Mehmet MEMDOĞLU
Köşe Yazarı
Mehmet MEMDOĞLU
 

TOPLUMSAL ALGI VE AK PARTİ

<p>Algı: kısaca bir konu ya da bir bilginin zihne alınıp yorumlanması, se&ccedil;ilip d&uuml;zenlenmesi manasına gelir. Kişinin, yaşadığı toplumun etkisi ile konu ve olayları algılayıp, karşı davranışlar oluşturması sosyal tepki ya da toplumsal tepki olarak adlandırılır. Bir toplumun algılarını y&ouml;netmek istiyorsanız, hedef toplumun k&uuml;lt&uuml;r&uuml;n&uuml;, değer yargılarını ve tutumlarını g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde bulundurmak zorundasınız.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Hızla değişen d&uuml;nya d&uuml;zeni, yeni farklı politik stratejileri beraberinde getirmektedir. T&uuml;rkiye buna uygun stratejiler geliştirmelidir. Farklı politik stratejiler geliştirmek kadar, donanımlı ve birikimli gen&ccedil;leri yetiştirmek ise işin ayrı bir boyutu...</p> <p>&nbsp;</p> <p>İktidar partileri de icraatlarını, topluma anlatmak istediklerinde, &ldquo;toplumun algısını&rdquo; g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde bulundurmak zorundadır. AK Parti iktidarı, toplumsal algı konusunda bir&ccedil;ok başarılı &ccedil;alışma yapmıştır. Fakat, &ldquo;K&uuml;rt sorununun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml; ile ter&ouml;r&uuml;n sonlandırılması&rdquo; gibi y&uuml;z yıllık kronikleşmiş problemlerde, toplumsal algıyı pek de iyi y&ouml;nettiğini s&ouml;yleyemeyiz.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Mesela, AK Parti&rsquo;nin 2023 Vizyon belgesinde &ldquo;ana dilde savunma hakkı&rdquo; yer almasına rağmen, PKK tarafından T&uuml;rkiye genelinde başlatılan a&ccedil;lık grevlerinden sonra bu hakkın verilmesi, t&uuml;m kredilerin PKK&rsquo;nın hanesine yazılmasına neden olmuştur. PKK; &ldquo;bakın biz istediğimiz ve dayattığımız i&ccedil;in devlet bu hakları veriyor&rdquo; propagandası ile kendisine yeni alanlar oluşturmuştur. Benzer bir durum &ldquo;&lsquo;ana dilde eğitim&rdquo; i&ccedil;in de s&ouml;ylenebilir. Kanımca K&uuml;rt&ccedil;enin se&ccedil;meli ders olarak okutulmasından sonra, pilot b&ouml;lge &ccedil;alışması ile toplumun bu konudaki algısını daha iyi y&ouml;netebilirdi.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Yine Taksim-Gezi olaylarının başlangıcı ve sonrasında da AK Parti &ldquo;toplumsal algı&rdquo;yı maalesef &ccedil;ok da iyi y&ouml;netememiştir.</p> <p>&nbsp;</p> <p>T&uuml;rkiye, PKK&rsquo;nın isteklerini K&uuml;rt halkının istekleri gibi g&ouml;rmemeli, demokratikleşmeyi, demokratik hakları kendi vatandaşlarına (T&uuml;rk&uuml;, K&uuml;rd&uuml;, Alevisi, Lazı, &Ccedil;erkezi, Arabı, Boşnağı...) layık g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; i&ccedil;in vermelidir. Yoksa PKK dayatıyor diye değil.</p> <p>&nbsp;</p> <p>KCK&rsquo;nın &ldquo;geri &ccedil;ekilme durdu, ateşkes s&uuml;r&uuml;yor&rdquo; a&ccedil;ıklamasından sonra (ki bu a&ccedil;ıklama devleti sıkıştırma ve taviz verdirmeye y&ouml;neliktir) PKK; baskı, şantaj ve tehdit ile &ouml;zellikle &ldquo;ana dilde eğitim ve stat&uuml; elde etme&rdquo; konularında elini g&uuml;&ccedil;lendirmek, kendi tabanına mesaj vermek i&ccedil;in zayıf bir ihtimal olmakla birlikte, t&uuml;m riskleri de g&ouml;ze alarak yeniden kanlı eylemlerine d&ouml;nebileceğinin mesajlarını vermeye başlamıştır.</p> <p>&nbsp;</p> <p>B&ouml;yle bir ihtimal de 2014 Mart ayında yapılacak yerel se&ccedil;imler i&ccedil;in b&uuml;y&uuml;k bir risk olacaktır. Yerel se&ccedil;imlerin PKK tehdidinin altında yapılması ise se&ccedil;imlerin meşruiyetine g&ouml;lge d&uuml;ş&uuml;recektir.</p> <p>&nbsp;</p> <p>İmralı ile g&ouml;r&uuml;şmeler başlamadan &ouml;nce, AK Parti&rsquo;nin, K&uuml;rt sorununun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;ne y&ouml;nelik sosyal i&ccedil;erikli projeler konusunda kısmen de olsa eksiklerinin olduğu a&ccedil;ıktı. Bu eksiklerinden dolayı da zaman zaman eleştirilerimiz olmuştu.</p> <p>&nbsp;</p> <p>2 Nisan 2013 tarihinde a&ccedil;ıklanan 63 kişilik&nbsp; &ldquo;Akil İnsanlar&rdquo; Heyeti, 4 Nisan&rsquo;da Başbakan Erdoğan&rsquo;la yaptıkları g&ouml;r&uuml;şme sonrasında 9&rsquo;ar kişilik, 7&rsquo;şer grup halinde toplam 83 g&uuml;n g&ouml;rev yaptılar. &Ccedil;alışmalarını Başbakanlık Kamu D&uuml;zeni ve G&uuml;venliği M&uuml;steşarlığı&rsquo;nın koordinasyonunda y&uuml;r&uuml;ten Akil İnsanlar Heyeti, bu s&uuml;re zarfında 122 bin kilometre yol katederek, Anadolu ziyaretleri kapsamında 37 il&ccedil;e ve 22 k&ouml;yde de 60 binin &uuml;zerinde kişiyle g&ouml;r&uuml;şt&uuml;. İşte bu &ccedil;alışmalar ışığında elde edilen bilgiler, AK Parti&rsquo;nin sosyal i&ccedil;erikli projeler konusundaki eksikleri giderecek mahiyette idi. Bu &ccedil;alışmayı tabiri yerinde ise T&uuml;rkiye&rsquo;deki bir&ccedil;ok sorunun sosyal bir network ağı ile &ldquo;ana server&rdquo;e aktarılması olarak da adlandırmak m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r.&nbsp;</p> <p>&nbsp;</p> <p>Tabii &ldquo;&ouml;nce demokratikleşme&rdquo; diyen BDP ve KCK, hen&uuml;z paketin i&ccedil;eriği a&ccedil;ıklanmadan paketi eleştirmeye başladı. Bu tavrın nedeni; T&uuml;rkiye toplumunun 30 Eyl&uuml;l&rsquo;de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından a&ccedil;ıklanacak olan pakete y&ouml;nelik algısını manip&uuml;le etmektir.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Dolayısıyla Başbakan&rsquo;ın 30 Eyl&uuml;l g&uuml;n&uuml; a&ccedil;ıklayacağını belirttiği demokratikleşme paketinin i&ccedil;eriği, kamuoyunda farklı beklenti ve değerlendirmelere neden olmaktadır.</p> <p>&nbsp;</p> <p>G&uuml;ndeme geldiği g&uuml;nden beri, demokratikleşme paketi toplumda nasıl algılanıyor? Toplumda hangi hassasiyetler, hangi değerler &ouml;n plana &ccedil;ıkıyor? Elinde &ccedil;ok geniş bir veri tabanına sahip olan AK Parti h&uuml;k&uuml;metinin bu konuda toplumun algısını daha iyi y&ouml;netebileceğine inanıyorum.</p> <p style="margin-left:35.4pt">&nbsp;</p>
Ekleme Tarihi: 23 Eylül 2013 - Pazartesi

TOPLUMSAL ALGI VE AK PARTİ

<p>Algı: kısaca bir konu ya da bir bilginin zihne alınıp yorumlanması, se&ccedil;ilip d&uuml;zenlenmesi manasına gelir. Kişinin, yaşadığı toplumun etkisi ile konu ve olayları algılayıp, karşı davranışlar oluşturması sosyal tepki ya da toplumsal tepki olarak adlandırılır. Bir toplumun algılarını y&ouml;netmek istiyorsanız, hedef toplumun k&uuml;lt&uuml;r&uuml;n&uuml;, değer yargılarını ve tutumlarını g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde bulundurmak zorundasınız.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Hızla değişen d&uuml;nya d&uuml;zeni, yeni farklı politik stratejileri beraberinde getirmektedir. T&uuml;rkiye buna uygun stratejiler geliştirmelidir. Farklı politik stratejiler geliştirmek kadar, donanımlı ve birikimli gen&ccedil;leri yetiştirmek ise işin ayrı bir boyutu...</p> <p>&nbsp;</p> <p>İktidar partileri de icraatlarını, topluma anlatmak istediklerinde, &ldquo;toplumun algısını&rdquo; g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde bulundurmak zorundadır. AK Parti iktidarı, toplumsal algı konusunda bir&ccedil;ok başarılı &ccedil;alışma yapmıştır. Fakat, &ldquo;K&uuml;rt sorununun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml; ile ter&ouml;r&uuml;n sonlandırılması&rdquo; gibi y&uuml;z yıllık kronikleşmiş problemlerde, toplumsal algıyı pek de iyi y&ouml;nettiğini s&ouml;yleyemeyiz.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Mesela, AK Parti&rsquo;nin 2023 Vizyon belgesinde &ldquo;ana dilde savunma hakkı&rdquo; yer almasına rağmen, PKK tarafından T&uuml;rkiye genelinde başlatılan a&ccedil;lık grevlerinden sonra bu hakkın verilmesi, t&uuml;m kredilerin PKK&rsquo;nın hanesine yazılmasına neden olmuştur. PKK; &ldquo;bakın biz istediğimiz ve dayattığımız i&ccedil;in devlet bu hakları veriyor&rdquo; propagandası ile kendisine yeni alanlar oluşturmuştur. Benzer bir durum &ldquo;&lsquo;ana dilde eğitim&rdquo; i&ccedil;in de s&ouml;ylenebilir. Kanımca K&uuml;rt&ccedil;enin se&ccedil;meli ders olarak okutulmasından sonra, pilot b&ouml;lge &ccedil;alışması ile toplumun bu konudaki algısını daha iyi y&ouml;netebilirdi.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Yine Taksim-Gezi olaylarının başlangıcı ve sonrasında da AK Parti &ldquo;toplumsal algı&rdquo;yı maalesef &ccedil;ok da iyi y&ouml;netememiştir.</p> <p>&nbsp;</p> <p>T&uuml;rkiye, PKK&rsquo;nın isteklerini K&uuml;rt halkının istekleri gibi g&ouml;rmemeli, demokratikleşmeyi, demokratik hakları kendi vatandaşlarına (T&uuml;rk&uuml;, K&uuml;rd&uuml;, Alevisi, Lazı, &Ccedil;erkezi, Arabı, Boşnağı...) layık g&ouml;rd&uuml;ğ&uuml; i&ccedil;in vermelidir. Yoksa PKK dayatıyor diye değil.</p> <p>&nbsp;</p> <p>KCK&rsquo;nın &ldquo;geri &ccedil;ekilme durdu, ateşkes s&uuml;r&uuml;yor&rdquo; a&ccedil;ıklamasından sonra (ki bu a&ccedil;ıklama devleti sıkıştırma ve taviz verdirmeye y&ouml;neliktir) PKK; baskı, şantaj ve tehdit ile &ouml;zellikle &ldquo;ana dilde eğitim ve stat&uuml; elde etme&rdquo; konularında elini g&uuml;&ccedil;lendirmek, kendi tabanına mesaj vermek i&ccedil;in zayıf bir ihtimal olmakla birlikte, t&uuml;m riskleri de g&ouml;ze alarak yeniden kanlı eylemlerine d&ouml;nebileceğinin mesajlarını vermeye başlamıştır.</p> <p>&nbsp;</p> <p>B&ouml;yle bir ihtimal de 2014 Mart ayında yapılacak yerel se&ccedil;imler i&ccedil;in b&uuml;y&uuml;k bir risk olacaktır. Yerel se&ccedil;imlerin PKK tehdidinin altında yapılması ise se&ccedil;imlerin meşruiyetine g&ouml;lge d&uuml;ş&uuml;recektir.</p> <p>&nbsp;</p> <p>İmralı ile g&ouml;r&uuml;şmeler başlamadan &ouml;nce, AK Parti&rsquo;nin, K&uuml;rt sorununun &ccedil;&ouml;z&uuml;m&uuml;ne y&ouml;nelik sosyal i&ccedil;erikli projeler konusunda kısmen de olsa eksiklerinin olduğu a&ccedil;ıktı. Bu eksiklerinden dolayı da zaman zaman eleştirilerimiz olmuştu.</p> <p>&nbsp;</p> <p>2 Nisan 2013 tarihinde a&ccedil;ıklanan 63 kişilik&nbsp; &ldquo;Akil İnsanlar&rdquo; Heyeti, 4 Nisan&rsquo;da Başbakan Erdoğan&rsquo;la yaptıkları g&ouml;r&uuml;şme sonrasında 9&rsquo;ar kişilik, 7&rsquo;şer grup halinde toplam 83 g&uuml;n g&ouml;rev yaptılar. &Ccedil;alışmalarını Başbakanlık Kamu D&uuml;zeni ve G&uuml;venliği M&uuml;steşarlığı&rsquo;nın koordinasyonunda y&uuml;r&uuml;ten Akil İnsanlar Heyeti, bu s&uuml;re zarfında 122 bin kilometre yol katederek, Anadolu ziyaretleri kapsamında 37 il&ccedil;e ve 22 k&ouml;yde de 60 binin &uuml;zerinde kişiyle g&ouml;r&uuml;şt&uuml;. İşte bu &ccedil;alışmalar ışığında elde edilen bilgiler, AK Parti&rsquo;nin sosyal i&ccedil;erikli projeler konusundaki eksikleri giderecek mahiyette idi. Bu &ccedil;alışmayı tabiri yerinde ise T&uuml;rkiye&rsquo;deki bir&ccedil;ok sorunun sosyal bir network ağı ile &ldquo;ana server&rdquo;e aktarılması olarak da adlandırmak m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r.&nbsp;</p> <p>&nbsp;</p> <p>Tabii &ldquo;&ouml;nce demokratikleşme&rdquo; diyen BDP ve KCK, hen&uuml;z paketin i&ccedil;eriği a&ccedil;ıklanmadan paketi eleştirmeye başladı. Bu tavrın nedeni; T&uuml;rkiye toplumunun 30 Eyl&uuml;l&rsquo;de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından a&ccedil;ıklanacak olan pakete y&ouml;nelik algısını manip&uuml;le etmektir.</p> <p>&nbsp;</p> <p>Dolayısıyla Başbakan&rsquo;ın 30 Eyl&uuml;l g&uuml;n&uuml; a&ccedil;ıklayacağını belirttiği demokratikleşme paketinin i&ccedil;eriği, kamuoyunda farklı beklenti ve değerlendirmelere neden olmaktadır.</p> <p>&nbsp;</p> <p>G&uuml;ndeme geldiği g&uuml;nden beri, demokratikleşme paketi toplumda nasıl algılanıyor? Toplumda hangi hassasiyetler, hangi değerler &ouml;n plana &ccedil;ıkıyor? Elinde &ccedil;ok geniş bir veri tabanına sahip olan AK Parti h&uuml;k&uuml;metinin bu konuda toplumun algısını daha iyi y&ouml;netebileceğine inanıyorum.</p> <p style="margin-left:35.4pt">&nbsp;</p>
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haber111.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.