Ahmet Aydın
Köşe Yazarı
Ahmet Aydın
 

Yarın Son Gün

Yarın Son Gün Bugün mutluyum. Bugün daha umutluyum. İnsanlar kazanacak. İnsanlık kazanacak diyorum. Çabalar, gayretler boşa değilmiş. Tam da olması gereken yerde. Çoğu insanın arayıp da bulamadığı, ihtiyaçlarını giderdiği, güzel mi güzel, bir okadar da özel, itina ile inşa edilmiş, nakşedilmiş, işlenmiş TAKSİM CAMİ. Çoktandır gitmek isteyip de gidemediğim, gitmek nasip olmayan dünyanın gözü kulağı sayılan yer TAKSİM. Akşamdan niyetlendik ziyaret etmek için. "Kurşun Geçirmez Düşler: Gazzeli Çocuk Ressamlar Sergisi"ne. 29 Ocak. Yarın son gün. Kar yağmadığı için sanırım İstanbul gerçekten soğuk ve ben de üzerinize sağlık biraz halsizim. Sanırım üşüttük. Buna rağmen sözümüzden dönmedik ve yola devam dedik. İstanbul trafiğinin bütün zorluklarına rağmen toplu taşıma ile iki saatte ulaştık Elhamdülillah. 'Taksim Tünel Girişi' durağında inip merdivenlerden Taksim Meydanı'na çıktığımızda Aman Allah'ım, ne güzel, ne muhteşem yapılmış. "Geldik, Gezdik, Gördük ve Beğendik", hem de çok beğendik. Allah Teala yapanlardan yaptıranlardan, vesile olanlardan binlerce kez razı olsun diyoruz. Dünyanın her yerinden, her renkten, her dinden insan burayı görmeye, gezmeye gelmiş. Rahatlık var, huzur var, sevinç var, umut var burada. Namazı kıldık sonradan gelenlerle cemaat yapıp her dilden, her ülkeden, her kültürden, her renkten insanlarla. Ancak bir çok yönümüz farklı olsa da ağzımızdaki sözümüz, gönlümüzdeki iman özümüz bir idi, ALLAHÜ EKBER - ALLAH'TIR EN BÜYÜK. Ey Taksim'liler, ALLAHTIR EN BÜYÜK Ey Taksim'e gelenler. Dünyanın her yerinde, dünyanın her köşesinde bu sesleniş nida edilmekte her an bu kutsal mabedlerden Elhamdülillah. Dedim kendi kendime, -"Bu camiye hizmet edenler en az iki, üç dil bilmeli". Tanıştım caminin görevlileri ile. İki değil, üç değil, beş değil, tam altı dil biliyor. Nasıl mutlu oldum bir bilseniz. Tanıştım, konuşmalarıyla, tavırlarıyla, okuyuşlarıyla gerçekten mükemmel olduklarını gördüm. Mutlu oldum. Sağolsunlar var olsunlar bu gençler, bu gençleri yetiştiren hocalar, anneler, babalar iki cihanda da aziz ve bahtiyar olsunlar. Namazdan sonra resim sergisini gezdik. Gerçekten iyi düşünülmüş. Çok güzel sergilenmiş. Allah Azze ve Celle razı olsun bu sergiye sebep olan çocuklardan, anne, babalardan, öğretmenler ve devlet büyüklerimizden. Duygulanmamak, göz yaşları dökmemek, içimizin burkulmaması elden değil. Dokunsalar hüngür hüngür ağlanacak durum. Her şey ortada. Kelimenin anlamıyla TAM BİR FACİA YAŞANIYOR. "Allah,'ım Azze ve Celle, İnşaallah hayırla sonuçlanır" diyoruz. Resim Sergisi'nin yanında Türkiye'nin İlk Uzay Yolcusu Alper Gezeravcı'nın uzay Yolculuğu Taksim Meydanı'ndaki çadırında sinevizyonu izledik Elhamdülillah. Anlayacağınız, bugün gerçekten dolu dolu bir gün geçirdik. "Hamdolsun" diyoruz. Ahmet Aydın 28.01.2024
Ekleme Tarihi: 06 Şubat 2024 - Salı

Yarın Son Gün

Yarın Son Gün Bugün mutluyum. Bugün daha umutluyum. İnsanlar kazanacak. İnsanlık kazanacak diyorum. Çabalar, gayretler boşa değilmiş. Tam da olması gereken yerde. Çoğu insanın arayıp da bulamadığı, ihtiyaçlarını giderdiği, güzel mi güzel, bir okadar da özel, itina ile inşa edilmiş, nakşedilmiş, işlenmiş TAKSİM CAMİ. Çoktandır gitmek isteyip de gidemediğim, gitmek nasip olmayan dünyanın gözü kulağı sayılan yer TAKSİM. Akşamdan niyetlendik ziyaret etmek için. "Kurşun Geçirmez Düşler: Gazzeli Çocuk Ressamlar Sergisi"ne. 29 Ocak. Yarın son gün. Kar yağmadığı için sanırım İstanbul gerçekten soğuk ve ben de üzerinize sağlık biraz halsizim. Sanırım üşüttük. Buna rağmen sözümüzden dönmedik ve yola devam dedik. İstanbul trafiğinin bütün zorluklarına rağmen toplu taşıma ile iki saatte ulaştık Elhamdülillah. 'Taksim Tünel Girişi' durağında inip merdivenlerden Taksim Meydanı'na çıktığımızda Aman Allah'ım, ne güzel, ne muhteşem yapılmış. "Geldik, Gezdik, Gördük ve Beğendik", hem de çok beğendik. Allah Teala yapanlardan yaptıranlardan, vesile olanlardan binlerce kez razı olsun diyoruz. Dünyanın her yerinden, her renkten, her dinden insan burayı görmeye, gezmeye gelmiş. Rahatlık var, huzur var, sevinç var, umut var burada. Namazı kıldık sonradan gelenlerle cemaat yapıp her dilden, her ülkeden, her kültürden, her renkten insanlarla. Ancak bir çok yönümüz farklı olsa da ağzımızdaki sözümüz, gönlümüzdeki iman özümüz bir idi, ALLAHÜ EKBER - ALLAH'TIR EN BÜYÜK. Ey Taksim'liler, ALLAHTIR EN BÜYÜK Ey Taksim'e gelenler. Dünyanın her yerinde, dünyanın her köşesinde bu sesleniş nida edilmekte her an bu kutsal mabedlerden Elhamdülillah. Dedim kendi kendime, -"Bu camiye hizmet edenler en az iki, üç dil bilmeli". Tanıştım caminin görevlileri ile. İki değil, üç değil, beş değil, tam altı dil biliyor. Nasıl mutlu oldum bir bilseniz. Tanıştım, konuşmalarıyla, tavırlarıyla, okuyuşlarıyla gerçekten mükemmel olduklarını gördüm. Mutlu oldum. Sağolsunlar var olsunlar bu gençler, bu gençleri yetiştiren hocalar, anneler, babalar iki cihanda da aziz ve bahtiyar olsunlar. Namazdan sonra resim sergisini gezdik. Gerçekten iyi düşünülmüş. Çok güzel sergilenmiş. Allah Azze ve Celle razı olsun bu sergiye sebep olan çocuklardan, anne, babalardan, öğretmenler ve devlet büyüklerimizden. Duygulanmamak, göz yaşları dökmemek, içimizin burkulmaması elden değil. Dokunsalar hüngür hüngür ağlanacak durum. Her şey ortada. Kelimenin anlamıyla TAM BİR FACİA YAŞANIYOR. "Allah,'ım Azze ve Celle, İnşaallah hayırla sonuçlanır" diyoruz. Resim Sergisi'nin yanında Türkiye'nin İlk Uzay Yolcusu Alper Gezeravcı'nın uzay Yolculuğu Taksim Meydanı'ndaki çadırında sinevizyonu izledik Elhamdülillah. Anlayacağınız, bugün gerçekten dolu dolu bir gün geçirdik. "Hamdolsun" diyoruz. Ahmet Aydın 28.01.2024
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.