ da bir çok noktada şehrin seyrine imkân verir. Ancak en belli başlı yakın noktalar Tophan, Yeşil, Emirsultan ve Yıldırım olarak zikredilebilir.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">1979’da geldiğim şehir, asırlar öncesinden kalma bir hayatın hâtırılarını henüz unutmamıştı. Ulu çınarları, suyu akan sebilleri, câmileri ve ahşap evleri ile eski bir zamanı yaşıyordu. Günlük zaman akışının yanı başında daha büyük, daha ürpertici ama daha sessiz bir nehir gibi eski bir zaman da akıp duruyordu.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Savaşların, cenk meydanlarının, eski aşkların, evliya menkıbelerinin iç içe, sarmaş dolaş yaşadığı bu şehri çok sevmiştim. Hazindir ki, bu tarih şehri, kadim hayat ve medeniyetimizin bu sembol şehri, kırk yıl zarfında tanınmaz hâle geldi.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Şehre ilk geldiğim yıllarda, hangi hâkim tepeden bakarsanız bakınız avuçlayabildiğiniz eski birkaç mahalle ve sonrasında uçsuz bucaksız uzayıp giden yemyeşil bir ovadan ibaretti Bursa… Yılın her mevsiminde ovanın yetiştirdiği yüzlerce meyve ve sebzenin ferahlatıcı kokusu yayılırdı şehre.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Sonra şuursuzluğumuzla aynı zamanda şehrin ayakları önünde zengin bir zahire ambarı gibi duran ovayı beton blokları ile doldurduk. Beraberinde tarihin çehresine, göğsüne çakılmış kazıklar gibi duran yüksek binalar boy atmaya başladı.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ve nihayet şeytanın şâkirdliğini temsil eder gibi, şehrin en merkezi, en hayatî yerine TOKİ adıyla hiçbir düşmanın yapmayacağı bir felâketi yaşattık şehre. Ulu Câmi ile Orhan Câmiinin arasında kalan Koza Han ve kapalı çarşının önüne Çin seddi gibi gerilen bu heyula bloklar, şehrin silüetini tamamen öldürdü. </span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Artık nereden bakarsanız bakınız, sadece bu Allah’ın belâsı şekilsiz, ucube, zebellah gibi binaları görüyorsunuz.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Aşağıdaki resimlerde gördüğünüz kareleri Uludağ Bakacak, Tophane ve Üftade Tekyesi’nde çekmiştim.</span></p>
Ekleme
Tarihi: 13 Ekim 2019 - Pazar
BURSA ’YI DEĞİL BİR MEDENİYETİ ÖLDÜRDÜK !
<p><span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Her şehrin kendisine göre seyir tepeleri vardır. Ya yakınlardaki yüksek bir dağın zirvesi, ya koca bir tepenin üstü, ya da eski bir kalenin burçları gibi.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Bursa, seyir noktaları itibariyle zengin bir şehirdir. İnsanı bir uçurum gibi çeken Uludağ’daki Bakacak noktası belki en güzelidir ama uzaklığı sebebiyle bu güzelliği ancak dağın o bölgesine çıkanlar yaşar.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Şehrin sırtını yasladığı dağ da bir çok noktada şehrin seyrine imkân verir. Ancak en belli başlı yakın noktalar Tophan, Yeşil, Emirsultan ve Yıldırım olarak zikredilebilir.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">1979’da geldiğim şehir, asırlar öncesinden kalma bir hayatın hâtırılarını henüz unutmamıştı. Ulu çınarları, suyu akan sebilleri, câmileri ve ahşap evleri ile eski bir zamanı yaşıyordu. Günlük zaman akışının yanı başında daha büyük, daha ürpertici ama daha sessiz bir nehir gibi eski bir zaman da akıp duruyordu.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Savaşların, cenk meydanlarının, eski aşkların, evliya menkıbelerinin iç içe, sarmaş dolaş yaşadığı bu şehri çok sevmiştim. Hazindir ki, bu tarih şehri, kadim hayat ve medeniyetimizin bu sembol şehri, kırk yıl zarfında tanınmaz hâle geldi.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Şehre ilk geldiğim yıllarda, hangi hâkim tepeden bakarsanız bakınız avuçlayabildiğiniz eski birkaç mahalle ve sonrasında uçsuz bucaksız uzayıp giden yemyeşil bir ovadan ibaretti Bursa… Yılın her mevsiminde ovanın yetiştirdiği yüzlerce meyve ve sebzenin ferahlatıcı kokusu yayılırdı şehre.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Sonra şuursuzluğumuzla aynı zamanda şehrin ayakları önünde zengin bir zahire ambarı gibi duran ovayı beton blokları ile doldurduk. Beraberinde tarihin çehresine, göğsüne çakılmış kazıklar gibi duran yüksek binalar boy atmaya başladı.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Ve nihayet şeytanın şâkirdliğini temsil eder gibi, şehrin en merkezi, en hayatî yerine TOKİ adıyla hiçbir düşmanın yapmayacağı bir felâketi yaşattık şehre. Ulu Câmi ile Orhan Câmiinin arasında kalan Koza Han ve kapalı çarşının önüne Çin seddi gibi gerilen bu heyula bloklar, şehrin silüetini tamamen öldürdü. </span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Artık nereden bakarsanız bakınız, sadece bu Allah’ın belâsı şekilsiz, ucube, zebellah gibi binaları görüyorsunuz.</span><br />
<br />
<span style="color:rgb(34, 34, 34); font-family:arial,helvetica,sans-serif; font-size:small">Aşağıdaki resimlerde gördüğünüz kareleri Uludağ Bakacak, Tophane ve Üftade Tekyesi’nde çekmiştim.</span></p>
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.