Mehmet Nuri BİNGÖL
Köşe Yazarı
Mehmet Nuri BİNGÖL
 

“Muvakkat İttifak” ya da Tapu Dağıtmak…

<p>Yakın tarihin yaprakları arasında yapılan ufak bir seyahat bile, ellerimizi yana d&uuml;ş&uuml;recek kadar yorar, eseflendirir bizi. O sahifeler &uuml;zerindeki pek &ccedil;ok yalan ve uydurma tarih sahnesinden sarfı nazar etsek bile Osmanlı&rsquo;nın &quot;Din-i M&uuml;bin-i İslam&quot;dan aldığı&nbsp; azınlıklar i&ccedil;in g&ouml;sterdiği tavır devamlı şekilde yanlış yorumlanmış, sanki devletin en nazik işleri &ndash;ademi itimadsız ve kayıtsız&ndash; onlara &ldquo;hibe&rdquo; edilmiş gibi bir zan verilmeye &ccedil;alışılmıştır.</p> <p>Bu &ldquo;kıyas-ı fasid&rdquo; bir yana, m&acirc;lum azınlıkların anlayış ve inan&ccedil;larına h&uuml;rmet adı altında, m&uuml;&rsquo;mini &quot;Halife-i Ru-yi Zemin&quot; g&ouml;ren dinimizi k&uuml;&ccedil;&uuml;k d&uuml;ş&uuml;rmek m&acirc;nasında &ccedil;ığır a&ccedil;ılmıştır.</p> <p>Halbuki Kur&rsquo;an Ayetleri a&ccedil;ıktır, Hadisler de &ouml;yle&hellip; Bunları ehl-i tedkik okuyuculara havale edip, Nur &Uuml;st&acirc;d Bed&icirc;&uuml;zzaman (ra)&rsquo;ın misyonerlikle al&acirc;kalı if&acirc;delerinin ne m&acirc;naya gelebileceğini anlamaya &ccedil;alışalım.</p> <p>&ldquo;Hem Sal&acirc;hadd&icirc;n&rsquo;in, As&acirc;-yı M&ucirc;s&acirc;&rsquo;yı Amerikalıya vermesi m&uuml;n&acirc;sebetiyle deriz:</p> <p>&ldquo;Misyonerler ve Hıristiyan r&ucirc;h&acirc;n&icirc;leri, hem Nurcular, &ccedil;ok dikkat etmeleri elzemdir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml;, herh&acirc;lde şim&acirc;l cerey&acirc;nı, İsl&acirc;m ve &Icirc;sev&icirc; d&icirc;ninin h&uuml;c&ucirc;muna karşı kend&icirc;ni m&uuml;d&acirc;faa etmek fikriyle, İsl&acirc;m ve misyonerlerin ittif&acirc;klarını bozmaya &ccedil;alışacak. Tabaka-i av&acirc;ma m&uuml;s&acirc;adek&acirc;r ve v&uuml;c&ucirc;b-i zek&acirc;t ve hurmet-i rib&acirc; ile, burjuvaları av&acirc;mın yardımına da&rsquo;vet etmesi ve zul&uuml;mden &ccedil;ekmesi cihetinde M&uuml;sl&uuml;manları aldatıp, onlara bir imtiy&acirc;z verip, bir kısmını kendi tarafına &ccedil;ekebilir.&rdquo;</p> <p>Bu mektupta a&ccedil;ık&ccedil;a g&ouml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml; gibi b&uuml;t&uuml;n sem&acirc;v&icirc; vahiyleri ink&acirc;r eden ve &ldquo;k&uuml;fr-i mutlakı yayan o gizli zındıka komitesi&rdquo;nin sil&acirc;hlarından biri olan kom&uuml;nizmin kuvvetli olduğu bir devirde, ona karşı M&uuml;sl&uuml;manlar ile Hıristiyan misyonerlerin, muvakkaten ve z&acirc;hiren ittif&acirc;k etmesi, &ccedil;atışmaya ve m&uuml;c&acirc;deleye girmemeleri gerektiğini if&acirc;de etmiş ve kom&uuml;nistliğe yol a&ccedil;an&nbsp; gizli zındıka komitesinin bu ittif&acirc;kı bozmak i&ccedil;in &ldquo;İsl&acirc;miyetin fukar&acirc;yı muh&acirc;faza etme&rdquo;si, zek&acirc;tı emredip f&acirc;izi yasaklaması gibi h&uuml;k&uuml;mlerini bah&acirc;ne ederek, &ldquo;Biz de İsl&acirc;mın m&uuml;d&acirc;faa ettiği şeyi m&uuml;d&acirc;faa ediyoruz&rdquo; deyip M&uuml;sl&uuml;manları kendi tarafına &ccedil;ekmeye &ccedil;alışabileceklerine dikkat &ccedil;ekilmiş, zahiri ehli kitabın (ger&ccedil;ekte asıl ehli kitap İsa ve Musa (as)lar zamanındaki m&uuml;minlerdir) bu oyuna gelerek, İslam &Acirc;lemi&rsquo;ne d&uuml;şmanlık hisleri beslememeleri gerektiği izah buyurulmuştur.</p> <p>Burada if&acirc;de edilen ittifak da, aynen daha &ouml;nceki mes&rsquo;elelerde &icirc;z&acirc;h edildiği gibi, &ldquo;k&uuml;fr-i mutlakı neşreden gizli zındıka komitesine&rdquo; karşı olan &ldquo;muvakkat bir ittif&acirc;k&rdquo;tır. Yani kalıcı olmayan, ge&ccedil;ici bir saldırmazlık anlaşması!</p> <p>S&ouml;z konusu bu &quot;m&uuml;tareke ve sulh&quot; hali olmazsa, Hıristiyanların misyonerlik faaliyyetlerini g&ouml;stermelerine, onların İsl&acirc;miyyet aleyhinde konuşmalarına zemin hazırlıyor, devletin yasaklamakla m&uuml;kellef olduğu &ldquo;med&acirc;r-ı ihtil&acirc;f&rdquo; meselelere reva&ccedil; veriyordu. Eğer M&uuml;sl&uuml;manlar onlara fiilen m&uuml;d&acirc;haleye teşebb&uuml;s etse, Hıristiyanların misyonerlik faaliyyetlerine ve İsl&acirc;miyyet aleyhinde konuşmalarına engel olmaya &ccedil;alışsa, bu onlarla m&uuml;c&acirc;deleye d&ouml;n&uuml;ş&uuml;rd&uuml;. M&uuml;c&acirc;dele net&icirc;cesinde o gizli komite hem devleti, hem Hıristiyan &acirc;lemini, hem de dış g&uuml;&ccedil;leri tahr&icirc;k edip M&uuml;sl&uuml;manlara musallat ederdi.</p> <p>Bunun i&ccedil;in &ldquo;m&uuml;şterek d&uuml;şman&rdquo; olan &ldquo;zındıka komitesine&rdquo; karşı &ldquo;med&acirc;r-ı ihtil&acirc;f&rdquo; noktaları &ldquo;muvakkaten&rdquo;, y&acirc;ni o gizli zındıka komitesi tam&acirc;men silininceye ve İsl&acirc;miyyet tam&acirc;men g&aacute;lib oluncaya kadar&nbsp; m&uuml;n&acirc;kaşa etmemeyi &Uuml;st&acirc;d Bed&icirc;&uuml;zzam&acirc;n (ra) Hazretleri tavsiye etmiştir. T&acirc; ki, madd&icirc; &ccedil;arpışma olmasın ve o gizli komiteye M&uuml;sl&uuml;manları ezmek i&ccedil;in fırsat doğmasın. Yoksa, Bed&icirc;&uuml;zzam&acirc;n (ra)&rsquo;ın bu if&acirc;deleri, h&acirc;ş&acirc; Hıristiyanları her hususta &ldquo;adem-i itimadsız&rdquo; ve kayıtsız olarak dost olmak diye anlamak m&uuml;mk&uuml;n değildir. Şahs&icirc; mevzulardaki yakınlıklar bahsimizden hari&ccedil;...</p> <p>Bedi&uuml;zzaman Hazretler&rsquo;inin (ra) bahsettiği &ldquo;ittif&acirc;k&rdquo;tan murat,&nbsp; ihtil&acirc;f noktalarını &ldquo;med&acirc;r-ı m&uuml;n&acirc;kaşa ve niz&acirc;&rsquo; etmemek&rdquo;, o gizli zındıka komitesi ile m&uuml;c&acirc;dele ederken yeni bir cephe a&ccedil;mamak ve d&uuml;şmanın d&uuml;şmanından yardım almaktır.</p> <p>Maalesef b&uuml;g&uuml;k&uuml; Hıristiyanlar, d&uuml;şmanın d&uuml;şmanı değil, belki onun dostudurlar. O gizli komite, Evangelistlerle ber&acirc;ber b&uuml;t&uuml;n Hıristiyan &acirc;lemini M&uuml;sl&uuml;manlara karşı tahr&icirc;k etmektedir.</p> <p>Bir diğer anlaşılabilecek husus da, &ldquo;um&ucirc;m Hıristiyanlar&rdquo; değil, belki m&uuml;tec&acirc;viz olmayan, siy&acirc;sete karışmayan, d&icirc;ndar ve &acirc;bid r&ucirc;h&acirc;n&icirc;lerle ve d&icirc;n&icirc; d&icirc;n i&ccedil;in sevenlerle, y&acirc;ni d&icirc;nleri b&acirc;tıl olmasına rağmen, hari&ccedil; dinlere d&uuml;şman olmayan kimselerle, med&acirc;r-ı ihtil&acirc;f noktaları m&uuml;n&acirc;kaşa etmemektir. Yoksa, art niyetli ve menfaati i&ccedil;in Hıristiyanlık d&icirc;nini seviyormuş gibi g&ouml;r&uuml;nen, hak&iacute;katte ise Yah&ucirc;d&icirc; (L&uuml;gat manası: haktan d&ouml;nm&uuml;ş) olan riy&acirc;k&acirc;r Hıristiyan d&icirc;n adamlarıyla değil&hellip;</p> <p>Mevzumuza Bedi&uuml;zzaman Said Nursi&rsquo;nin (RA) sorulan bir suale verdiği cevapla nihayet verelim:</p> <p>&ldquo;M&uuml;slim-i gayr-ı m&uuml;&rsquo;min ve m&uuml;&rsquo;min-i gayr-ı m&uuml;slimin m&acirc;nası şudur ki: Bid&acirc;yet-i h&uuml;rriyette İttihat&ccedil;ılar i&ccedil;ine girmiş dinsizleri g&ouml;r&uuml;yordum ki; İsl&acirc;miyet ve Şeriat-ı Ahmediye, hayat-ı i&ccedil;timaiye-i beşeriye ve bilhassa siyaset-i Osmaniye i&ccedil;in, gayet n&acirc;fi&rsquo; ve kıymettar des&acirc;t&icirc;r-i &acirc;liyeyi c&acirc;mi&rsquo; olduğunu kabul edip, b&uuml;t&uuml;n kuvvetleriyle Şeriat-ı Ahmediyeye taraftar idiler. O noktada m&uuml;sl&uuml;man, yani iltizam-ı hak ve hak taraftarı oldukları halde m&uuml;&rsquo;min değildiler; demek m&uuml;slim-i gayr-ı m&uuml;&rsquo;min ıtlakına istihkak kesbediyordular. Şimdi ise frenk us&ucirc;l&uuml;n&uuml;n ve medeniyet n&acirc;mı altında bid&rsquo;atk&acirc;r&acirc;ne ve şeriat-şiken&acirc;ne cereyanlara taraftar olduğu halde, Allah&rsquo;a, &Acirc;hiret&rsquo;e, Peygambere &icirc;manı da taşıyor ve kendini de m&uuml;&rsquo;min biliyor, m&acirc;dem hak ve hakikat olan Şeriat-ı ahmediyenin kav&acirc;n&icirc;nini iltizam etmiyor ve hakik&icirc; tarafgirlik etmiyor, gayr-ı m&uuml;slim bir m&uuml;&rsquo;min oluyor. imansız isl&acirc;miyet sebeb-i necat olmadığı gibi, bilerek İsl&acirc;miyetsiz &icirc;man dahi dayanamıyor, belki necat veremiyor, denilebilir.&rdquo; (Barla Lahikası, 352)</p> <p>Mehmet Nuri BİNG&Ouml;L</p>
Ekleme Tarihi: 08 Kasım 2020 - Pazar

“Muvakkat İttifak” ya da Tapu Dağıtmak…

<p>Yakın tarihin yaprakları arasında yapılan ufak bir seyahat bile, ellerimizi yana d&uuml;ş&uuml;recek kadar yorar, eseflendirir bizi. O sahifeler &uuml;zerindeki pek &ccedil;ok yalan ve uydurma tarih sahnesinden sarfı nazar etsek bile Osmanlı&rsquo;nın &quot;Din-i M&uuml;bin-i İslam&quot;dan aldığı&nbsp; azınlıklar i&ccedil;in g&ouml;sterdiği tavır devamlı şekilde yanlış yorumlanmış, sanki devletin en nazik işleri &ndash;ademi itimadsız ve kayıtsız&ndash; onlara &ldquo;hibe&rdquo; edilmiş gibi bir zan verilmeye &ccedil;alışılmıştır.</p> <p>Bu &ldquo;kıyas-ı fasid&rdquo; bir yana, m&acirc;lum azınlıkların anlayış ve inan&ccedil;larına h&uuml;rmet adı altında, m&uuml;&rsquo;mini &quot;Halife-i Ru-yi Zemin&quot; g&ouml;ren dinimizi k&uuml;&ccedil;&uuml;k d&uuml;ş&uuml;rmek m&acirc;nasında &ccedil;ığır a&ccedil;ılmıştır.</p> <p>Halbuki Kur&rsquo;an Ayetleri a&ccedil;ıktır, Hadisler de &ouml;yle&hellip; Bunları ehl-i tedkik okuyuculara havale edip, Nur &Uuml;st&acirc;d Bed&icirc;&uuml;zzaman (ra)&rsquo;ın misyonerlikle al&acirc;kalı if&acirc;delerinin ne m&acirc;naya gelebileceğini anlamaya &ccedil;alışalım.</p> <p>&ldquo;Hem Sal&acirc;hadd&icirc;n&rsquo;in, As&acirc;-yı M&ucirc;s&acirc;&rsquo;yı Amerikalıya vermesi m&uuml;n&acirc;sebetiyle deriz:</p> <p>&ldquo;Misyonerler ve Hıristiyan r&ucirc;h&acirc;n&icirc;leri, hem Nurcular, &ccedil;ok dikkat etmeleri elzemdir. &Ccedil;&uuml;nk&uuml;, herh&acirc;lde şim&acirc;l cerey&acirc;nı, İsl&acirc;m ve &Icirc;sev&icirc; d&icirc;ninin h&uuml;c&ucirc;muna karşı kend&icirc;ni m&uuml;d&acirc;faa etmek fikriyle, İsl&acirc;m ve misyonerlerin ittif&acirc;klarını bozmaya &ccedil;alışacak. Tabaka-i av&acirc;ma m&uuml;s&acirc;adek&acirc;r ve v&uuml;c&ucirc;b-i zek&acirc;t ve hurmet-i rib&acirc; ile, burjuvaları av&acirc;mın yardımına da&rsquo;vet etmesi ve zul&uuml;mden &ccedil;ekmesi cihetinde M&uuml;sl&uuml;manları aldatıp, onlara bir imtiy&acirc;z verip, bir kısmını kendi tarafına &ccedil;ekebilir.&rdquo;</p> <p>Bu mektupta a&ccedil;ık&ccedil;a g&ouml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml; gibi b&uuml;t&uuml;n sem&acirc;v&icirc; vahiyleri ink&acirc;r eden ve &ldquo;k&uuml;fr-i mutlakı yayan o gizli zındıka komitesi&rdquo;nin sil&acirc;hlarından biri olan kom&uuml;nizmin kuvvetli olduğu bir devirde, ona karşı M&uuml;sl&uuml;manlar ile Hıristiyan misyonerlerin, muvakkaten ve z&acirc;hiren ittif&acirc;k etmesi, &ccedil;atışmaya ve m&uuml;c&acirc;deleye girmemeleri gerektiğini if&acirc;de etmiş ve kom&uuml;nistliğe yol a&ccedil;an&nbsp; gizli zındıka komitesinin bu ittif&acirc;kı bozmak i&ccedil;in &ldquo;İsl&acirc;miyetin fukar&acirc;yı muh&acirc;faza etme&rdquo;si, zek&acirc;tı emredip f&acirc;izi yasaklaması gibi h&uuml;k&uuml;mlerini bah&acirc;ne ederek, &ldquo;Biz de İsl&acirc;mın m&uuml;d&acirc;faa ettiği şeyi m&uuml;d&acirc;faa ediyoruz&rdquo; deyip M&uuml;sl&uuml;manları kendi tarafına &ccedil;ekmeye &ccedil;alışabileceklerine dikkat &ccedil;ekilmiş, zahiri ehli kitabın (ger&ccedil;ekte asıl ehli kitap İsa ve Musa (as)lar zamanındaki m&uuml;minlerdir) bu oyuna gelerek, İslam &Acirc;lemi&rsquo;ne d&uuml;şmanlık hisleri beslememeleri gerektiği izah buyurulmuştur.</p> <p>Burada if&acirc;de edilen ittifak da, aynen daha &ouml;nceki mes&rsquo;elelerde &icirc;z&acirc;h edildiği gibi, &ldquo;k&uuml;fr-i mutlakı neşreden gizli zındıka komitesine&rdquo; karşı olan &ldquo;muvakkat bir ittif&acirc;k&rdquo;tır. Yani kalıcı olmayan, ge&ccedil;ici bir saldırmazlık anlaşması!</p> <p>S&ouml;z konusu bu &quot;m&uuml;tareke ve sulh&quot; hali olmazsa, Hıristiyanların misyonerlik faaliyyetlerini g&ouml;stermelerine, onların İsl&acirc;miyyet aleyhinde konuşmalarına zemin hazırlıyor, devletin yasaklamakla m&uuml;kellef olduğu &ldquo;med&acirc;r-ı ihtil&acirc;f&rdquo; meselelere reva&ccedil; veriyordu. Eğer M&uuml;sl&uuml;manlar onlara fiilen m&uuml;d&acirc;haleye teşebb&uuml;s etse, Hıristiyanların misyonerlik faaliyyetlerine ve İsl&acirc;miyyet aleyhinde konuşmalarına engel olmaya &ccedil;alışsa, bu onlarla m&uuml;c&acirc;deleye d&ouml;n&uuml;ş&uuml;rd&uuml;. M&uuml;c&acirc;dele net&icirc;cesinde o gizli komite hem devleti, hem Hıristiyan &acirc;lemini, hem de dış g&uuml;&ccedil;leri tahr&icirc;k edip M&uuml;sl&uuml;manlara musallat ederdi.</p> <p>Bunun i&ccedil;in &ldquo;m&uuml;şterek d&uuml;şman&rdquo; olan &ldquo;zındıka komitesine&rdquo; karşı &ldquo;med&acirc;r-ı ihtil&acirc;f&rdquo; noktaları &ldquo;muvakkaten&rdquo;, y&acirc;ni o gizli zındıka komitesi tam&acirc;men silininceye ve İsl&acirc;miyyet tam&acirc;men g&aacute;lib oluncaya kadar&nbsp; m&uuml;n&acirc;kaşa etmemeyi &Uuml;st&acirc;d Bed&icirc;&uuml;zzam&acirc;n (ra) Hazretleri tavsiye etmiştir. T&acirc; ki, madd&icirc; &ccedil;arpışma olmasın ve o gizli komiteye M&uuml;sl&uuml;manları ezmek i&ccedil;in fırsat doğmasın. Yoksa, Bed&icirc;&uuml;zzam&acirc;n (ra)&rsquo;ın bu if&acirc;deleri, h&acirc;ş&acirc; Hıristiyanları her hususta &ldquo;adem-i itimadsız&rdquo; ve kayıtsız olarak dost olmak diye anlamak m&uuml;mk&uuml;n değildir. Şahs&icirc; mevzulardaki yakınlıklar bahsimizden hari&ccedil;...</p> <p>Bedi&uuml;zzaman Hazretler&rsquo;inin (ra) bahsettiği &ldquo;ittif&acirc;k&rdquo;tan murat,&nbsp; ihtil&acirc;f noktalarını &ldquo;med&acirc;r-ı m&uuml;n&acirc;kaşa ve niz&acirc;&rsquo; etmemek&rdquo;, o gizli zındıka komitesi ile m&uuml;c&acirc;dele ederken yeni bir cephe a&ccedil;mamak ve d&uuml;şmanın d&uuml;şmanından yardım almaktır.</p> <p>Maalesef b&uuml;g&uuml;k&uuml; Hıristiyanlar, d&uuml;şmanın d&uuml;şmanı değil, belki onun dostudurlar. O gizli komite, Evangelistlerle ber&acirc;ber b&uuml;t&uuml;n Hıristiyan &acirc;lemini M&uuml;sl&uuml;manlara karşı tahr&icirc;k etmektedir.</p> <p>Bir diğer anlaşılabilecek husus da, &ldquo;um&ucirc;m Hıristiyanlar&rdquo; değil, belki m&uuml;tec&acirc;viz olmayan, siy&acirc;sete karışmayan, d&icirc;ndar ve &acirc;bid r&ucirc;h&acirc;n&icirc;lerle ve d&icirc;n&icirc; d&icirc;n i&ccedil;in sevenlerle, y&acirc;ni d&icirc;nleri b&acirc;tıl olmasına rağmen, hari&ccedil; dinlere d&uuml;şman olmayan kimselerle, med&acirc;r-ı ihtil&acirc;f noktaları m&uuml;n&acirc;kaşa etmemektir. Yoksa, art niyetli ve menfaati i&ccedil;in Hıristiyanlık d&icirc;nini seviyormuş gibi g&ouml;r&uuml;nen, hak&iacute;katte ise Yah&ucirc;d&icirc; (L&uuml;gat manası: haktan d&ouml;nm&uuml;ş) olan riy&acirc;k&acirc;r Hıristiyan d&icirc;n adamlarıyla değil&hellip;</p> <p>Mevzumuza Bedi&uuml;zzaman Said Nursi&rsquo;nin (RA) sorulan bir suale verdiği cevapla nihayet verelim:</p> <p>&ldquo;M&uuml;slim-i gayr-ı m&uuml;&rsquo;min ve m&uuml;&rsquo;min-i gayr-ı m&uuml;slimin m&acirc;nası şudur ki: Bid&acirc;yet-i h&uuml;rriyette İttihat&ccedil;ılar i&ccedil;ine girmiş dinsizleri g&ouml;r&uuml;yordum ki; İsl&acirc;miyet ve Şeriat-ı Ahmediye, hayat-ı i&ccedil;timaiye-i beşeriye ve bilhassa siyaset-i Osmaniye i&ccedil;in, gayet n&acirc;fi&rsquo; ve kıymettar des&acirc;t&icirc;r-i &acirc;liyeyi c&acirc;mi&rsquo; olduğunu kabul edip, b&uuml;t&uuml;n kuvvetleriyle Şeriat-ı Ahmediyeye taraftar idiler. O noktada m&uuml;sl&uuml;man, yani iltizam-ı hak ve hak taraftarı oldukları halde m&uuml;&rsquo;min değildiler; demek m&uuml;slim-i gayr-ı m&uuml;&rsquo;min ıtlakına istihkak kesbediyordular. Şimdi ise frenk us&ucirc;l&uuml;n&uuml;n ve medeniyet n&acirc;mı altında bid&rsquo;atk&acirc;r&acirc;ne ve şeriat-şiken&acirc;ne cereyanlara taraftar olduğu halde, Allah&rsquo;a, &Acirc;hiret&rsquo;e, Peygambere &icirc;manı da taşıyor ve kendini de m&uuml;&rsquo;min biliyor, m&acirc;dem hak ve hakikat olan Şeriat-ı ahmediyenin kav&acirc;n&icirc;nini iltizam etmiyor ve hakik&icirc; tarafgirlik etmiyor, gayr-ı m&uuml;slim bir m&uuml;&rsquo;min oluyor. imansız isl&acirc;miyet sebeb-i necat olmadığı gibi, bilerek İsl&acirc;miyetsiz &icirc;man dahi dayanamıyor, belki necat veremiyor, denilebilir.&rdquo; (Barla Lahikası, 352)</p> <p>Mehmet Nuri BİNG&Ouml;L</p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.