İLETİŞİMDE FARKINDALIK

İLETİŞİMDE FARKINDALIK Çocuğa söylenen söz onun duygu dünyasını şekillendiren güçlü bir etkendir. Söz gerçekten bir büyüdür, bir kişiye çocukluk yıllarında nasıl hitap edildiyse yetişkin olduğunda da kendisi öyle hitap eder. Söz kişinin bir parçasıdır ve çocuklukta elde edilir. Kur'an-ı Kerim'de İsra Suresi 53; "İman eden kullarıma söyle: “En güzel olan (söz)ü söylesinler.” "Çünkü şeytan aralarına fesat (ve kavga) sokar. Şeytan şüphesiz, insana apaçık bir düşmandır." Yunus Emre`nin ; "Söz ola kese savaşı söz ola bitire başı Söz ola ağılı aşı bal ile yağ ede bir söz".. de olduğu gibi. Bir kişinin konuşma tarzına bakıp çocukluk yıllarında onun kendisine nasıl hitap edildiğinin ipuçlarını bulabiliriz. Zira çocukluktaki çocukla konuşma tarzı onun kişiliğini belirleyen önemli etkenlerdendir. Birincisi emir kipi ile iletişim; Çocuklara emir cümleleri kullanarak" yemeğini yesene" dur! "kalk yatsana" gibi kontrolsüz bir iletişim yani baskın ortamda çocukluk yılları geçmiş kimseler yetişkinlik yıllarında da bunu sürdürme çabasındadır. Böylesi kişiler rica ederek konuşmayı çocuk da olsa onun düşüncelerinin ayrı bir dünyasının olduğunu anlayamazlar, baskın ortamda yetişen kişilerin en temel hissi değersizlik hissidir. Böylesi kimseler yakın çevresinde buyurgan, emredici, isteği olmayınca kızgın, öfkeli sosyal yaşamda ise konuşkan sevimli sempatiktir, İkincisi ise olabilirlik cümleleri Çocuğu başkalarının yönetimi altına girmeye teşvik eder. Böylesi çocuklar sorumluluk almaktan çekinir, yanlış yapacağı kaygısı taşırlar bunlar vererek dost olmaya, sorun çıkarmadan bir kenarda yaşamaya müsait olurlar. "Kaşık böyle de tutulabilir"." tatlı sonrada yenilebilir.".v.b. Üçüncü olarak varlığını kabul edilen çocuklar için anahtar cümlemiz, "İstersen" ile başlayan cümlelerdir. Bu kimseler dışlanmadan doğru ya sevk edilmiş olur. Son olarak fırsat verici iletişim, Çocuk aktif yetişkin pasif bir dil kullanır böylelikle çocuğun kendini kaygısızca ortaya koyabilmesine fıtri yapısına fırsat verilmiş olur "Bir de böyle denesek, nasıl olur acaba? gibi soruları yetişkin çocuğa sormalı, problemleri konuşarak çözme becerisinin olduğu, nezaket ortamının gelişim fırsatlarının tanındığı bir iletişim dilini kullanmalıyız. Farkındalık seviyesi düşük bir aile içinde yetişen kişilerin problem çözmek için kullandıkları yöntem ise; sözel şiddettir. Bundan dolayı söz bir büyüdür. Çocuğa nasıl hitap edilirse çocuk öyle olur. Tatlı bir hayat tadı olan cümlelerle mümkün hoşçakalın. Mümin Çöpür