İki gün önce sabaha karşı ülkemizi ve dünyadaki müslüman din kardeşlerimizi derinden üzen çok büyük bir deprem oldu, ülkemizin %15'i harap oldu. Ardı arkası kesilmeyen orta şiddette birçok artçı deprem devam ederken Türkiye coğrafyasının yedide birinde etkili olan bu geniş alanda, mevsimin kış olmasından soğuk ve yağışlı bir havaya denk gelen bu acı günümüzde hemen harekete geçip binlerce şehidimizi, onbinlerce yaralımızı göçen binaların altından kurtaralım diye devlet ve millet olarak el ele verip her tarafa yetişmek için çırpınmaya başlarken tam öğle vakti aynı bölgede aynı şiddette ikinci bir deprem daha meydana gelerek yaralarımızı ve acılarımızı büyüttü. Depremin sebepleri sonuçları vs. ile ilgili maddi manevi ilmi açıklamalar yorumlar yapmak özellikle konunun uzmanları başta olmak üzere  herkesin hakkı ancak bunun vakti, zamanı ve ortamı uygun yerlerde yapılmasıyla birlikte hepimizin öncelikle asıl yapmamız gereken şey hemen derhal birlik ve kardeşlik zamanı deyip imkanlarımıza göre kardeşlerimizin maddi ve manevi yardımına koşmak olmalıdır.  Evet bu koşuş maddi ve manevi olarak imkanlarımıza bağlıdır, hepimizin bizzat oraya gitmemiz mümkün değildir, hepimiz para ve maddi yardım gönderecek imkana sahip olmayabiliriz ama hepimiz musibete uğramış kardeşlerimiz için üzülüp, onlar için gözyaşı dökebilir, onlar için dualar edebiliriz Onları sofralarımıza ve evlerimize misafir edebilir ekmeğimizi, aşımızı, giyeceğimizi, sıcak yuvamızı paylaşabiliriz. Bunun için bize lazım olan şey öncelikle sağduyu ve iyiniyet bunun ardından vicdan ve merhamettir, bu duygulara sahip olmak zaten insaniyetin ve islamiyetin gereğidir. Şimdi bizler bu duyguların en yoğun olduğu bir dönemi yaşıyoruz bu ortamda bizler nefis, şeytan, husumet, kin, öfke, kıskançlık ve hasetliğin esaretinden kurtulmalıyız. İnsan olma, müslüman olmanın gereği olan, birlik olma, kardeş olma, acıya ortak olma, imkanlarımızı paylaşma, kardeşlerimizin yardımına koşma zamanı olan bu süreçte her türlü negatif düşünceyi ve davranışı bir kenara atarak milletimizin ve devletimizin yanında onlara yardım etme çabası içinde olmalıyız. Bunları yapmak yerine hiç oralı olmamak, hatta bu hadiseye içten içe sevinmek veya daha kötüsü art arda gelen bu iki büyük depremi devletimizin ve hükümetimizin aleyhine kullanacak bir fırsat olarak görüp aleyhte açıklamalar yapmak sadece ZAVALLI ve ACINACAK BİR  RUH HALİ ve daha açık bir ifadeyle ALÇAKLIKTIR. Ülkemizi ve dostlarımızı umumi bir üzüntüye gark eden bu depremlerde bizzat zarar gören tüm kardeşlerimize ve ülkemize geçmiş olsun dileklerimizle, sabır ve başsağlığı, ölenlerine şehadet mertebesiyle rahmet, yaralı olan kardeşlerimize acil şifalar temennisi ile, enkaz altında kalan kardeşlerimizin bir an önce özellikle sağ olarak kurtulmaları için dua ediyor, yaralarımızın bir an önce sarılması için devletimize ve milletimize Rabbimin maddi ve manevi yardımını niyaz ediyorum. Yüce Mevlam bizlere bu tür ikazlardan ders almayı, O'nun rızası dışına çıkmış hallerden kurtularak intibaha gelmeyi, samimi bir pişmanlık içinde tövbe ve istiğfar ederek onun rahmet ve merhametine layık olmayı nasip eylesin. Rabbimizden niyazımız irili ufaklı benzer felaketlerden ülkemizi İslâm alemini ve insanlığı muhafaza etmesidir.