Kürşat Şahin YILDIRIMER
Köşe Yazarı
Kürşat Şahin YILDIRIMER
 

BAĞIMLI KİŞİLİK BOZUKLUĞU

BAĞIMLI KİŞİLİK BOZUKLUĞU Bağımlılık, bireyin bir maddeye ya da nesye sosyal hayatını, hayati fonksiyonlarını yitirecek kadar düşkün olmasıdır. İnsanın hayatını devam ettirebilmesi için gerekli temel içgüdüleri vardır: Üreme, beslenme ve kendini koruma-saldırganlık... Bu üç temel #içgüdünün en önemli alameti farikası, tatmin edilmesinin insan için aynı zamanda büyük bir zevk kaynağı, bu eylemlerin yapıldığı zaman bireyin #stres aksında bir baskılanma olması, yani stresinin yatışmasıdır. Burada, saldırganlığın insan için bir hedonist-haz verici aktivite olarak sınıflanması şaşırtıcıdır. Fakat, hem dayak atmak hem de dayak yemek hedonist bir aktivite olabilmektedir.   Karşıdakine şiddette bulunmak nöronal devreler tarafından ''haz'' duygusunu açığa çıkarabildiği gibi, acı da bir tür haz halini alabilir. NOT: Fight Club. Dayak atmanın da, dayak yemenin de, hedonist, bağımlılık yapan bir aktiviteye dönüşebildiğini gösteren en güzel film örneği. Haz alma duyusunun kaynağı dopamin, beyindeki nörokimyasal sürecin bir alt basamağında norepinefrine çevriliyor. Norepinefrin ise hiddet ve saldırganlıktan sorumludur. Yani, haz ve #hiddet kolayca birbirne dönüşebilen duygulardır. Hiddetlenen bir birey karşısındaki bir bireye şiddet gösterdiği zaman haz aldığı gibi, şiddete maruz kalan bir birey de karşısındakine hiddetlenerek bir ödülün peşine düşmektedir, ki bu da bir hazdır.   Haz duygularımız beynin limbik sistemi içerisinde, striatum olarak anılan bölgeden yöneltilmektedir. Striatum da en hedonist-haz alan yeri ''accumbens''tir. İnsanlar birtakım kimyasallar vasıtasıyla haz almayı öğrenmiş ve temel #içgüdüleri dışındaki suni yollarla da hedonist devrleri aktive etmiştir. Fakat haz elde etmek için kullanılan kimyasalların yarattığı haz birbirinden farklıdır. İnsan haz hiyerarşisinin en tepe noktası, orgazm sırasında alınan hazdır. İnsanın pik noktası burasıdır. Bu pik noktanın sebebi mümkün olan en yüksek seviyede #endorfin ve dopamin salımıdır. Orgazm sırasında yüksek miktarda salınan endorfin ve oksitosin yoğun bir hazza vesile olur. Oksitosin aynı zamanda bireyin #cinsel partnerine güvenmesine, bağlanmasına ve onu bir risk kaynağı olarak algılamamasını sağlar. Her bireyin genetiği ve vücudunun protein yapısı birbirinden farklı olduğu için, vücuda dışarıdan alınan kimyasal maddelere her bir bünyenin duyarlılığı ve buna bağlı olarak oluşması muhtemel bağımlılık dereceleri farklıdır. Her eylemin ardında yalnızca bir güdünün ya da birlikte bir çok güdünün rol oynadığını dikkate aldığımızda Logo Terapi ve Emdr’nin, güçlü bir motivasyon değerine sahip olduğu ortaya çıkmakta. Rahatsızlık verici olaylar beyinde izole olmuş bir anı ağında depolanabilir. Bu durum kişinin psikolojik olarak sağlıklı olmasını engeller. Eski malzeme defalarca tetiklenir durur. Bu durumu çözmek için ihtiyacınız olan bilgi beynin başka bir yerinde, başka bir ağdır. Balıkçıların hayatlarının yarısını karada geçirmesinin sebebi ağ temizlemesidir. Nereye atılırsa atılsınlar, ağ gözlerini tıkayan her türlü atık, döküntü ve balçık toplanır ve deniz yosunları ağ iplerinin her yanına dolanır. Bunlar zamanla ağı aşındırarak delikler ve sızıntıya neden olan açıklıkları oluşturur. Müdahale edilmediği takdirde, çok geçmeden tüm ağ kullanılmaz hale gelir. Beyin de akson ve sinapslardan oluşmuş bir ağdır ve düşünce okyanusuna atıldıkça ne yazık ki hasar ve aşınmaya maruz kalır. EMDR “Göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işlenme”ye başlandığında bu iki ağ birbirine bağlanıp, yeni bilgi zihne girip eski sorunlar çözülebilmektedir. Sevgiyle kalın Doç.Dr. Kürşat Şahin YILDIRIMER St Clements University Öğretim Üyesi Kaynakçalar: Neuroscience of Clinical Psychiatry Prof.Dr.Oytun ERBAŞ
Ekleme Tarihi: 14 Mart 2022 - Pazartesi

BAĞIMLI KİŞİLİK BOZUKLUĞU

BAĞIMLI KİŞİLİK BOZUKLUĞU Bağımlılık, bireyin bir maddeye ya da nesye sosyal hayatını, hayati fonksiyonlarını yitirecek kadar düşkün olmasıdır. İnsanın hayatını devam ettirebilmesi için gerekli temel içgüdüleri vardır: Üreme, beslenme ve kendini koruma-saldırganlık... Bu üç temel #içgüdünün en önemli alameti farikası, tatmin edilmesinin insan için aynı zamanda büyük bir zevk kaynağı, bu eylemlerin yapıldığı zaman bireyin #stres aksında bir baskılanma olması, yani stresinin yatışmasıdır. Burada, saldırganlığın insan için bir hedonist-haz verici aktivite olarak sınıflanması şaşırtıcıdır. Fakat, hem dayak atmak hem de dayak yemek hedonist bir aktivite olabilmektedir.   Karşıdakine şiddette bulunmak nöronal devreler tarafından ''haz'' duygusunu açığa çıkarabildiği gibi, acı da bir tür haz halini alabilir. NOT: Fight Club. Dayak atmanın da, dayak yemenin de, hedonist, bağımlılık yapan bir aktiviteye dönüşebildiğini gösteren en güzel film örneği. Haz alma duyusunun kaynağı dopamin, beyindeki nörokimyasal sürecin bir alt basamağında norepinefrine çevriliyor. Norepinefrin ise hiddet ve saldırganlıktan sorumludur. Yani, haz ve #hiddet kolayca birbirne dönüşebilen duygulardır. Hiddetlenen bir birey karşısındaki bir bireye şiddet gösterdiği zaman haz aldığı gibi, şiddete maruz kalan bir birey de karşısındakine hiddetlenerek bir ödülün peşine düşmektedir, ki bu da bir hazdır.   Haz duygularımız beynin limbik sistemi içerisinde, striatum olarak anılan bölgeden yöneltilmektedir. Striatum da en hedonist-haz alan yeri ''accumbens''tir. İnsanlar birtakım kimyasallar vasıtasıyla haz almayı öğrenmiş ve temel #içgüdüleri dışındaki suni yollarla da hedonist devrleri aktive etmiştir. Fakat haz elde etmek için kullanılan kimyasalların yarattığı haz birbirinden farklıdır. İnsan haz hiyerarşisinin en tepe noktası, orgazm sırasında alınan hazdır. İnsanın pik noktası burasıdır. Bu pik noktanın sebebi mümkün olan en yüksek seviyede #endorfin ve dopamin salımıdır. Orgazm sırasında yüksek miktarda salınan endorfin ve oksitosin yoğun bir hazza vesile olur. Oksitosin aynı zamanda bireyin #cinsel partnerine güvenmesine, bağlanmasına ve onu bir risk kaynağı olarak algılamamasını sağlar. Her bireyin genetiği ve vücudunun protein yapısı birbirinden farklı olduğu için, vücuda dışarıdan alınan kimyasal maddelere her bir bünyenin duyarlılığı ve buna bağlı olarak oluşması muhtemel bağımlılık dereceleri farklıdır. Her eylemin ardında yalnızca bir güdünün ya da birlikte bir çok güdünün rol oynadığını dikkate aldığımızda Logo Terapi ve Emdr’nin, güçlü bir motivasyon değerine sahip olduğu ortaya çıkmakta. Rahatsızlık verici olaylar beyinde izole olmuş bir anı ağında depolanabilir. Bu durum kişinin psikolojik olarak sağlıklı olmasını engeller. Eski malzeme defalarca tetiklenir durur. Bu durumu çözmek için ihtiyacınız olan bilgi beynin başka bir yerinde, başka bir ağdır. Balıkçıların hayatlarının yarısını karada geçirmesinin sebebi ağ temizlemesidir. Nereye atılırsa atılsınlar, ağ gözlerini tıkayan her türlü atık, döküntü ve balçık toplanır ve deniz yosunları ağ iplerinin her yanına dolanır. Bunlar zamanla ağı aşındırarak delikler ve sızıntıya neden olan açıklıkları oluşturur. Müdahale edilmediği takdirde, çok geçmeden tüm ağ kullanılmaz hale gelir. Beyin de akson ve sinapslardan oluşmuş bir ağdır ve düşünce okyanusuna atıldıkça ne yazık ki hasar ve aşınmaya maruz kalır. EMDR “Göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işlenme”ye başlandığında bu iki ağ birbirine bağlanıp, yeni bilgi zihne girip eski sorunlar çözülebilmektedir. Sevgiyle kalın Doç.Dr. Kürşat Şahin YILDIRIMER St Clements University Öğretim Üyesi Kaynakçalar: Neuroscience of Clinical Psychiatry Prof.Dr.Oytun ERBAŞ
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.