Mesut BALYEMEZ
Köşe Yazarı
Mesut BALYEMEZ
 

İKTİDAR OLMAK DEĞİL MÜKTEDİR OLMAK.

İKTİDAR OLMAK DEĞİL MÜKTEDİR OLMAK. Cumhuriyetin ilanından bugüne dek onlarca Hükümet kuruldu. Seçimle ya da darbeyle veyahut küçük müdahalelerle Hükümetler, İktidarlar değişti. Sağ gitti Sol geldi Sol gitti Sağ geldi. Ama, sağ cenah olarak bilinen Müslüman ve Muhafazakar kesim birçok kez İktidar olmasına rağmen asla Müktedir olamadı. Hep azınlık, çoğunluğa hükmetti. İnönü’nün tabiri ile ortanın sağı olarak adlandırılan kesim ilk olarak 1950 seçimleri ile iktidar oldu. Adnan Menderes’in idamı ile sonuçlanan 1960 darbesine kadar geçen 10 yıllık süreçte Ülkede iktisadi ve ticari alanda birçok yenilikler yapılmasına rağmen Demokrat Parti iktidarı da Müktedir olamadı. Vesayet kılıcı sürekli üzerlerindeydi. Sağ Cenahın temsilcileri 70’li yıllarda CGP, AP, MC (AP ve MSP, CGP ile MHP) Hükümetleri, 80 ve 90’lı yıllarda da Anavatan Partisi, Doğruyol Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve Refah Partisi tek başlarına veya koalisyon Hükümetleri ile iktidara geldiler ama ne yazık ki onlarda Müktedir olamadı. Özellikle 28 Şubat dönemi hem Demokrasinin hem de sağ cenahın yüz karasıdır. Maalesef sağ cenah 28 şubatta iyi bir sınav verememiştir. Bugün AK Parti iktidarında pastadan Ranttan faydalanmaya çabalayan, köşe kapmaya uğraşan Onlarca Dini vakıf, Dernek, Cemiyet o günlerde üç maymunu oynadılar. Rahmetlik Erbakan Hoca boncuk boncuk terlerken onlar namazı bile gizli saklı kıldılar. 15 Temmuz’da Sayın Cumhurbaşkanımız ve bir avuç Milliyetçi vatanperver Ordu mensubu olmasaydı inanın fetö örgütü kalkıştığı işi bitirirdi. Çok şükür ki Sağduyulu vatandaşlarımızın da yardımı ile hain kalkışma bastırıldı. 15 Temmuz gecesi sabaha dek evinde saklananlar, sesi çıkmayanlar 16 Temmuz sabahı Bülbül kesildi. O gece sabaha dek canı pahasına sokakta olanlarsa geride kaldı. Yaklaşık 20 Yıllık AK Parti iktidarında dahi ben sağ cenahın müktedir olduğuna inanmıyorum. Korkak Siyasetçiler ve korkak Bürokratlar koltuğunu korumak veya kaptığı rantı kaybetmemek adına ılıman bir politika gütmekteler. Sağa bakıyorsunuz fetö bulaşığı, sola bakıyorsunuz Dinden imandan uzak yöneticiler. Kim atadı ya da atattı diye bakıyorsunuz arkasında mutlaka mütedeyyin ve muhafazakar yöneticiler/siyasetçiler çıkıyor. Neden? Diye soruyorsunuz. Adalet, Liyakat, Ehliyet vs deyip çıkıyorlar. Külliyen yalan ya korkuyorlar, yada düzenleri bozulmasın diye yapıyorlar… Peki kardeşim hiç Mütedeyyin bulamadın da bunu mu atadın? Diye soruyorsun Ona da cevap yok. Memlekette adam kıtlığı mı var? Korkak zihniyetin tezahürü işte. Bizim Cenahta Müteahhitliğe alıştı kim takar Mücahitliği. Yarın iktidar değişirse korkusundan kurtulamadılar. Yahu değişirse değişsin altında bir koltuğun var nasıl olsa bir gün gidecek canın gibi. Bari dik dur bari adam gibi yönet. Sadece Bürokratımı öyle.. Hayır Siyasetçisi de öyle. Hep Yarın korkusu var. Madem korkuyorsun orada ne işin var oda ayrı. Geçmişte Milli Eğitimde okullara Müdür atamaları yapılırken bir okula sosyal medyada boy boy içkili resimlerini paylaşan bir Hanım Müdür olarak atanmıştı. Bu atamaya şaşırmıştım. Yetkili Sendikadan Başkan Yardımcısını arayıp “Bu atamaları kim yaptı” dediğimde “Abi Referansı kim biliyormusun” diye sordu. “Kim” dediğimde “İktidar Partisinin falanca Milletvekili” dedi. Şimdi ben daha ne diyeyim ki. Düşünüyorum acaba sol cenah iktidar olsaydı sosyal medyasında zihniyetini açıkça paylaşan Mütedeyyin birini Müdür olarak atarmıydı? Cevap bulamıyorum. Geçmişte atamaları eleştirilen bir Adalet Bakanı “Bizimkileri atamayıp ta Şunlardan mı atayacağım” demişti. Adamı tebrik ediyorum. Yaşıyorsa elini öperim böyle adamın. Niye davasına sadık. Davasının peşinde. Keşke Bizim Mütedeyyin erkekler, onarın kadınları kadar cesur olsalardı. Bir avuç zihniyet hala çoğunluğa hükmediyor. Bizimkiler de korkudan onların dediklerini yapıyorlar. AK Parti iktidarında 2008 yılında Türbanlı Öğrencileri Derse almayan Dekanı Eğitim iş kolundaki bir sendikacı olarak eleştirdim diye yargılanıyorum. Üniversitede Cuma namaz vaktine ders koymayın diye başvurularıma olumsuz cevap veren Rektör yardımcısını eleştirdim diye bilmem kaç yıl ile yargılanıyorum. Ne demişim “Piyon” demişim “Yaltakçı” demişim “28 Şubatçı” demişim. Yahu bugün bu sözleri siyasette kullanmayan mı var? Kim piyon dedi diye hakkında dava açıldı. Ben duymadım duyan varsa söylesin. Bu suçlardan yargılanmak benim için onur ama mütedeyyin camia içinde ayıptır. Şimdi Üniversitelerde başörtüsü yasağı 28 Şubat ile başladı. Bunu uygulayana ne diyeyim. Başörtüsünün Allah’ın emri olduğuna inanan biri olarak kızlarımızın Eğitim hakkını engelleyen birine Çiçek verecek halim yok. Peki kaç Müslüman, kaç siyasetçi bana arka çıkıyor. Hiç…Çıkmasınlar ne Gam Siz korkmaya devam edin. Başımıza daha çok 28 Şubat, 15 Temmuz gelir. Allah sonumuz hayr eylesin. Unutmayalım ki, Müslümanın dostu ancak Müslümandır. Eba Müslim Horasani ne demiş “Onlar, zarar vermeyeceklerinden emin oldukları için dostlarını kendilerinden uzak tuttular. Kendilerine bağlamak ve kazanmak içinde düşmanlarını yakınlaştırdılar. Yakınlaştırılan düşman dost olmadı. Ama uzaklaştırılan dost düşman oldu. Herkes düşman safında birleşince yıkılmaları mukadder oldu.” Biz korktukça ve bizden olmayanları Dost edinmeye çalıştıkça daha çok kaybederiz. Sağlıcakla. Mesut BALYEMEZ 05305164000 Mesutb44 @mail.com
Ekleme Tarihi: 20 Eylül 2021 - Pazartesi

İKTİDAR OLMAK DEĞİL MÜKTEDİR OLMAK.

İKTİDAR OLMAK DEĞİL MÜKTEDİR OLMAK. Cumhuriyetin ilanından bugüne dek onlarca Hükümet kuruldu. Seçimle ya da darbeyle veyahut küçük müdahalelerle Hükümetler, İktidarlar değişti. Sağ gitti Sol geldi Sol gitti Sağ geldi. Ama, sağ cenah olarak bilinen Müslüman ve Muhafazakar kesim birçok kez İktidar olmasına rağmen asla Müktedir olamadı. Hep azınlık, çoğunluğa hükmetti. İnönü’nün tabiri ile ortanın sağı olarak adlandırılan kesim ilk olarak 1950 seçimleri ile iktidar oldu. Adnan Menderes’in idamı ile sonuçlanan 1960 darbesine kadar geçen 10 yıllık süreçte Ülkede iktisadi ve ticari alanda birçok yenilikler yapılmasına rağmen Demokrat Parti iktidarı da Müktedir olamadı. Vesayet kılıcı sürekli üzerlerindeydi. Sağ Cenahın temsilcileri 70’li yıllarda CGP, AP, MC (AP ve MSP, CGP ile MHP) Hükümetleri, 80 ve 90’lı yıllarda da Anavatan Partisi, Doğruyol Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve Refah Partisi tek başlarına veya koalisyon Hükümetleri ile iktidara geldiler ama ne yazık ki onlarda Müktedir olamadı. Özellikle 28 Şubat dönemi hem Demokrasinin hem de sağ cenahın yüz karasıdır. Maalesef sağ cenah 28 şubatta iyi bir sınav verememiştir. Bugün AK Parti iktidarında pastadan Ranttan faydalanmaya çabalayan, köşe kapmaya uğraşan Onlarca Dini vakıf, Dernek, Cemiyet o günlerde üç maymunu oynadılar. Rahmetlik Erbakan Hoca boncuk boncuk terlerken onlar namazı bile gizli saklı kıldılar. 15 Temmuz’da Sayın Cumhurbaşkanımız ve bir avuç Milliyetçi vatanperver Ordu mensubu olmasaydı inanın fetö örgütü kalkıştığı işi bitirirdi. Çok şükür ki Sağduyulu vatandaşlarımızın da yardımı ile hain kalkışma bastırıldı. 15 Temmuz gecesi sabaha dek evinde saklananlar, sesi çıkmayanlar 16 Temmuz sabahı Bülbül kesildi. O gece sabaha dek canı pahasına sokakta olanlarsa geride kaldı. Yaklaşık 20 Yıllık AK Parti iktidarında dahi ben sağ cenahın müktedir olduğuna inanmıyorum. Korkak Siyasetçiler ve korkak Bürokratlar koltuğunu korumak veya kaptığı rantı kaybetmemek adına ılıman bir politika gütmekteler. Sağa bakıyorsunuz fetö bulaşığı, sola bakıyorsunuz Dinden imandan uzak yöneticiler. Kim atadı ya da atattı diye bakıyorsunuz arkasında mutlaka mütedeyyin ve muhafazakar yöneticiler/siyasetçiler çıkıyor. Neden? Diye soruyorsunuz. Adalet, Liyakat, Ehliyet vs deyip çıkıyorlar. Külliyen yalan ya korkuyorlar, yada düzenleri bozulmasın diye yapıyorlar… Peki kardeşim hiç Mütedeyyin bulamadın da bunu mu atadın? Diye soruyorsun Ona da cevap yok. Memlekette adam kıtlığı mı var? Korkak zihniyetin tezahürü işte. Bizim Cenahta Müteahhitliğe alıştı kim takar Mücahitliği. Yarın iktidar değişirse korkusundan kurtulamadılar. Yahu değişirse değişsin altında bir koltuğun var nasıl olsa bir gün gidecek canın gibi. Bari dik dur bari adam gibi yönet. Sadece Bürokratımı öyle.. Hayır Siyasetçisi de öyle. Hep Yarın korkusu var. Madem korkuyorsun orada ne işin var oda ayrı. Geçmişte Milli Eğitimde okullara Müdür atamaları yapılırken bir okula sosyal medyada boy boy içkili resimlerini paylaşan bir Hanım Müdür olarak atanmıştı. Bu atamaya şaşırmıştım. Yetkili Sendikadan Başkan Yardımcısını arayıp “Bu atamaları kim yaptı” dediğimde “Abi Referansı kim biliyormusun” diye sordu. “Kim” dediğimde “İktidar Partisinin falanca Milletvekili” dedi. Şimdi ben daha ne diyeyim ki. Düşünüyorum acaba sol cenah iktidar olsaydı sosyal medyasında zihniyetini açıkça paylaşan Mütedeyyin birini Müdür olarak atarmıydı? Cevap bulamıyorum. Geçmişte atamaları eleştirilen bir Adalet Bakanı “Bizimkileri atamayıp ta Şunlardan mı atayacağım” demişti. Adamı tebrik ediyorum. Yaşıyorsa elini öperim böyle adamın. Niye davasına sadık. Davasının peşinde. Keşke Bizim Mütedeyyin erkekler, onarın kadınları kadar cesur olsalardı. Bir avuç zihniyet hala çoğunluğa hükmediyor. Bizimkiler de korkudan onların dediklerini yapıyorlar. AK Parti iktidarında 2008 yılında Türbanlı Öğrencileri Derse almayan Dekanı Eğitim iş kolundaki bir sendikacı olarak eleştirdim diye yargılanıyorum. Üniversitede Cuma namaz vaktine ders koymayın diye başvurularıma olumsuz cevap veren Rektör yardımcısını eleştirdim diye bilmem kaç yıl ile yargılanıyorum. Ne demişim “Piyon” demişim “Yaltakçı” demişim “28 Şubatçı” demişim. Yahu bugün bu sözleri siyasette kullanmayan mı var? Kim piyon dedi diye hakkında dava açıldı. Ben duymadım duyan varsa söylesin. Bu suçlardan yargılanmak benim için onur ama mütedeyyin camia içinde ayıptır. Şimdi Üniversitelerde başörtüsü yasağı 28 Şubat ile başladı. Bunu uygulayana ne diyeyim. Başörtüsünün Allah’ın emri olduğuna inanan biri olarak kızlarımızın Eğitim hakkını engelleyen birine Çiçek verecek halim yok. Peki kaç Müslüman, kaç siyasetçi bana arka çıkıyor. Hiç…Çıkmasınlar ne Gam Siz korkmaya devam edin. Başımıza daha çok 28 Şubat, 15 Temmuz gelir. Allah sonumuz hayr eylesin. Unutmayalım ki, Müslümanın dostu ancak Müslümandır. Eba Müslim Horasani ne demiş “Onlar, zarar vermeyeceklerinden emin oldukları için dostlarını kendilerinden uzak tuttular. Kendilerine bağlamak ve kazanmak içinde düşmanlarını yakınlaştırdılar. Yakınlaştırılan düşman dost olmadı. Ama uzaklaştırılan dost düşman oldu. Herkes düşman safında birleşince yıkılmaları mukadder oldu.” Biz korktukça ve bizden olmayanları Dost edinmeye çalıştıkça daha çok kaybederiz. Sağlıcakla. Mesut BALYEMEZ 05305164000 Mesutb44 @mail.com
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.