Asiye Türkan
Köşe Yazarı
Asiye Türkan
 

GÖNLÜM UÇMAK İSTİYOR!

GÖNLÜM UÇMAK İSTİYOR! “ Gönlüm uçmak dilerken semavi ülkelere; Ayağım takılıyor yerdeki gölgelere” N. F. Kısakürek Gönlüm kendisine istediğini herkes için isteyen, kendisine layık görmediğini kimseye layık görmeyen, kendisi gibi düşünmeyeni ötekileştirmeyen, özgürlüğe değer veren, itmeyen, hor görmeyen, göz yaşların dindiği, sevmenin ve sevilmenin değer olduğu semavi ülkelere uçmak istiyor. Lakin tıpkı Üstat Kısakürek gibi benim de ayağım takılıyor yerdeki gölgelere... Bir yanım oturma yapılacak çok işler var, zaman ne oturma ne de uyuma zamanı, her yerde yangın var, insanlık hızla dibe doğru gidiyor, kalpler katılaşmış, kadın erkek karışmış, yuvalar dağılmış, insanlık yerinden edilmiş derken, diğer yanım da anlatımlarım karşısında gelen itirazları dikkate alarak bu dünyayı sen mi kurtaracaksın, sana mı kalmış dağılmış parçalanmış insanlara ayar çekmek, aklı karışıp beyaza siyah diyenlere, anlamak istemeyip köle gibi yaşamak isteyenlere anlatmak demekte... Rahmetli babamın yaşadığı ya da şahit olduğu onca acılarına binaen söylediğini düşündüğüm “al abdestini, kıl namazını, tut orucunu, kimsenin işine karışma” sözü aklıma gelmekte... Kulluk bilinci ise iyiliği emretmek, kötülüğü nehiy etmek üzerine... Asıl olan uyuyanların bol, cehaletin diz boyu, karanlığın da en koyu olduğu, akşamdan sabaha cebin ve kalbin boşaltıldığı, haz ve hız odaklı olan şeytani sistemin boş hayallerle insanlığı kandırdığı zaman diliminde, bu görevi üstlenmek kulluğun ana ilkesine sahiplenmekle olduğu bilincindeyiz. Tuttuğu parçanın tek doğru olduğunu düşünenler, kendisi gibi düşünmeyeni tekfir edip sorulara verilecek cevabı olmadığı halde biliyormuş gibi davrananlar, tatmin olmayıp deist olmayı seçenler, egolarının peşinde olup yaşananlara kör olanlar oldukça, komplo teorileri ile insanlık korku kıskacı altında kaldıkça, tüketim çılgınlığı bir yandan alevlenirken diğer yandan pahalılıkla mücadelede yaya kalındıkça, batı hayalleri cennet vatanımdakilerin rüyalarını süsleyecektir. Bir yolunu bulup beş parasız batının dipsiz köşelerine giderken, annelerin ciğerleri yanmakta, hiç tanımadıkları kişilerden medet umar duruma düşürmektedir. Bu durum Yaratıcıya inanıp şükretmedikçe, bağımlılığın pençesinden olup şans oyunlarına bel bağlandıkça, içki batağında boğulup bankalardan borç alındıkça, çaresizlik girdabından dönme dolap misali dolandıkça, eylemlerin sorumluluğu üstlenilmeyip yaşananlar için suçlu arandıkça hasılı, taşları bağlayıp köpekleri saldıkça devran bu hal üzere dönmeye mahkumdur. Melankoliye bağlandı yüreğim. Nedir acaba bunca koşturmacalarımın arkasında yatan hedefim? Hayatı ve insanları okumak, herkesin derdiyle dertlenmeye çalışmak, çözüm bulmak için kafa yormak, dört duvar arasında olanlara kulak şahidi olmak, parçalanmışlıkları görüp içi içine sığamamak, ağlayan yavruların haykırışlarına hiçbir şey yapamamak çok zor Allah’ım... Şeytan ve şeytanlaşmış insanlar gerçekten boş durmuyor. Bitmek tükenmek bilmeyen istek ve beklentiler dört bir yandan sarmış herkesi. Modern dünya ve teknoloji çağı mazeretlerin hası. Hayatın içinde durmadan koştururken bir türlü yetişemeyen, yetişme derdine girerken çok hızlı ilerleyip ruhunu arkada bırakan, iç dünyası ile dış dünyasını birleştiremeyen, her daim ikilem içinde yaşayan ne kadar huzur içinde olabilir ki? Bir yanda emirler ve nehiyler, bir yanda da insanı baştan çıkaran istekler ve tatmin olmamış insanlar... Medyanın hapsi altında kalmış yürekler, dumura uğramış akıllar, reklam dünyasının baş döndürücü etkisiyle ezilen bedenler... Anlaşılan ayağım yerdeki gölgelere, taşa takıldı. Bu noktada yine aklıma üstat Kısakürek geldi. “Ayağın taşa takıldığında ‘Allah kahretsin’ bile deme, dua et ki taşa takılan bir ayağın var.” Gönlüm uçmak isterken yere takılan ayağımın olması, dualarımın adresini tam belirlemekte, hamdımı yüce yaratıcıya sunmaktadır. Ayağım ve yüreğim arkada hoş bir seda bırakma derdindedir. Gönlü uçmak isteyenlere selam olsun cumanız da mübarek olsun Ves-selam... Aile Danışmanı: ASİYE TÜRKAN
Ekleme Tarihi: 13 Mayıs 2022 - Cuma

GÖNLÜM UÇMAK İSTİYOR!

GÖNLÜM UÇMAK İSTİYOR! “ Gönlüm uçmak dilerken semavi ülkelere; Ayağım takılıyor yerdeki gölgelere” N. F. Kısakürek Gönlüm kendisine istediğini herkes için isteyen, kendisine layık görmediğini kimseye layık görmeyen, kendisi gibi düşünmeyeni ötekileştirmeyen, özgürlüğe değer veren, itmeyen, hor görmeyen, göz yaşların dindiği, sevmenin ve sevilmenin değer olduğu semavi ülkelere uçmak istiyor. Lakin tıpkı Üstat Kısakürek gibi benim de ayağım takılıyor yerdeki gölgelere... Bir yanım oturma yapılacak çok işler var, zaman ne oturma ne de uyuma zamanı, her yerde yangın var, insanlık hızla dibe doğru gidiyor, kalpler katılaşmış, kadın erkek karışmış, yuvalar dağılmış, insanlık yerinden edilmiş derken, diğer yanım da anlatımlarım karşısında gelen itirazları dikkate alarak bu dünyayı sen mi kurtaracaksın, sana mı kalmış dağılmış parçalanmış insanlara ayar çekmek, aklı karışıp beyaza siyah diyenlere, anlamak istemeyip köle gibi yaşamak isteyenlere anlatmak demekte... Rahmetli babamın yaşadığı ya da şahit olduğu onca acılarına binaen söylediğini düşündüğüm “al abdestini, kıl namazını, tut orucunu, kimsenin işine karışma” sözü aklıma gelmekte... Kulluk bilinci ise iyiliği emretmek, kötülüğü nehiy etmek üzerine... Asıl olan uyuyanların bol, cehaletin diz boyu, karanlığın da en koyu olduğu, akşamdan sabaha cebin ve kalbin boşaltıldığı, haz ve hız odaklı olan şeytani sistemin boş hayallerle insanlığı kandırdığı zaman diliminde, bu görevi üstlenmek kulluğun ana ilkesine sahiplenmekle olduğu bilincindeyiz. Tuttuğu parçanın tek doğru olduğunu düşünenler, kendisi gibi düşünmeyeni tekfir edip sorulara verilecek cevabı olmadığı halde biliyormuş gibi davrananlar, tatmin olmayıp deist olmayı seçenler, egolarının peşinde olup yaşananlara kör olanlar oldukça, komplo teorileri ile insanlık korku kıskacı altında kaldıkça, tüketim çılgınlığı bir yandan alevlenirken diğer yandan pahalılıkla mücadelede yaya kalındıkça, batı hayalleri cennet vatanımdakilerin rüyalarını süsleyecektir. Bir yolunu bulup beş parasız batının dipsiz köşelerine giderken, annelerin ciğerleri yanmakta, hiç tanımadıkları kişilerden medet umar duruma düşürmektedir. Bu durum Yaratıcıya inanıp şükretmedikçe, bağımlılığın pençesinden olup şans oyunlarına bel bağlandıkça, içki batağında boğulup bankalardan borç alındıkça, çaresizlik girdabından dönme dolap misali dolandıkça, eylemlerin sorumluluğu üstlenilmeyip yaşananlar için suçlu arandıkça hasılı, taşları bağlayıp köpekleri saldıkça devran bu hal üzere dönmeye mahkumdur. Melankoliye bağlandı yüreğim. Nedir acaba bunca koşturmacalarımın arkasında yatan hedefim? Hayatı ve insanları okumak, herkesin derdiyle dertlenmeye çalışmak, çözüm bulmak için kafa yormak, dört duvar arasında olanlara kulak şahidi olmak, parçalanmışlıkları görüp içi içine sığamamak, ağlayan yavruların haykırışlarına hiçbir şey yapamamak çok zor Allah’ım... Şeytan ve şeytanlaşmış insanlar gerçekten boş durmuyor. Bitmek tükenmek bilmeyen istek ve beklentiler dört bir yandan sarmış herkesi. Modern dünya ve teknoloji çağı mazeretlerin hası. Hayatın içinde durmadan koştururken bir türlü yetişemeyen, yetişme derdine girerken çok hızlı ilerleyip ruhunu arkada bırakan, iç dünyası ile dış dünyasını birleştiremeyen, her daim ikilem içinde yaşayan ne kadar huzur içinde olabilir ki? Bir yanda emirler ve nehiyler, bir yanda da insanı baştan çıkaran istekler ve tatmin olmamış insanlar... Medyanın hapsi altında kalmış yürekler, dumura uğramış akıllar, reklam dünyasının baş döndürücü etkisiyle ezilen bedenler... Anlaşılan ayağım yerdeki gölgelere, taşa takıldı. Bu noktada yine aklıma üstat Kısakürek geldi. “Ayağın taşa takıldığında ‘Allah kahretsin’ bile deme, dua et ki taşa takılan bir ayağın var.” Gönlüm uçmak isterken yere takılan ayağımın olması, dualarımın adresini tam belirlemekte, hamdımı yüce yaratıcıya sunmaktadır. Ayağım ve yüreğim arkada hoş bir seda bırakma derdindedir. Gönlü uçmak isteyenlere selam olsun cumanız da mübarek olsun Ves-selam... Aile Danışmanı: ASİYE TÜRKAN
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.