ALLAH İLE BARIŞ
<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;">En güzel sözlerin sahibinin adıyla…Allah’ın adıyla…<br />
Corona virüs hayatımıza girdiğinden beri öyle hızlı ve olağanüstü olaylara şahitlik ediyoruz ki kimine göre ibret, kimine ayrılık, kimine göre zorluk vb. gibi değişimler yaşıyoruz. Zor ve bir o kadar da neler olup bittiğine dair pek de bir fikrimizin olmadığı, inanmakta zorlandığımız komplo teorileriyle beynimizin yandığı bu günler, kimilerine göre belâ kimine göre musibet oldu.<br />
Hep yakın olan ölümü sadece hastalıkla gelecek zannettik. Yakın kayıplarına bağlı olarak manevi çöküşler yaşadık ve biz kimseye yeteri desteği istesek de veremedik. Sadece görünene bakıp, batınına inemediğimiz her olay bizim üzerimize bir belâ ve musibet olarak çöktü. ‘Her nefis ölümü tadıcıdır’ ayetine inandık ama sadece salgında ölümden korktuk. Hayatın hakikatini anlayamadık. Allah’a darılıp küsen ve şeytanın vesvesesine uyup küskünlerle doldu heryer. Allah’a daha çok yaklaşmamız lâzım gelirken bizi aldatan ‘şeylere’ kandık.<br />
Yanlış yazmadım efendim Allah’a darılan ve küsenlerden bahsediyorum. Belki bu yazıyı okuyan ‘Senden’bahsediyorum. Olur mu hocam ? Allah’a küsmek olur mu?’ demeyin. Bakın etrafınıza Yüce Allah’a küsen insan yığınlarıyla dolu etraf! En ufak bir istediği olmayınca, en sevdiğini toprağa koymuş, maddi sıkıntıların faturasını Allah’a kesip, dünyayı ebedi zannedip isyan bayrağını açanlar… Daha söyleyelim mi?<br />
Çok sevdiğim düşüncelerine önem verdiğim Pervinablam ‘Ben Allah’ı Esma’ül-Hüsna ile tanıdım’ demişti.Allah’ı tanımasak dünyada mutluluk denilen duyguyu asla bilmeyeceğiz.Onun içindir Kur’anı Kerim’in nazil olan ilk ayeti kerimesi ‘Oku’ Mushaftaki ilk sure ‘Fatiha (açmak-açan)’anlamındadır. Okumadan İdrak perdelerini açamayız. Esmanın kuşattığı kâinatı okumazsak kâmil manada Allah’ı tanıyamacağız. Sonra ne mi olacak; kalbinde, aklında, yaşamında bulamadığın Allah’a küsecek ve fasit bir dairede değerlendirdiğimiz olaylara yine kısır bir düşünce ekseniyle tabir edip hakikati ve hikmeti okuyamayacağız.<br />
Toplumun 48’i günlük olarak antiteprasan haplarına bağımlı yaşıyor.Niçin? Yaşadığının, yarının ne olacağının ve kendisini nasıl bir son beklediğiyle ilgilenmiyor bile. Var olmayı nefes almak olarak gördüğü müddetçe yok olacağının hiç de umurunda olmayan bir yaşamı yaşamaya alışmış durumda.Bu alışkanlığı yaşam zannedip çeşitli bağımlılıklarla ruhunun feryadını duymak dahi istemiyor.<br />
Küçükken ‘İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar’ diye bir söz duymuştum.İçime nasıl işlediyse hiç unutmadım ama uzun süre anlamını da kavrayamadım. Belki gerçek mânâda daha da anlayamadım ama ölümün sırrına eren herkes bu hakâti çözüyor gibi . Kimbilir bu gözle görülmeyen virüs bize öğretir mi? ’Ölmeden uyanmalı insan’ Peki nasıl olacak? Allah ile olacak ‘Hay’olan Allah ile O’nu tanıyarak…<br />
Geçen haftaki yazımda Anadolu’nun özü Tasvvuftur demiştik, evet ölü ruhları dirilten, hakikatle yüzleştiren bir eğitimdir Tasavvuf. Avrupa ve Amerika’da üniversitelerde Tasavvuf bölümleri açılmış özel kürsüler oluşturulmuş.Özellikle Mevlana Celâleddin Rumî, Şeyhi Ekber İbn-i Arabi gibi büyük mutasvvufların hayatları ve eserleri incelenmiş onlar üerine tezler hazırlanmış.Batının ölmüş cesedine İsa(a.s.) peygamberin ölüleri dirilten mucizesi gibi Kur’an ahalâkı ve Hz. Muhammed’in risaleti ölmüş ruhları dirilttiğine şahitlik ettikleri içindir.<br />
Neden Tasavvuf bu kadar ilgi odağı olmuş ve olmakta.Çünkü insan sadece nefes alan yiyen içen, bir yaşam anlayışından ziyade hayata bir anlam katma ve değer verme değerli hissetme üzerine hareket etmek istemektedir. Bir alimin Allah’ın esmasını tüm kâinatta ve tüm yaratılmışta okumasıdır. Bir gayesi olan bu hayatı Allah için ve Allah ile yaşamaktır Tasavvuf.<br />
Özellikle yabancı mutasvvuflara örenek olarak İngiltere’de birTarikat şeyhi olan Abdul Kadir es-Sûfi (Ian Dallas), Prof. Dr. Robert Frager’ın yaşam hikayeleri ve Tasavvufla tanışmalarını örnek verebiliriz. İnsanın şah damarından daha yakın olan Allah’ı tanıma, bilme ve tanıtma yoludur diyebiliriz kısaca. Elbette çok daha güzel uzun uzadıya tanımları ve tarihsel açıklamaları da vardır.Biz kısaca diyoruz ki günümüz buhranına dermandır, ölü ruhlara hayat nefesidir ve bir cesetten farksız olan insanı Âdem eden ruhdur, aşktır… Vesselam</div>
<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;"> </div>
<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;"><br />
Ravza Zeybek</div>
Ekleme
Tarihi: 02 Ekim 2020 - Cuma
ALLAH İLE BARIŞ
<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;">En güzel sözlerin sahibinin adıyla…Allah’ın adıyla…<br />
Corona virüs hayatımıza girdiğinden beri öyle hızlı ve olağanüstü olaylara şahitlik ediyoruz ki kimine göre ibret, kimine ayrılık, kimine göre zorluk vb. gibi değişimler yaşıyoruz. Zor ve bir o kadar da neler olup bittiğine dair pek de bir fikrimizin olmadığı, inanmakta zorlandığımız komplo teorileriyle beynimizin yandığı bu günler, kimilerine göre belâ kimine göre musibet oldu.<br />
Hep yakın olan ölümü sadece hastalıkla gelecek zannettik. Yakın kayıplarına bağlı olarak manevi çöküşler yaşadık ve biz kimseye yeteri desteği istesek de veremedik. Sadece görünene bakıp, batınına inemediğimiz her olay bizim üzerimize bir belâ ve musibet olarak çöktü. ‘Her nefis ölümü tadıcıdır’ ayetine inandık ama sadece salgında ölümden korktuk. Hayatın hakikatini anlayamadık. Allah’a darılıp küsen ve şeytanın vesvesesine uyup küskünlerle doldu heryer. Allah’a daha çok yaklaşmamız lâzım gelirken bizi aldatan ‘şeylere’ kandık.<br />
Yanlış yazmadım efendim Allah’a darılan ve küsenlerden bahsediyorum. Belki bu yazıyı okuyan ‘Senden’bahsediyorum. Olur mu hocam ? Allah’a küsmek olur mu?’ demeyin. Bakın etrafınıza Yüce Allah’a küsen insan yığınlarıyla dolu etraf! En ufak bir istediği olmayınca, en sevdiğini toprağa koymuş, maddi sıkıntıların faturasını Allah’a kesip, dünyayı ebedi zannedip isyan bayrağını açanlar… Daha söyleyelim mi?<br />
Çok sevdiğim düşüncelerine önem verdiğim Pervinablam ‘Ben Allah’ı Esma’ül-Hüsna ile tanıdım’ demişti.Allah’ı tanımasak dünyada mutluluk denilen duyguyu asla bilmeyeceğiz.Onun içindir Kur’anı Kerim’in nazil olan ilk ayeti kerimesi ‘Oku’ Mushaftaki ilk sure ‘Fatiha (açmak-açan)’anlamındadır. Okumadan İdrak perdelerini açamayız. Esmanın kuşattığı kâinatı okumazsak kâmil manada Allah’ı tanıyamacağız. Sonra ne mi olacak; kalbinde, aklında, yaşamında bulamadığın Allah’a küsecek ve fasit bir dairede değerlendirdiğimiz olaylara yine kısır bir düşünce ekseniyle tabir edip hakikati ve hikmeti okuyamayacağız.<br />
Toplumun 48’i günlük olarak antiteprasan haplarına bağımlı yaşıyor.Niçin? Yaşadığının, yarının ne olacağının ve kendisini nasıl bir son beklediğiyle ilgilenmiyor bile. Var olmayı nefes almak olarak gördüğü müddetçe yok olacağının hiç de umurunda olmayan bir yaşamı yaşamaya alışmış durumda.Bu alışkanlığı yaşam zannedip çeşitli bağımlılıklarla ruhunun feryadını duymak dahi istemiyor.<br />
Küçükken ‘İnsanlar uykudadır, ölünce uyanırlar’ diye bir söz duymuştum.İçime nasıl işlediyse hiç unutmadım ama uzun süre anlamını da kavrayamadım. Belki gerçek mânâda daha da anlayamadım ama ölümün sırrına eren herkes bu hakâti çözüyor gibi . Kimbilir bu gözle görülmeyen virüs bize öğretir mi? ’Ölmeden uyanmalı insan’ Peki nasıl olacak? Allah ile olacak ‘Hay’olan Allah ile O’nu tanıyarak…<br />
Geçen haftaki yazımda Anadolu’nun özü Tasvvuftur demiştik, evet ölü ruhları dirilten, hakikatle yüzleştiren bir eğitimdir Tasavvuf. Avrupa ve Amerika’da üniversitelerde Tasavvuf bölümleri açılmış özel kürsüler oluşturulmuş.Özellikle Mevlana Celâleddin Rumî, Şeyhi Ekber İbn-i Arabi gibi büyük mutasvvufların hayatları ve eserleri incelenmiş onlar üerine tezler hazırlanmış.Batının ölmüş cesedine İsa(a.s.) peygamberin ölüleri dirilten mucizesi gibi Kur’an ahalâkı ve Hz. Muhammed’in risaleti ölmüş ruhları dirilttiğine şahitlik ettikleri içindir.<br />
Neden Tasavvuf bu kadar ilgi odağı olmuş ve olmakta.Çünkü insan sadece nefes alan yiyen içen, bir yaşam anlayışından ziyade hayata bir anlam katma ve değer verme değerli hissetme üzerine hareket etmek istemektedir. Bir alimin Allah’ın esmasını tüm kâinatta ve tüm yaratılmışta okumasıdır. Bir gayesi olan bu hayatı Allah için ve Allah ile yaşamaktır Tasavvuf.<br />
Özellikle yabancı mutasvvuflara örenek olarak İngiltere’de birTarikat şeyhi olan Abdul Kadir es-Sûfi (Ian Dallas), Prof. Dr. Robert Frager’ın yaşam hikayeleri ve Tasavvufla tanışmalarını örnek verebiliriz. İnsanın şah damarından daha yakın olan Allah’ı tanıma, bilme ve tanıtma yoludur diyebiliriz kısaca. Elbette çok daha güzel uzun uzadıya tanımları ve tarihsel açıklamaları da vardır.Biz kısaca diyoruz ki günümüz buhranına dermandır, ölü ruhlara hayat nefesidir ve bir cesetten farksız olan insanı Âdem eden ruhdur, aşktır… Vesselam</div>
<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;"> </div>
<div style="color: rgb(34, 34, 34); font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: small;"><br />
Ravza Zeybek</div>
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.