Hepimizin bir kırmızı noktası vardır. Pardon! Yoksa birden fazla mı demeliydim? Kırmızı nokta,
aslında hepimizin durmamız gereken bir farkındalık olmasıyla beraber, birçoğumuzun farkında bile
olmadan bu ''dur'' işaretini görmeden geçmeye devam etmemiz bizim zararımıza. Neden mi? Çünkü
insanlığın bir dönüm noktasıdır bu nokta!
Bilmemiz gereken bir şey var ki; içinde yaşıyor olduğumuz bu zaman diliminde; siyaset, ırk, din,
mezhep, kapalısı- açığı, futbol takımları gibi birçok ayrımların yaşandığı bir zaman. Özellikle bu
kırmızı nokta, dostluklar ve yakın arkadaşlık ilişkilerinin bozulmaya yüz tuttuğunun işaretidir.
Yanlışa kapılıp gidenler, o kırmızı noktada durmasını bilmeyenlerdir. Aslında 'saygı' tüm olumsuz
yargıların temelini yıkan güçlü bir duygudur. Fakat ''herkesin doğrusu kendine'' derler ya,
dolayısıyla kendi doğrusunu savunan her insan, karşısındakini ya görmezden gelir ya da O'nun
yanlış fikre sahip olduğunu düşünerek O'nu reddeder. Elbette ki kendi doğrularımızı da yanlış
saymamız mümkün değil; fakat karşımızdakinin de düşüncesine saygı duymak zorundayız.
Saygının olmadığı ikili veya daha çoklu insan ilişkilerinde; siyaset, ırk, din, mezhep, kapalısı- açığı,
futbol takımları tarzı konuların açılmaması sağlanmalı.
Dikkat ederseniz günümüzde kimi insanlar kendisinden olmayan ve farklı bir topluma sahip olan
birini mutlaka dışlamaktadır. Dolayısıyla sırf bu sebeplerden ötürü nice sevenler ayrılıp, nice
dostluklar bozulmuştur. Halen de bu durum süregelmekte... Peki ne zaman son bulacak? Elbette ki
herkes birbirine saygı duymayı öğrenince son bulacak!
Hiç şüphesiz dünyamızı kirleten en kötü davranışlardan biridir yapılan ayrımcılıklar, bu zulüm
değil de nedir! Bu ayrımcılıklar sadece insanın insana yapmasıyla sınırlı kalmayıp insandan
hayvana da yapılmaktadır. Suçsuz günahsız yere Allah'ın sessiz kulları olan hayvanlar
katledilmekte. Dünya sadece biz insanlara mı ait! Nedir bu öfke, bu kin ve nefret! Neyi
paylaşamayıp paylaştıramıyoruz! Sığamıyor muyuz koskoca dünyaya? Oysa bu dünya hepimize
yeter, hatta fazlasıyla da artıyor. Ama insanoğlu öyle bir varlık ki, kimisi nefsinin yarattığı kötü
duyguların farkında olup kötülükten uzak dururken, kimisi de nefsinin zincirlenmiş kölesi olmuş
durumunda. İrade bizlere aittir. Nasıl bir kişiliğe sahip olmamız konusunda kendimizi eğitmesini
bilmeliyiz. Kişilik eğitimi farkındalıktan geçer. Bizler kendimizi keşfedip farkında olmazsak yarın
çok geç olabilir.
KIRMIZI NOKTA
Hepimizin bir kırmızı noktası vardır. Pardon! Yoksa birden fazla mı demeliydim? Kırmızı nokta,
aslında hepimizin durmamız gereken bir farkındalık olmasıyla beraber, birçoğumuzun farkında bile
olmadan bu ''dur'' işaretini görmeden geçmeye devam etmemiz bizim zararımıza. Neden mi? Çünkü
insanlığın bir dönüm noktasıdır bu nokta!
Bilmemiz gereken bir şey var ki; içinde yaşıyor olduğumuz bu zaman diliminde; siyaset, ırk, din,
mezhep, kapalısı- açığı, futbol takımları gibi birçok ayrımların yaşandığı bir zaman. Özellikle bu
kırmızı nokta, dostluklar ve yakın arkadaşlık ilişkilerinin bozulmaya yüz tuttuğunun işaretidir.
Yanlışa kapılıp gidenler, o kırmızı noktada durmasını bilmeyenlerdir. Aslında 'saygı' tüm olumsuz
yargıların temelini yıkan güçlü bir duygudur. Fakat ''herkesin doğrusu kendine'' derler ya,
dolayısıyla kendi doğrusunu savunan her insan, karşısındakini ya görmezden gelir ya da O'nun
yanlış fikre sahip olduğunu düşünerek O'nu reddeder. Elbette ki kendi doğrularımızı da yanlış
saymamız mümkün değil; fakat karşımızdakinin de düşüncesine saygı duymak zorundayız.
Saygının olmadığı ikili veya daha çoklu insan ilişkilerinde; siyaset, ırk, din, mezhep, kapalısı- açığı,
futbol takımları tarzı konuların açılmaması sağlanmalı.
Dikkat ederseniz günümüzde kimi insanlar kendisinden olmayan ve farklı bir topluma sahip olan
birini mutlaka dışlamaktadır. Dolayısıyla sırf bu sebeplerden ötürü nice sevenler ayrılıp, nice
dostluklar bozulmuştur. Halen de bu durum süregelmekte... Peki ne zaman son bulacak? Elbette ki
herkes birbirine saygı duymayı öğrenince son bulacak!
Hiç şüphesiz dünyamızı kirleten en kötü davranışlardan biridir yapılan ayrımcılıklar, bu zulüm
değil de nedir! Bu ayrımcılıklar sadece insanın insana yapmasıyla sınırlı kalmayıp insandan
hayvana da yapılmaktadır. Suçsuz günahsız yere Allah'ın sessiz kulları olan hayvanlar
katledilmekte. Dünya sadece biz insanlara mı ait! Nedir bu öfke, bu kin ve nefret! Neyi
paylaşamayıp paylaştıramıyoruz! Sığamıyor muyuz koskoca dünyaya? Oysa bu dünya hepimize
yeter, hatta fazlasıyla da artıyor. Ama insanoğlu öyle bir varlık ki, kimisi nefsinin yarattığı kötü
duyguların farkında olup kötülükten uzak dururken, kimisi de nefsinin zincirlenmiş kölesi olmuş
durumunda. İrade bizlere aittir. Nasıl bir kişiliğe sahip olmamız konusunda kendimizi eğitmesini
bilmeliyiz. Kişilik eğitimi farkındalıktan geçer. Bizler kendimizi keşfedip farkında olmazsak yarın
çok geç olabilir.
Ekleme
Tarihi: 22 Temmuz 2023 - Cumartesi
KIRMIZI NOKTA
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.