AH(SEN)

AH(SEN) Ah sen ne güzel yaratılmışsın ve bir o kadar da lütuflarla donatılmış... ki ne kadar anlatsak az bile. Ben çok söyleyeyim, sen özünü anla... Vakitlerden ikindi, güneş içimizi ısıtan etkisini kaybetmek üzere. Yazdan kalma bir günü de kasım ortasında geride bırakma telaşındayız. Boş ya da dolu geçirerek ömür takviminden bir günü daha tüketiyoruz. Hüzünleri, sevinçleri, kederleriyle... Varlık içinde doğan mı, yokluk içinde var olmaya çalışan mı daha kazançlı olacak hayatta? İnsanoğlu acılarıyla büyür. Ateşlerden geçer de cevherini fark eder. Cüruftan kurtulmanın heyecanıyla tam oldum derken düşer bir sarrafın eline. Yeniden atılırsın dayanılmaz ateşe. Evire çevire yoğurur seni. Şekilden şekile sokar da gık bile diyemezsin. Her vurduğu çekiç darbesiyle kanayan yaralarına tuz basar. O vurdukça sesin içine kaçar. O anda anlamazsın tuzun şifa olduğunu... Üzerinden geçen zamanla iyileşir yaraların, kabuk tutmaya başlar. İlk başta sert ve derin kabukları her kopartışında bir kez daha kanar yaran. Sanki hiç iyileşmesini istemezsin, her kanadığında ona baktıkça kazandıklarının kıymetini hatırlatsın diye. Lakin bir süre sonra kabuk incelir. İpek gibi soyulan kabuktan geriye sadece ince bir çizgi kan. Bir elif miktarı... Silkelenmenin vaktidir artık. Varlık içindeki huzursuzluktan sıyrılmak mıdır kolay ve kıymetli olan? Yokluk içinde hayatın anlamını aramak mı? Hayatın anlamını bulan yeni arayışlara girer mi hiç? Ahsen üzere yüzünü Rabbine çevirerek teslim olup hayatını devam ettirenler, muhsin olarak anılır, ihsan makamından tatlandırılırlar. Özündeki iyilikleri kaybetmeyip her türlü zulme, kötülüğe başkaldıranlar da halil olur, refik-i âlâ konumuyla huzur ve mutluluğun zirvesine ulaşır. Elindekinin kıymetini bilmeyenler, başkalarının kölesi olur ancak. Hangi saftasın; hür bir kul musun, köle bir ruh mu? Sema KOCA 12 Kasım 2021 http://semakoca77.blogspot.com/2021/11/ahsen12-kasm-2021.html