Ravza ZEYBEK
Köşe Yazarı
Ravza ZEYBEK
 

ÖLÜM VAR

ÖLÜM VAR Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla… ‘’O ki, hanginizin daha güzel işler yapacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. Kudreti dâimâ üstün gelen ve günahları çok bağışlayan yalnız O’dur.’’(Mülk suresi 2. Ayet) Son üç beş yıldan beri ‘’Neden sanat tarihi okumadım ‘’ diye hayıflanıp duruyorum. Biliyorum ki geç değil ve inşallah diyerek neden olmasın diyorum. Ülkemizdeki tarihi camilerimizin hemen hemen hepsinin yanında bulunan hazirelerde (mezarlıklarda) o dönemlerde yaşamış insanların mezarları olur ve o camide ibadetlerini yerine getiren insanlar ölümle –ölülerle her daim içi içe yaşarlar, camiye giriş çıkışlarında yaşamın asıl gayesini ve çok kısa bir hayat yaşadıklarının farkında olarak yaşamaya devam ederlerdi. Son iki senedir ölüm her günümüzde anılmadan geçmediğimiz bir kavram olduğu halde bizler ölümden gafilmişiz. Başımıza gelmeyen her şeyde olduğu gibi ölümden de maalesef hep gafil olacağız. Son zamanlarda bir rahatsızlık sonucu hastaneleri biraz fazla ziyaret eder olduk. Doktorun en kötüsünü düşünerek istediği tetkiklerde açık bir şekilde ‘’en kötü olabileceği söylediğinde’’ acziyetimi ve ölüm karşısında ne kadar cahil olduğumu hissettim. Hissettim çünkü ben ölümü biliyordum! Yazıyordum, çok rahat konuşuyordum! Ben inançlı biriydim! İş öyle değilmiş! İnsan nefsine en ağır gelen ve onu susturan tek gerçek ölümmüş! Sonra sustum… ‘’Allah, ölümleri anında ruhları bedenlerden çekip alır. Henüz ölüm vakti gelmemiş olanların ruhlarını ise uyudukları sırada alır; sonra ölümüne hükmettiği kimselerin ruhlarını berzah âleminde tutar; diğerlerini de belirlenmiş bir süreye kadar yaşamaları için serbest bırakır. Elbette bunda, etraflıca ve sistemlice düşünen bir toplum için nice dersler ve ibretler vardır.’’(Zümer 42.Ayet) Ecdadın ölümle iç içe yaşaması nedenmiş daha iyi anladım. Biz her ne kadar biliyoruz desekte hayatımızın içinde ölüm yok! Eğer ölüm bizim hayatlarımızın baş köşesinde oturur olsaydı, ölmeyecek gibi gaflet etmez ölmeyecek gibi bu dünyaya sevdalanmazdık. ‘Hangimizin daha iyi işler yapacağının sınandığı şu dünyayı daha anlamlı ve güzelleştirmek için çok vaktimiz yok. Kur’an-ı Kerim de dünyada kalınan vaktinin sadece bir kuşluk vakti veya bir ikindi vakti kadar diye haber verirken aslolanın niyetlerin ve gayretin olduğunu da bizlere öğretir. İnsan hep gafildir ve bizi bu gafletten uyandıracak olanlar sadece ameli- salihlerimizdir. Ecdadımızın tüm ömrünü vakfedip hayırlardan hayırlara koşturmasının sebebi hikmeti bundandır. Bizim gibi dünyayı kendimize kendimizi dünyaya bağlama telaşında hiç olmamışlar. Atalarımızın bizlere bıraktıkları o gösterişli camiler, medreseler, hanlar hamamlar, kütüphaneler… Bir çok tarihi eser diye gezip dolaştığımız ziyaret ettiğimiz yerler ecdadımızın amel defterini kapatmayan sadakayî cariyeleridir. Beğenerek imrenerek baktığımız bu eserlerin muhteşemliğe baktığımız kadar onlara bu eserleri yaptıran inançtan ve gayretten Rabbim hepimize de vermesini niyaz ediyorum… Son olara tüm hastalarımıza şifalar ve her gün ahirete yolcu ettiklerimize de rahmet diliyorum. Selametle Ravza Zeybek
Ekleme Tarihi: 28 Aralık 2021 - Salı

ÖLÜM VAR

ÖLÜM VAR Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla… ‘’O ki, hanginizin daha güzel işler yapacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. Kudreti dâimâ üstün gelen ve günahları çok bağışlayan yalnız O’dur.’’(Mülk suresi 2. Ayet) Son üç beş yıldan beri ‘’Neden sanat tarihi okumadım ‘’ diye hayıflanıp duruyorum. Biliyorum ki geç değil ve inşallah diyerek neden olmasın diyorum. Ülkemizdeki tarihi camilerimizin hemen hemen hepsinin yanında bulunan hazirelerde (mezarlıklarda) o dönemlerde yaşamış insanların mezarları olur ve o camide ibadetlerini yerine getiren insanlar ölümle –ölülerle her daim içi içe yaşarlar, camiye giriş çıkışlarında yaşamın asıl gayesini ve çok kısa bir hayat yaşadıklarının farkında olarak yaşamaya devam ederlerdi. Son iki senedir ölüm her günümüzde anılmadan geçmediğimiz bir kavram olduğu halde bizler ölümden gafilmişiz. Başımıza gelmeyen her şeyde olduğu gibi ölümden de maalesef hep gafil olacağız. Son zamanlarda bir rahatsızlık sonucu hastaneleri biraz fazla ziyaret eder olduk. Doktorun en kötüsünü düşünerek istediği tetkiklerde açık bir şekilde ‘’en kötü olabileceği söylediğinde’’ acziyetimi ve ölüm karşısında ne kadar cahil olduğumu hissettim. Hissettim çünkü ben ölümü biliyordum! Yazıyordum, çok rahat konuşuyordum! Ben inançlı biriydim! İş öyle değilmiş! İnsan nefsine en ağır gelen ve onu susturan tek gerçek ölümmüş! Sonra sustum… ‘’Allah, ölümleri anında ruhları bedenlerden çekip alır. Henüz ölüm vakti gelmemiş olanların ruhlarını ise uyudukları sırada alır; sonra ölümüne hükmettiği kimselerin ruhlarını berzah âleminde tutar; diğerlerini de belirlenmiş bir süreye kadar yaşamaları için serbest bırakır. Elbette bunda, etraflıca ve sistemlice düşünen bir toplum için nice dersler ve ibretler vardır.’’(Zümer 42.Ayet) Ecdadın ölümle iç içe yaşaması nedenmiş daha iyi anladım. Biz her ne kadar biliyoruz desekte hayatımızın içinde ölüm yok! Eğer ölüm bizim hayatlarımızın baş köşesinde oturur olsaydı, ölmeyecek gibi gaflet etmez ölmeyecek gibi bu dünyaya sevdalanmazdık. ‘Hangimizin daha iyi işler yapacağının sınandığı şu dünyayı daha anlamlı ve güzelleştirmek için çok vaktimiz yok. Kur’an-ı Kerim de dünyada kalınan vaktinin sadece bir kuşluk vakti veya bir ikindi vakti kadar diye haber verirken aslolanın niyetlerin ve gayretin olduğunu da bizlere öğretir. İnsan hep gafildir ve bizi bu gafletten uyandıracak olanlar sadece ameli- salihlerimizdir. Ecdadımızın tüm ömrünü vakfedip hayırlardan hayırlara koşturmasının sebebi hikmeti bundandır. Bizim gibi dünyayı kendimize kendimizi dünyaya bağlama telaşında hiç olmamışlar. Atalarımızın bizlere bıraktıkları o gösterişli camiler, medreseler, hanlar hamamlar, kütüphaneler… Bir çok tarihi eser diye gezip dolaştığımız ziyaret ettiğimiz yerler ecdadımızın amel defterini kapatmayan sadakayî cariyeleridir. Beğenerek imrenerek baktığımız bu eserlerin muhteşemliğe baktığımız kadar onlara bu eserleri yaptıran inançtan ve gayretten Rabbim hepimize de vermesini niyaz ediyorum… Son olara tüm hastalarımıza şifalar ve her gün ahirete yolcu ettiklerimize de rahmet diliyorum. Selametle Ravza Zeybek
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.