MERHABA ÇOCUKLAR ELMA AĞACI DEĞİL, ELMA SUYU FABRİKASI

MERHABA ÇOCUKLAR ELMA AĞACI DEĞİL, ELMA SUYU FABRİKASI Böyle komik ve gülünç bir şey olur mu? Tabii ki olmaz! Elma suyu fabrikası, elmaları alıyor, yıkıyor, sıkıyor, suyunu çıkarıyor ve pastörize ediyor. Elma ağacı ise çamur yiyor. Yani çamurdan elma suyu yapmıyor mu? Ya, hiç öyle şey olur mu? Biz de zannediyorduk ki hemen, kolayca elma suyu, vişne suyu, üzüm suyu, bizim hizmetimize ağaçlar tarafından sunuluyor. Meğer öyle değilmiş! Elma olmadan elma suyu, üzüm olmadan üzüm suyu, vişne olmadan vişne suyu olmuyormuş. İyi ama elma ağacına baktınız mı? O elmayı nasıl yapıyor? Tabii, bazılarınıza bakıyorum ve duyuyorum: "Elma ağacı nasıl elma yapsın?" diyorsunuz. Elma ağacına elma yaptırılıyor. Doğru söylüyorsunuz, tabii ki onun da üzerinde duracağız. Şimdi devam edelim. Elma suyu, elma ağacının bize sunduğu elmalardan yapılıyor, bunu kabul ettik. Bu fabrikada işçiler, memurlar, mühendisler, kimyagerler ve gıda mühendisleri çalışıyor. Günde üç vardiya, sekizer saat çalışıyorlar ve ancak meyveleri sıkma hizmeti alınabiliyor. Elma suyu fabrikasının hammaddesi elma. Bu fabrikanın gürültüsü var, sıkıntısı var. Grevi, boykotu ve lokavtı var. Şimdi bir de elma ağacına bakalım. Elma ağacı, elmasını yapmak için mühendisler çalıştırıyor mu? Fabrikanın isi, kiri, yağı, kurumu var mı? Baca gazları var mı? İşçileri grev ya da boykot yapıyorlar mı? Yahu, bunları ben hiç bilmiyorum! Öyle bir şey var mıydı? Peki, yoksa, yapmıyorlarsa, o hâlde kim yapıyor, nasıl yapıyor? Çamur yiyor ve elma veriyor. İnanmıyorum! Elma ağacı çamur yiyip elma mı veriyor? Yani şimdi, söyleyin bakalım: Elma ağacı, bu kadar mühendisten ve fabrika imkânlarından daha mı yetenekli? Daha mı kabiliyetli, daha mı akıllı? Diyeceksiniz ki: "Sen ne diyorsun? Elmanın aklı mı var?" İyi ama şimdi elma mı daha değerli, yoksa elma suyu mu? Tabii ki diyeceksiniz ki: "Elmanın kıymeti ve değeri daha büyüktür. Çünkü elma suyu elmadan oluyor." Peki, elma neden oluyor? Elma da çamurdan oluyor. Ağaç, çamur yiyor ve elma veriyor. Buna herkes güler, değil mi? O hâlde şöyle desek de kendimizi kurtarsak... Ayaklar altına düşmekten hiç olmazsa kurtulsak... Ya, elma ağacının sahibi ve sanatkârı Allah’tır! O, bizden sadece toprağa elma tohumu ekmemizi ve ağacın yetişmesi için su ile gübre vermemizi istiyor. Cenâb-ı Allah’a gerekli hizmeti verdikten sonra, elma ağacı bize elmasını takdim ediyor. Bir de bu yetmiyor; kıyamda Allah’a sürekli ibadet ediyor. Güzel... Bununla bitiyor mu? Yahu, biraz daha bakalım mı? Bakalım, bakalım da nasıl bakalım? Gelecek yazıda inşallah... 04.03.2025 Cahit Kurbanoğlu