KURTULUŞA GAZZE'DEN YOL(A)ÇIK

  KURTULUŞA GAZZE'DEN YOL(A)ÇIK Canım yanıyor ,en çok da canlar yitip giderken Uygar(!)dünyamızın medeniyet rüyasına kanışımızdan ,uslanmayan saflığımızdan,her seferinde olmayacak hayallere inanışımızdan... Canlarımız oluk oluk kanarken ,benim de canım yaralanıyor..... Peygamberleri bile şehit eden guruhun insan olabilme ihtimaline bel bağlayışımızdan ,için için hayıflanıyorum ... Nebiler nebisi, bir müslüman bir delikten iki defa ısırılmaz demişken, Alemi İslam olarak garibanlığımıza yanıyorum... Kudusü ,miracın durağı Aksa'yı, yetim bırakışımıza ağlıyorum ..İnsan ne ise, âlemi de öyle bilir düsturunca, hep iyi niyetli oluşlarımızın bedelini ödemekten yoruluyorum... Ümmeti Muhammed kan ağlarken dünyaya dalmaktan,yapmak istediklerimi tam yapamamaktan , küçücük emeller peşinde koşarken buyük imtihanı unutmaktan , hayatın bitmeyen kailesiyle ömür tüketmekten utanıyorum... İmanları ile destanlar yazan ecdadın, kahraman dedelerin torunlarını, İçimizdeki imanlı (!)belki de imansızları her geçen gün artarak görmekten ,yozlaşan kaybolan toplumuma karşı yetersiz kalışlarımızdan hicap ediyorum... Dünyanın bilmem neresinden  vicdanı olan gayrimüslimlerin, bilmem  ne (?) istlerin gayretini, haykırışını , gözyaşlarını  gördükçe bir yanım heyecanlanıyor, umutla doluyorum.. Bir yandan da nerede bizimkiler nerede benim duyarlı milletim , nerede gözüyaşlı ümmetim diyerek, bir de onların ardından  ağıtlar  yakıp ağlıyorum... Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdular: “Mü’minin mü’mine karşı durumu, bir parçası diğer parçasını sımsıkı kenetleyip tutan binalar gibidir.” Hz. Peygamber bunu açıklamak için, iki elinin parmaklarını birbiri arasına geçirerek kenetledi.(1) Hakiki mü'minler  her daim birbirlerini destekler birbirlerinden güç alırlar, hatta namaz kılarlarken (daha faziletlidir) birlik-cemaat içerisindedirler. Hayatın her kademesinde  yalnız değillerdir, bir sahip çıkanları vardır.Gerçi, diline dinine bakmaz İSLAM... İnsanmış hayvanmış farketmez, yaratılanı Yaratandan ötürü seven sahip çıkandır mümin... Kimse kimsenin ardından  atıp tutamaz , kalp kıramaz, büyüklerine  öf bile diyemez, gizli açık  kötü davranış sergileyemez, sui zanda bile bulunamaz mümin ..İslam fakirseniz zenginden alıp size verir... Mümin  mümini  canı gibi aziz bilir , çünkü kendisi için istemediğini kardeşi  için de istemeyendir. Sıkıntısı varsa giderir , gerekirse ekmeğini bölüşür  yatak verir yorgan verir. Mümin  komşusu aç iken tok yatamayandır... Ve hayat  bir imtihandır mümin için...Sınavın sonucunun Cennet olduğu bir imtihan.. '' Görmüyorlar mı ki her yıl bir veya iki defa musibetlerle sınanıyorlar..''.(Tövbe 126) Evet efendimizin ifadesiyle müminin zindanı kafirin cennetidir Dünya... Efendimizin ifadeleriyle: “Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.” ( 2) Bugünlerde    kardeşlerimiz sıkıntı  içerisinde  kıvranıyor, başlarından yağmur gibi bombalar yağıyor, açlık, susuzluk kol geziyor, anneler evlatlarını parça parça topluyor,dünya sessiz üç maymunu oynuyor,kalpleri taşlardan katı cehennem odunları merhamet etmiyor, Gazze yanıyor Kudüs ağlıyor.... Tam yüz sene önce, yokluğun kimsesizliğin kucağına atılmışken ,bizlerin de yardımına yine kardeşlerimiz koşmuştu ...Gazze'den Kudüs'ten gelip Çanakkale'de şehadet şerbetini içenlerimiz , müslüman kardeşleri sıkıntıda iken ellerinde ne varsa verenlerimiz , zînetlerini düşünmeden çıkarıp Türk kardeşlerine gönderen kadınlarımız kızlarımız vardı... Hatta daha geçen sene bunca yokluğa rağmen ,okullarında Türkiye'deki depremde zarar gören kardeşlerine yardımlar toplayan yiğit Filistinli yavrularımız vardı ...Vardı diyorum belki de bir çoğu şehitlikle şereflendiler... Uzaktan üzülmek yeter mi ?Anıp geçmek ! Uzaktan sevmekten farksız. Platonik bir sevda mı bizimkisi ... Dua orduları ile nice fetihler kazanan millet!Dualarımız nerede? Ne için dua edemiyoruz,dua en güçlü silah değilmiydi , belki gidemiyoruz dualarımız da  mı gidemez ? Hacet namazları kılamaz mıyız? Secdelerde ağlayamaz mıyız?  Belki birilerinin duasıdır "melek ordularını" indirecek... Belki senin yardımlarındır bereketi coşturacak! Kapıları yolları açacak! Ya da satın almayarak, güçlerini bitirdiğin ürünlerdir onların belini kıracak! Bir de, Kudüs ağlarken birileri gülüyor içinde küçük bir üzüntü  dahi  hissetmiyor hatta yeri geliyor,çıkarları uğruna, Yahudilerin safına geçip parmak sallıyor, onlar da insan deyip hümanist oluyor kendince...Güçlünün, arkası kollananın yanında durarak haklılık iddia ediyor. Neredeyse onların safına geçiyor "biz de müslümanız" söylemiyle,   kendini avutuyor... "Filistin her müslümanın önünde bir sınav kağıdı "diyor ya ne de doğru söylüyormuş, Zarifoğlu üstadımız ... Ak ile karayı mümin  ile kafiri ayırıyor. Gazzeliler  bunca mezalime rağmen hâlâ dimdik ayakta ve dünyaya İslam'ın asilliğini haykırıyor . İnsanlar akın akın İslam'ı araştırıyorlar.  Nasr suresini adeta tekrar yaşamaya başlıyoruz... Asıl fetih geliyor, gönüller fethediliyor, insanlar fevc fevc İslam'a uyanıyorlar. Sözlerimi bize bugünleri  adeta resmeden ayeti kerimelerle hitama erdiriyorum. Rabbim ilk kıblemizde peygamberlerin ocağında, İslam'ı pâyidar eylesin, bizleri gazaba uğramışlara ve dalalete düşmüşlere karşı fetihle şereflendirsin amiinnn.... İbrahim Suresi 42) Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! O sadece, onların işini bir güne erteliyor ki, o gün gözler dehşetten dışarı fırlamış; 43﴿ Başları yukarıya kalkık, bakışları bir noktaya sabitlenmiş, zihinleri bomboş kalmış olarak toplanma yerine koşarlar. Kamer Suresi 43﴿ Şimdi söyleyin bakalım (ey putperestler), sizin inkârcılarınız şu anılanlardan daha mı iyi; yoksa sizin için kitaplarda bir kurtuluş hükmü mü var? 44﴿Yoksa onlar “Biz yenilmez bir topluluğuz” mu diyorlar? 45﴿ Yakında o topluluk da yenilecek ve arkalarını dönüp kaçacaklar. 46﴿ Ama asıl vadeleri kıyamet günüdür ve kıyamet günü şüphesiz daha dehşetli ve daha acıdır. 47﴿Şu bir gerçek ki günaha batmış olanlar, doğru yoldan sapmış ve kendilerini ­yakmışlardır. 48﴿O gün yüzüstü ateşe sürüklenirler: “Tadın bakalım cehennemin dokunuşunu!” Aysun Rabia Guler ************* (1)Buhârî, Salât 88, Mezâlim 5; Müslim, Birr  65. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 18; Nesâî, Zekât 67 (2)Buhârî, Edeb 27; Müslim, Birr 66