Mesut BALYEMEZ
Köşe Yazarı
Mesut BALYEMEZ
 

ACİL DESTEK ŞART

ACİL DESTEK ŞART Son bir yılda her şey alabildiğince pahalandı. Petrol ürünleri, elektrik, doğalgaz, odun, kömür, temel gıda, giyecek kısacası iğneden ipliğe her şeyin fiyatları adeta uçtu. Fahiş fiyat artışlarında doların yükselmesinin tabii ki önemli ölçüde etkisi var. Ama suçu sadece Dolar’a yüklemek haksızlık olur. Dolar yüzde 30 arttı ama gıdada özellikle bazı kalemlerde yüzde yüzden daha fazla artış oldu. Demek ki bu ülkede fırsat bekleyen açgözlü kan emiciler çok. Suçlu dış güçler deyin, zincir marketler deyin, aracı, tefeci, açgözlü üretici falan deyin filan deyin fark etmez. Suçluyu bulmak, cezasını vermek hükümetin görevi. Ben işin diğer boyutuna değinmek istiyorum. Piyasadaki özellikle bir İnsanın yaşaması için temel ihtiyacı olan gıda ürünlerindeki fahiş artış durmadan devam ederken ülkenin yükünü çeken 75 vatandaşın geliri nedense fiyat artışları ile orantılı artmadı. Onun için hükümet hiç vakit geçirmeden bir an önce gerekli çalışma başlatmalı. Ülke çapında özellikle kamudaki israfı önlemeli (Araç, Lojman, Tören, lüks, şatafat vs) Acil haller dışındaki hayati olmayan ikinci derece önemli yatırımları geçici bir süreliğine durdurulmalı. Başta Suriyeliler olmak üzere göçmenlere yapılan harcamalar kısıtlanmalı, niteliksiz, sanatı olmayan göçmenler ülkeye alınmamalı, alınanlar da mümkün ise iade edilmeli. Ülke olarak tasarrufa her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var ama israfın büyüğü Kamu da o yüzden tasarrufa öncelikle kamudan başlanmalı. Yapılacak tasarruftan elde edilecek gelir ile ertelenen yatırımlar için harcanacak paralar pastadan en küçük dilimi alan kesimleri desteklemede kullanılmalı. Özellikle petrol ürünleri, elektrik, doğalgaz, odun, kömür fiyatları âdeta uçtu. Temmuzda 6 liraya aldığımız mazot bugün 8 lirayı geçti. Hadi araç sahipleri neyse ama üretici, çiftçi tarlasını sürecek. Bu fiyatlara mazot, tohum, gübre alırsa ürününü kaça satacak? Çiftçilere mazot, tohum ve gübre desteği arttırılarak sürdürülmeli. Köylerde yaşayan ve tarımsal geliri aylık 2.000 Tl. nin altında olan ailelere en az 1.000 Tl. destek verilmeli. Şehirlerde, ilçelerde yaşayan ve hiçbir geliri olmayan ailelere aylık en az 2.000 TL nakdi yardım ile gıda ve yakacak yardımı yapılmalı. Ülkenin yükünü çeken asgari ücretliye, emekliye, memura verilen zam oranı ise adeta ölme de sürün türünden. Memura ve emekliye 8.45, Asgari ücret zaten yerlerde sürünüyor. Yüzde on zam yapsanız ne olur. Maalesef işveren yapmayacağına göre devlet yeni sözleşme olana dek geçici bir süreliğine asgari ücretliye en az 50 yani yaklaşık 1.500 Tl destek vermeli. Maaşını devletten alan ve aile geliri aylık 5.000 Tl den düşük emekli ve kamu çalışanlarına 20, 5.000-7.000 Tl. arasında olan emekli ve kamu çalışanlarına 15, 7.000 Tl ve üzeri geliri olanlara 10, 10.000 Tl. den yüksek emekli ve kamu çalışanlarına da 5 ek zam yapılmalı. Üretim yapan, çalışan istihdam eden küçük işletmeler ile küçük esnafa verilen kredi, SGK ve vergi muafiyeti artarak sürmeli. Yapılacak kademeli ücret artışı ve diğer destekler en azından piyasalar normale dönene dek sürmeli. Unutmayalım ki köylü, asgari ücretli, emekli ve kamu çalışanının cebine giren her para bir süre sonra piyasaya ve devlete dönecektir. Öyle olmadık kalemlerle, olmayacak hesaplamalar yapıp, enflasyonu düşük çıkartarak halkın refahını sağlayıp alım gücünü arttıramazsınız. Halkın refahını, alım gücünü cebine giren para ve düşecek enflasyon ile artırırsınız. KAMUDA ÜCRET REFORMU ŞART Kamu’da çalışanlar arasında korkunç bir ücret farkı var. Aynı kurumda en düşük maaş ile en yüksek maaş arasında 400’e kadar fark var. Böyle bir ücret sistemi olamaz. Acilen kamudaki memur maaşları Cumhurbaşkanından başlayarak aşağıya doğru yeniden düzenlenmeli. Öncelikle asgari ücret insan onuruna yakışır ve ailesi ile birlikte yaşamını kimseye muhtaç olmadan idame ettirecek bir rakama çekilmeli (ki bu en az beş bin liradır). Kamu da en yüksek maaş asgari ücretin beş katını geçmemeli. Kamu çalışanlarının ücretlerinde taban, mevcut asgari ücretin 2 katı olmalı, tavan ücret ise asgari ücretin en fazla beş katı olmalı. Yani asgari ücret 2845 tl ise en düşük kamu çalışanının aylık maaşı 5.700 Tl., En Yüksek Kamu çalışanının (ki Cumhurbaşkanı’dır) aylık maaşı da 15.000 Tl.’yi geçmemeli. Diğer ünvanlar’ın maaşları da bu aralıkta aralarında uçurum olmadan yeniden düzenlenmeli. Madende en ağır şartlarda çalışan bir asgari ücretli 2850 tl alırken, masa başında, altında makam arabası olan bir Genel Müdür, bir Bakan, bir müsteşar, bir Rektör 40-50 bin tl a-la-maz, almamalı. Her ikisi de aynı elektriği, doğalgazı, suyu kullanıyor. Markaları farklı olsa da ayçiçek yağını kullanıyor. Aynı çayı, aynı şekeri alıyor. Aynı havayı kokluyor. Aynı marketleri kullanıyor. Üst tabakaya göre fiyatlar normal gelebilir. Tabii bende 30-40 bin alsam “Her şey ateş bahası” demem. Nasıl olsa alım gücüm var. Ya dar gelirli? Kısacası ACİLEN kamuda ücret reformu yapılmalı. Bu sayede devletin personel giderleri 300 düşecektir. Buradan yapılacak tasarrruf da destek paketine aktarılmalı. Şu aşamada bir iktidar değişikliğinin ülkeye faydadan çok zararı olur. Çünkü ülkenin en az 10-15 yıl daha istikrara ihtiyacı var, Vatandaş üzerine düşen siyasi desteği vermeli ancak hükümette bir an önce gerekli tedbirleri alarak vereceği destekler ile de ülkenin fedakar insanları alt tabakayı korumalıdır. Yoksa…işimiz de işiniz de zor. Sağlıcakla.. Mesut BALYEMEZ 05305164000 mesutb44@mail.com
Ekleme Tarihi: 03 Kasım 2021 - Çarşamba

ACİL DESTEK ŞART

ACİL DESTEK ŞART Son bir yılda her şey alabildiğince pahalandı. Petrol ürünleri, elektrik, doğalgaz, odun, kömür, temel gıda, giyecek kısacası iğneden ipliğe her şeyin fiyatları adeta uçtu. Fahiş fiyat artışlarında doların yükselmesinin tabii ki önemli ölçüde etkisi var. Ama suçu sadece Dolar’a yüklemek haksızlık olur. Dolar yüzde 30 arttı ama gıdada özellikle bazı kalemlerde yüzde yüzden daha fazla artış oldu. Demek ki bu ülkede fırsat bekleyen açgözlü kan emiciler çok. Suçlu dış güçler deyin, zincir marketler deyin, aracı, tefeci, açgözlü üretici falan deyin filan deyin fark etmez. Suçluyu bulmak, cezasını vermek hükümetin görevi. Ben işin diğer boyutuna değinmek istiyorum. Piyasadaki özellikle bir İnsanın yaşaması için temel ihtiyacı olan gıda ürünlerindeki fahiş artış durmadan devam ederken ülkenin yükünü çeken 75 vatandaşın geliri nedense fiyat artışları ile orantılı artmadı. Onun için hükümet hiç vakit geçirmeden bir an önce gerekli çalışma başlatmalı. Ülke çapında özellikle kamudaki israfı önlemeli (Araç, Lojman, Tören, lüks, şatafat vs) Acil haller dışındaki hayati olmayan ikinci derece önemli yatırımları geçici bir süreliğine durdurulmalı. Başta Suriyeliler olmak üzere göçmenlere yapılan harcamalar kısıtlanmalı, niteliksiz, sanatı olmayan göçmenler ülkeye alınmamalı, alınanlar da mümkün ise iade edilmeli. Ülke olarak tasarrufa her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var ama israfın büyüğü Kamu da o yüzden tasarrufa öncelikle kamudan başlanmalı. Yapılacak tasarruftan elde edilecek gelir ile ertelenen yatırımlar için harcanacak paralar pastadan en küçük dilimi alan kesimleri desteklemede kullanılmalı. Özellikle petrol ürünleri, elektrik, doğalgaz, odun, kömür fiyatları âdeta uçtu. Temmuzda 6 liraya aldığımız mazot bugün 8 lirayı geçti. Hadi araç sahipleri neyse ama üretici, çiftçi tarlasını sürecek. Bu fiyatlara mazot, tohum, gübre alırsa ürününü kaça satacak? Çiftçilere mazot, tohum ve gübre desteği arttırılarak sürdürülmeli. Köylerde yaşayan ve tarımsal geliri aylık 2.000 Tl. nin altında olan ailelere en az 1.000 Tl. destek verilmeli. Şehirlerde, ilçelerde yaşayan ve hiçbir geliri olmayan ailelere aylık en az 2.000 TL nakdi yardım ile gıda ve yakacak yardımı yapılmalı. Ülkenin yükünü çeken asgari ücretliye, emekliye, memura verilen zam oranı ise adeta ölme de sürün türünden. Memura ve emekliye 8.45, Asgari ücret zaten yerlerde sürünüyor. Yüzde on zam yapsanız ne olur. Maalesef işveren yapmayacağına göre devlet yeni sözleşme olana dek geçici bir süreliğine asgari ücretliye en az 50 yani yaklaşık 1.500 Tl destek vermeli. Maaşını devletten alan ve aile geliri aylık 5.000 Tl den düşük emekli ve kamu çalışanlarına 20, 5.000-7.000 Tl. arasında olan emekli ve kamu çalışanlarına 15, 7.000 Tl ve üzeri geliri olanlara 10, 10.000 Tl. den yüksek emekli ve kamu çalışanlarına da 5 ek zam yapılmalı. Üretim yapan, çalışan istihdam eden küçük işletmeler ile küçük esnafa verilen kredi, SGK ve vergi muafiyeti artarak sürmeli. Yapılacak kademeli ücret artışı ve diğer destekler en azından piyasalar normale dönene dek sürmeli. Unutmayalım ki köylü, asgari ücretli, emekli ve kamu çalışanının cebine giren her para bir süre sonra piyasaya ve devlete dönecektir. Öyle olmadık kalemlerle, olmayacak hesaplamalar yapıp, enflasyonu düşük çıkartarak halkın refahını sağlayıp alım gücünü arttıramazsınız. Halkın refahını, alım gücünü cebine giren para ve düşecek enflasyon ile artırırsınız. KAMUDA ÜCRET REFORMU ŞART Kamu’da çalışanlar arasında korkunç bir ücret farkı var. Aynı kurumda en düşük maaş ile en yüksek maaş arasında 400’e kadar fark var. Böyle bir ücret sistemi olamaz. Acilen kamudaki memur maaşları Cumhurbaşkanından başlayarak aşağıya doğru yeniden düzenlenmeli. Öncelikle asgari ücret insan onuruna yakışır ve ailesi ile birlikte yaşamını kimseye muhtaç olmadan idame ettirecek bir rakama çekilmeli (ki bu en az beş bin liradır). Kamu da en yüksek maaş asgari ücretin beş katını geçmemeli. Kamu çalışanlarının ücretlerinde taban, mevcut asgari ücretin 2 katı olmalı, tavan ücret ise asgari ücretin en fazla beş katı olmalı. Yani asgari ücret 2845 tl ise en düşük kamu çalışanının aylık maaşı 5.700 Tl., En Yüksek Kamu çalışanının (ki Cumhurbaşkanı’dır) aylık maaşı da 15.000 Tl.’yi geçmemeli. Diğer ünvanlar’ın maaşları da bu aralıkta aralarında uçurum olmadan yeniden düzenlenmeli. Madende en ağır şartlarda çalışan bir asgari ücretli 2850 tl alırken, masa başında, altında makam arabası olan bir Genel Müdür, bir Bakan, bir müsteşar, bir Rektör 40-50 bin tl a-la-maz, almamalı. Her ikisi de aynı elektriği, doğalgazı, suyu kullanıyor. Markaları farklı olsa da ayçiçek yağını kullanıyor. Aynı çayı, aynı şekeri alıyor. Aynı havayı kokluyor. Aynı marketleri kullanıyor. Üst tabakaya göre fiyatlar normal gelebilir. Tabii bende 30-40 bin alsam “Her şey ateş bahası” demem. Nasıl olsa alım gücüm var. Ya dar gelirli? Kısacası ACİLEN kamuda ücret reformu yapılmalı. Bu sayede devletin personel giderleri 300 düşecektir. Buradan yapılacak tasarrruf da destek paketine aktarılmalı. Şu aşamada bir iktidar değişikliğinin ülkeye faydadan çok zararı olur. Çünkü ülkenin en az 10-15 yıl daha istikrara ihtiyacı var, Vatandaş üzerine düşen siyasi desteği vermeli ancak hükümette bir an önce gerekli tedbirleri alarak vereceği destekler ile de ülkenin fedakar insanları alt tabakayı korumalıdır. Yoksa…işimiz de işiniz de zor. Sağlıcakla.. Mesut BALYEMEZ 05305164000 mesutb44@mail.com
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.