MERHABA ÇOCUKLAR RAMAZAN KAZANCI VE KADİR GECESİ
MERHABA ÇOCUKLAR
RAMAZAN KAZANCI VE KADİR GECESİ
Dünya, ahiret için bir ziraat ve ticaret alanıdır.
Ne demek?
Ne demek mi? Ahireti dünyada kazanacağız demektir.
Önümüzde bir yolculuk var. Dünya hayatından sonra kabir ve ardından ebedi ahiret hayatı geliyor. Peki, biz ahireti dünyada kazanmazsak, kabirde mi kazanacağız?
Nerede kazanacağız?
Bu yüzden dünya hayatında, ahiret için ziraat ve ticaret yapmamız gerekiyor ki ahirette rahat edelim.
İşte, insanın sonsuz hayata dair kazancını değerlendirdiğimizde, Ramazan-ı Şerif’te sevapların kat kat verildiğini görüyoruz. Kur’an-ı Kerim ve Hadis-i Şerifler, yerine göre sevapların bire bin verildiğini bildiriyor. Hatta daha da fazla veriliyor.
Peki, bu ayda ne yapmalıyız çocuklar?
Kazancımızı artırmalıyız.
Nasıl yapacağız? Bin ya da daha fazla kazanma fırsatını kaçırır mıyız?
Çünkü deniliyor ki: "Ramazan-ı Şerif’te amellerin sevabı bire bindir."
Yani yaptığımız ibadetlerin, tuttuğumuz oruçların, kıldığımız namazların, verdiğimiz zekâtların, sadakaların ve fitrelerin sevabı binleri buluyor.
Sadece Kur’an-ı Kerim okumanın her bir harfi, Ramazan’da bin sevap getiriyor. Hatta Âyetü’l-Kürsî gibi ayetlerin her bir harfinin binlerce sevabı var. Ramazan-ı Şerif’in Cuma günlerinde sevap daha da artıyor. Kadir Gecesi’nde ise her harfe otuz bin sevap yazılıyor!
Evet, Kur’ân-ı Hakîm’in her bir harfi, ebedi ve sonsuz meyveler kazandırıyor. Cennetteki Tûba ağacı yerine geçiyor ve bitmeyen meyveler veriyor. Allah’a iman eden ve ibadet eden müminlere, milyonlarla ebedi meyveler kazandırıyor.
Ne büyük bir kazanç, çocuklar! Düşünüyor musunuz?
Şimdi bir hesap yapalım. Ramazan-ı Şerif’te bu kutsal, ebedi ve kârlı ticareti kaybeden, ne kadar büyük bir zararda olur! Bunu düşünelim...
Bu harflerin kıymetini bilmeyen zavallı insanlar, sonsuz bir kayıp içinde olduklarını fark etmiyorlar mı?
Çocuklar, işte Ramazan-ı Şerif, ahiret ticareti yapmak isteyenler için büyük bir pazardır.
Burada alışveriş yapmazsak, ahirette ne yapacağız?
Burada yapacağımız ticarette kâr etmemiz %100 kesindir. Ama yapmazsak kaybımız çok büyük olur.
Kazanmanın şartı nedir?
Şart, Allah’ın emirlerine uyup yasaklarından kaçınmaktır.
Bu ahiret ticareti öyle bereketlidir ki kaçırılacak gibi değildir.
Çünkü öyle verimli bir ziraat alanıdır ki ekeceğimiz tohumlar hiç kayba uğramadan, sonsuz ve büyük bir verimle elimize verilecektir.
Bu kârlı ticareti kaçırmak akıllıca olur mu?
O hâlde ne yapmalıyız?
Nefsimizin arzuladığı yemek, içmek gibi hayvani ihtiyaçları ve boş hevesleri terk edip, ahiret ticaretine yönelmeliyiz.
Üstelik bu ticaret, sadece senede bir ay yapılıyor.
Gelecek Ramazan’a kavuşacağımızın garantisi var mı?
O hâlde zararın neresinden dönersek kârdır.
Yarından itibaren başlamamız lazım.
Bir gün belki bize binlerce ömür kazandırır.
Devam edeceğiz…
25.03.2025
Cahit Kurbanoğlu
Ekleme
Tarihi: 27 Mart 2025 - Perşembe
MERHABA ÇOCUKLAR RAMAZAN KAZANCI VE KADİR GECESİ
MERHABA ÇOCUKLAR
RAMAZAN KAZANCI VE KADİR GECESİ
Dünya, ahiret için bir ziraat ve ticaret alanıdır.
Ne demek?
Ne demek mi? Ahireti dünyada kazanacağız demektir.
Önümüzde bir yolculuk var. Dünya hayatından sonra kabir ve ardından ebedi ahiret hayatı geliyor. Peki, biz ahireti dünyada kazanmazsak, kabirde mi kazanacağız?
Nerede kazanacağız?
Bu yüzden dünya hayatında, ahiret için ziraat ve ticaret yapmamız gerekiyor ki ahirette rahat edelim.
İşte, insanın sonsuz hayata dair kazancını değerlendirdiğimizde, Ramazan-ı Şerif’te sevapların kat kat verildiğini görüyoruz. Kur’an-ı Kerim ve Hadis-i Şerifler, yerine göre sevapların bire bin verildiğini bildiriyor. Hatta daha da fazla veriliyor.
Peki, bu ayda ne yapmalıyız çocuklar?
Kazancımızı artırmalıyız.
Nasıl yapacağız? Bin ya da daha fazla kazanma fırsatını kaçırır mıyız?
Çünkü deniliyor ki: "Ramazan-ı Şerif’te amellerin sevabı bire bindir."
Yani yaptığımız ibadetlerin, tuttuğumuz oruçların, kıldığımız namazların, verdiğimiz zekâtların, sadakaların ve fitrelerin sevabı binleri buluyor.
Sadece Kur’an-ı Kerim okumanın her bir harfi, Ramazan’da bin sevap getiriyor. Hatta Âyetü’l-Kürsî gibi ayetlerin her bir harfinin binlerce sevabı var. Ramazan-ı Şerif’in Cuma günlerinde sevap daha da artıyor. Kadir Gecesi’nde ise her harfe otuz bin sevap yazılıyor!
Evet, Kur’ân-ı Hakîm’in her bir harfi, ebedi ve sonsuz meyveler kazandırıyor. Cennetteki Tûba ağacı yerine geçiyor ve bitmeyen meyveler veriyor. Allah’a iman eden ve ibadet eden müminlere, milyonlarla ebedi meyveler kazandırıyor.
Ne büyük bir kazanç, çocuklar! Düşünüyor musunuz?
Şimdi bir hesap yapalım. Ramazan-ı Şerif’te bu kutsal, ebedi ve kârlı ticareti kaybeden, ne kadar büyük bir zararda olur! Bunu düşünelim...
Bu harflerin kıymetini bilmeyen zavallı insanlar, sonsuz bir kayıp içinde olduklarını fark etmiyorlar mı?
Çocuklar, işte Ramazan-ı Şerif, ahiret ticareti yapmak isteyenler için büyük bir pazardır.
Burada alışveriş yapmazsak, ahirette ne yapacağız?
Burada yapacağımız ticarette kâr etmemiz %100 kesindir. Ama yapmazsak kaybımız çok büyük olur.
Kazanmanın şartı nedir?
Şart, Allah’ın emirlerine uyup yasaklarından kaçınmaktır.
Bu ahiret ticareti öyle bereketlidir ki kaçırılacak gibi değildir.
Çünkü öyle verimli bir ziraat alanıdır ki ekeceğimiz tohumlar hiç kayba uğramadan, sonsuz ve büyük bir verimle elimize verilecektir.
Bu kârlı ticareti kaçırmak akıllıca olur mu?
O hâlde ne yapmalıyız?
Nefsimizin arzuladığı yemek, içmek gibi hayvani ihtiyaçları ve boş hevesleri terk edip, ahiret ticaretine yönelmeliyiz.
Üstelik bu ticaret, sadece senede bir ay yapılıyor.
Gelecek Ramazan’a kavuşacağımızın garantisi var mı?
O hâlde zararın neresinden dönersek kârdır.
Yarından itibaren başlamamız lazım.
Bir gün belki bize binlerce ömür kazandırır.
Devam edeceğiz…
25.03.2025
Cahit Kurbanoğlu
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.